Yazarken ayrı bir varlığa, bir göze dönüşürüm ve yalnızca bir bakış olduğum sürece daha farklı bir gerçeklik kazanırım.
Sayfa 21Kitabı okudu
Sürgün her zaman bir marjinal olacağınız ve önceden belirlenmiş bir yolu izleyemediğiniz için bir entelektüel olarak yaptığınız her şeyi kendi kendinize yapmanız gerektiği anlamına gelir.
Sayfa 72Kitabı okudu
Orwell "Siyasi dil; yalanları doğru, cinayetleri saygın göstermek ve içi tamamen boş sözlere doluymuş görüntüsü vermek amacıyla tasarlanmıştır-belli farklılıklarla muhafazakarlardan anarşistlere tüm siyasal taraflar için doğrudur bu-" diyordu
Sayfa 42Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Entelektüel bireyin hangi partiye yakınlık duyarsa duysun, hangi ülkeden gelirse gelsin ve kendini aslen neye bağlı hissederse hissetsin, insanların çektiği acılar ve yaşadığı baskılar konusunda belli doğruluk standartlarından şaşmaması gerekir...
...kültürler cerrahi müdahalelerle Şark ve Garp gibi geniş ve genellikle ideolojik karşıtlıklar halinde ayrılamayacak kadar iç içe geçmişlerdir..
Sayfa 12Kitabı okudu
Gerçeğe dokunmak vahşi bir hayvan sevmeye benziyor.
Yaşanan acılardan bakarsak tarihe, Elitler Beta'yı ölüme terk etti. Fakat onlara benzemeye çalışmak sizin seçiminizdi. Kendinizi olduğunuz gibi kabul edip duygularınıza, isteklerinize kulak verseydiniz başka bir Beta doğabilirdi. Hem Elitler onca kötülüğü yaparken size sunulan hayatı reddetmeyi de tercih edebilirdiniz.
Sayfa 157Kitabı okudu
"Hayat geçmişin gölgesinden ibarettir" yalanına inanma sakın, geçmiş geleceğin yapı taşıdır sadece.
Hissettiğim şey bugünlerde o kadar alışılmadık ki, kulağa budalalık gibi gelecektir. Mutlu hissediyordum kendimi. Sonsuza kadar yaşamayacağımı bilsem de buna hazırdım.
Sayfa 180Kitabı okudu
Büyük bir felaketin ertesinde, politikacılardan ve gazetecilerden aynı beylik lafları duyarız: "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak"...
Sayfa 133Kitabı okudu
...içerideki boşluk ve korkunun yerine bir anlığına arzulanmanın heyecanını koymanın yoluydu seks.
Sayfa 95Kitabı okudu
Şu ya da bu şekilde hepimiz acı veren duygularımızı susturmaya çalışırız. Oysa hiçbir şey hissetmemeyi başardığımız zaman, canımız yakanın ne olduğunu ve niçin acı çektiğimizi anlamanın tek yolunu yitirmiş oluruz.
Sayfa 36Kitabı okudu
Bu kalıcı gerilimin uçlarına ne ad verildiği önemli değildir: hoşgörüsüzlüğe karşı hoşgörü, vesayete karşı özgürlük, fanatizme karşı hümanizm, mekanikleşmeye karşı bireysellik ya da zorbalığa karşı vicdan.
Sayfa 15Kitabı okudu
...temiz olmayan bir vicdanla iyi yazı yazılmaz.
Sayfa 140Kitabı okudu
Bu nedenle, sadece tanrıya ait olan sırları, onun gizli planlarına katılmış gibi böyle bilgiççe tartışmak; haddini aşmak demektir ve aslında bir şey bilmediğimiz konular hakkında, kesin kanaatlere sahipmişiz gibi insanları kandırmak, öyle görünmek; kibirdir.
Sayfa 169Kitabı okudu