BirOsmanlı
@MihnetiVuslat
İnsan bir yolcudur, gençlikten ihtiyarlığa, ihtiyarlıktan kabre.
Gerçek özgürlük; Allah’a kul olmaktır.
Tekirdağ
Samsun, 6 Aralık
324 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
'Oturma münkirle yeme sancı,
Pas alırsın, paklamaz her kalaycı!
İsmet Garibullâh efendi k.s
Tolstoy ve Kız kardeşi, Türkiye'de yaşıyor olsaydı, Muhtemelen bir tarikat lideri diye asılacak, sürülecek, Yobaz diye fişlenecekti!
İyi ki Türkiye'de yaşamamış da dünya büyük bir değer kazanmış.
Millet Tarikata Giriyor, Tasavvufa Giriyor; “Bunlar Üşütmüş” He Ahirette Görürsün Kim Üşütmüş?!
Yapayalnız Kaldığın Zaman; Alimin Yok, Mürşidin Yok, Üstadın Yok, Hocan Yok, İhvanın Yok, Kardeşlerin Yok Tek Başına Kaldın Ortada! | #CübbeliAhmetHoca
Okur Takip Önerileri
Kızlı-Erkekli Yarışma Programlarıyla Alenen Fuhuş Reklamı Yapan Malum Kanalda Ramazan Programı Yapmak; Çöplükte Baklava Satmak Gibidir
Her akşam nefsine,“Bu gün Allah için ne yaptın?” diye soranın dünya korkusu; Meleklerin her amelini yazdığını bilenin “Acaba bana ne derler?" endişesi, Allah’ın rızasına talip olanın, kulların rızasını kaybetme derdi olmaz.
Mahşerdeki hesaba hazır olan, dünyevi sınavlardan korkmaz.
Ölüm, dostu dosta taşıyan bir köprüdür, der İmam-ı Rabbani(ra). Bu yüzden Mümin, ölümün yaklaştığını haber veren yüzündeki çizgilere, saçındaki aklara bakar sevinir; dünyaya dalan adam ise saçı boyar, estetikle çizgileri yok eder. Lâkin kimse ölümü bir saniye tehir edemez.
Cinsiyet eşitliği, ömür boyu nafaka,kariyer yarışı,mahremsiz hayat, fuhuş albümü medya Batı'da aileyi bitme noktasına getirdi.AİLEYİ koruyan müslümanların Avrupa'da çoğunluğu ele geçirmesinden korkan Batılı Güçler,İslam aile yapısını hedef aldı.İslama sarılarak bu oyunu bozalım.
"De ki: Size gökten ve yerden rızık veren kimdir? Kulakların ve gözlerin sahibi kimdir? Kimdir ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkartan? İşleri çekip çeviren, yöneten kimdir? Allah'tır diyecekler. De ki: Öyleyse korkup sakınmaz mısınız?"
(Sure-i Yunus/31)
Erkekler başını açınca..
Kadınlarda açacak..
Ali Haydar Efendi Hazretleri (Kuddise Sirruhu)
“Dağ çakalsız, Kadın çarşafsız, Erkek sakalsız olmaz”
Mahmud Efendi Hazretleri (ks)
#Mahmûd Efendi Hazretlerimizin Yeni Doğan Bir Bebeğe Mektubu;
#Sizler ki bu fani dünyaya geldiniz. Sizlere biraz tembihler edeceğim. Yerine getiresiniz.
#Validenize diyesiniz ki: “Beni halk eden (yaratan) Hazreti Mevlâ’dır. Cümleyi o halk buyurmuştur. Beni ona havale eyleyesiniz. Beni ancak o muhafaza edebilir ve beni o büyütebilir. Terbiye ve ahlakı o ihsan eder. Her türlü afetten kurtarır. Siz beni düşünmeyesiniz. Ehli dünya olanlar gibi değil, Ehlullâh olanlar gibi Allah-u Teâlâ Hazretlerinin bir yavru kulu olduğum için beni sevesiniz ve o niyetle bana yardım edesiniz.
Eğer ehli dünya olanlar gibi yapar iseniz Mevlâ’mızın nazarından düşmek tehlikesi olabilir, bilesiniz.
Bana hizmet ederken Zikrullâh ile beraber edesiniz. Zira gaflet ile olan hizmetlerle büyüyenler ancak kaba ve gaflet adamı olacaklarını bilesiniz. Eğer beni o büyük dostların arasında bulundurmak isterseniz dünya kelamlarını lisana getirmeyesiniz. Mevlâ beni size hediye eyledi. Siz de beni tekrar gönülden Mevlâ’mıza hediye edesiniz. Belki kabul eder.
Dünya için ve nefis için yapılan bir şey, ibadet de olsa kıymeti olmadığını bilesiniz. Ama her ne şey ki Allah aşkına ola, meşru oldukça ibadet olur bilesiniz. Belki böyle hareket ederseniz Mevlâ Teâlâ Hazretleri bana başka hususi bir muamelede olur (bulunur).”
[Sevgili Mürşidimiz Mahmud Efendi Hazretleri,
Lâ tahzen! (Üzülme!)
Derdin ne olursa olsun bir abdest al, nefes gibi…
Ve bir seccade ser odanın bir kösesine, otur ve ağla ,
Dilersen hiç konuşma…
O seni ve dertlerini senden daha iyi biliyor unutma.
Dua ederken O’na kırık bir gönülle el kaldır.
Çünkü Allah’ın merhamet ve ihsanı, gönlü kırık kişiye doğru uçar.
Sopayla kilime vuranın gayesi, kilimi dövmek değil, tozu kovmaktır.
Allah tozunu alıyor diye, niye kederlenirsin EY CAN!?
Hiçbir cüz'i şer yoktur ki külli bir hayrı koltuğuna almasın.
Hak şerleri hayr eyler
Zan etme ki ğayr eyler
Ârif ânı seyr eyler
Mevlâ görelim neyler
Neylerse güzel eyler…
Sayfa 126