Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nazmiye Şen

Nazmiye Şen
@Munhasir
Çünkü hayalin aşağılık şeyleri altın yapan bir kimyadır..
Reklam
İçimizde şeytan var... Can kırıkları var. Nefret var, yalanlar var... Bir yanımız bizi çoktan terk etmiş, kaçıyor... Melankoli ve hüsran var... Keşke bazı geceler hiç sabah olmasa.
“Ada değildir insan, bütün hiç değildir bir başına; anakaranın bir parçasıdır, bir damladır okyanusta… Bir toprak tanesini alıp götürse deniz, küçülür Avrupa, sanki yiten bir burunmuş, dostlarının ya da senin bir yurtluğunmuş gibi, ölünce bir insan eksilirim ben, çünkü insanoğlunun bir parçasıyım; işte bundandır ki sorup durma çanların kimin için çaldığını; senin için çalıyor.” JOHN DONNE

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
William Holman Hunt'un "Kainat Işığı" isimli bu tablosuna, bir sanat eleştirmeni şöyle diyerek ressama takılmış : "Güzel bir tablo üstat, lâkin manasını bir türlü kavrayamadım; adamın vurduğu kapı hiç açılmayacak gibi duruyor, çünkü kapıya bir tokmak takmayı unutmuşsunuz." Ressamın cevabı ise eleştirmenin yüzünde bir mahcubiyet kızarıklığına yol açmış: "Adam alelade bir kapı vurmuyor ki azizim ; bu kapı insan kalbini temsil ediyor. Yalnızca içeriden açılabildiği için dışında tokmağa ihtiyaç yoktur."
Vazgeçmek, her zaman, birini terk etmek veya bir şeyden el çekmek anlamına gelmez. Öyle anlar vardır ki vazgeçmek kurtulmaktır. Onsuz yapamam dediğin her neyse senin bir parçan mı yoksa hayatını kurtaran bir engel mi bunu ondan kurtulmadan anlayamazsın. Bazı kararlar cesaret ister. Ve bazı kararlar da an meselesidir. Biraz sancılı bir süreç belki ama sonrası kendini bulabilme meselesidir...
Sayfa 150Kitabı okudu
Reklam
"Âşık olmak" ile "sevmek" arasındaki farkı sormuşlar. Şöyle cevaplamış Şems : "Senin baktığına herkes bakar. Ama senin onda görebildiğini herkes göremez. Herkes aşık olabilir. Ama hiç kimse senin gibi sevemez. Tek fark sensin. Seni özel kılan sevdiğin değil, sevgindir."
Sayfa 108Kitabı okudu
Kırkayak mutlu ve sakindi, taki karşısına bir kurbağa çıkıp şaka ile karışık; söyle bakalım hangi ayak hangisini takip eder diye soruncaya kadar. Bu kırkayağın kafasını öyle bir karıştırdı ki, dikkati dağıldı zavallının ve bir hendeğe yuvarlanıverdi nasıl yürüyeceğine düşünerek..
Ah Nastenka, Nastenka ! Bir bilseydin şimdi nasıl bir yalnızlık içindeyim !
Sayfa 78 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Mutsuzken, başkalarının mutsuzluğunu daha güçlü hissederiz ; duygu parçalanmaz, yoğunlaşır...
Sayfa 72 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ama sevinç ve mutluluk insanı ne kadar da güzel kılıyor! Kalp aşkla nasıl da kaynıyor! İnsan bütün kalbini bir başka kalbe akıtmak istiyor, her şey neşeli olsun, her şey gülsün istiyor. Ve bu sevinç ne kadar bulaşıcı!
Sayfa 71 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Ah Nastenka! Sonuçta hüzünle yalnız kalır insan, tam anlamıyla yalnız ve hatta yazıklanacak bir şey bile olmaz... hiç tam olarak hiç... Çünkü kaybolup giden her şey, her şey hiçtir, aptalca, yuvarlak sıfır, yalnızca hayaldir!"
Sayfa 57 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Ne konuda, ne konuda daha akıllı olacağız? Kendi payıma ben hazırım; ama doğrusu, hayatım boyunca başıma hiç şimdikinden daha akıllıca bir şey gelmemişti."
Sayfa 41 - Can yayınlarıKitabı okudu
" Ben hayalperestim; benim öylesine az gerçek yaşamım oluyor, bunun gibi, şimdiki gibi dakikaları hayallerde tekrar yaşamadan duramıyorum. Bütün gece, bütün hafta, bütün yıl sizi hayal edeceğim."
Sayfa 38 - Can yayınlarıKitabı okudu
Gök öyle yıldızlıydı, öyle aydınlıktı ki, ona bakınca insan ister istemez kendi kendine soruyordu: Böyle bir göğün altında huysuz ve kaprisli insanlar yaşıyor olabilir mi gerçekten?
Geri147
719 öğeden 706 ile 719 arasındakiler gösteriliyor.