Uşağa sordum. Tabancayı verirken titriyormuşsun ama "Tanrı onu korusun!" Bile dememişsin. Demek öyle! "Tanrı onu korusun" demiyorsun. Artık yüreğinde benim için yer kalmadı mı?
Hiç bir şeyden etkilenmemeyi; asla aceleci, üşengeç, şaşkın, kederli, durup dururken sırıtan, ya da tam tersine sinirlenen ya da etrafına kuşku dolu bakışlar atan birisi olmamayı öğrendim.