Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ozlm

Önyargılar bu ruhlara, kaya diplerinde biten otlar gibi sımsıkı yapışır, inatla büyürler. Bunları söküp atmak, kökünü kurutmak zor mu zordur..
Reklam
İnsan yaradılışı kusurludur. En parlak yıldızların bile üzerinde lekeler vardır. Miss Scatcherd’inki gibi gözler yıldızların parlaklığını görmezler de ancak bu ufak tefek lekeleri seçerler.
Bir şeyin doğru olduğuna inandığınızı söylüyorsanız, iki şeyden birini kast ediyorsunuzdur - ya hala alternatifleri tartıyorsunuzdur ya da bunu bir gerçek olarak kabul etmişsinizdir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çocuğunun senin sahip olduğundan hep daha fazlasına sahip olmasını istersin. Onun altında bir ateş yakmak ve hızla yükselmesini izlemek istersin. Bu, kelimelere sığmayan bir şey.”
Kimseyi mükemmel olduğu için sevmezsin” diyor. “Mükemmel olmadığı gerçeğine rağmen seversin.”
Reklam
Sahip olduğun tek şey bir çekiçse, etrafındaki her şey sana çivi gibi görünmeye başlar.
Sonuçta her varlık, kullandığı dil ve hitabındaki genişlik kadar gelişmiş değil miydi?
Doğurduğu düşünceyi amaca yöneltmiyorsa enerji boşa harcanmış oluyordu. Ancak düşüncesini detaylarıyla analiz edip tamamlayabılen varlıklar düşüncelerini maddeye dönüştürebiliyorlar, düşlerini gerçekleştirebiliyorlardı. Düşünceden düşünceye atlayan, meraklarını ehlilleştiremeyenlerse sadece konuşuyorlardı.
İnsan, sevdiği birine duyduğu öfkeyi nefrete çevirmeye çalıştığında, altında ezileceği bir yük alırdı sanki sırtına.
Deneyim, bilginin bedende aldığı hal, ruhta bıraktığı izdi
Reklam
Su beden için neyse, amaç da zihin için odur
Bugün aynaya baktım ve gözlerimde bir değişiklik fark ettim. Hem çok daha yaşlı, hem de çok daha genç bakıyorlar. Sözcüklerle olanaksız gibi geliyor. Ama tam anlamıyla böyle. Hem daha yaşlı, hem de daha gencim. Daha yaşlıyım çünkü öğrendim, daha gencim çünkü kendimi yaşlıların bana öğrettikleri bir sürü şeyden arındırdım. Ayakkabılarıma bulaşan bayatlamış fikirlerin bütün çamurundan.
Yaradılıştan kin tutan biri değilim. Sanki içimde bir yerde her gün bir miktar iyi niyet ve sevecenlik üretiliyor ve dışarı çıkması gerekiyor. İçimde tutmaya kalkarsam, mantarı patlatıyor.
Ağlamak uğradığımız felâketlere karşı vücudumuzda kalan son gücün çığlığıdır. Ağlayamadığımız zamanlar, bizde o gücün de yok olduğu zamanlardır ki, onun yerine geçen etkili sessizlik, en şiddetli acının yarattığı göz yaşlarından daha yakıcıdır.
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.