Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Rezan Esen

Rezan Esen bir yorumu yanıtladı.
Bizi hayvanlardan ayıran sadece merhamet ve vicdandır.
Buse Unay okurunun profil resmi
Sanırım buradaki kıstas, hayvanların insanlardan kat kat daha merhametli ve vicdanlı olması.
Rezan Esen okurunun profil resmi
İnsanın merhametli ve vicdanlı olması hayvanlardan daha etkili değil mi bir tarafta bilinçli olan merhametli ve vicdanlı diğer tarafta bilinçsiz merhametli ve vicdanlı olan varlık
Reklam
George C. Marshall
Program dört yıllık bir süreyi kapsıyordu. ABD, yardımları karşılığında Avrupa ülkelerinden ekonomik ve malî bağımsızlıklarını artıracak yönde çaba göstermelerini, bu amaçla gerekli iç önlemleri almalarını ve aralarında yakın bir işbirliği gerçekleştirmelerini istiyordu. Bu ortamda Avrupa ülkeleri, aralarında gerekli işbirliğini gerçekleştirmek ve
Rezan Esen okurunun profil resmi
" Marshall Yardımı, bir bakıma günümüzün müreffeh Avrupa’sına giden kapıyı açmış olsa da, bir yandan da Avrupa’nın dünya politik arenasında Amerika karşısında sergilediği ezik tavrın da temelini oluşturmakta. Öyle ki, İkinci Körfez Savaşı’nda Amerikan politikalarına sert çıkan Fransa ve Almanya, Amerikalı önde gelen politikacılar tarafından hiç de diplomatik teamüllere uymayan bir şekilde, ‘Bakıyoruz Marshall Yardımı günlerini çabuk unutmuşsunuz!’ şeklinde istiskale uğramışlardır… "
Tarık bin ziyad
“Arkanızda deniz, önünüzde düşmanlar ve kaçacak hiçbir yeriniz yok!”Tarık Bin Ziyad Afrika’dan İspanya’ya geçip ‘Şimdi gemileri yakın!’ emrini verdiğinde, emrindeki on iki bin kişilik (bazı kaynaklara göre ise yedi bin) İslam ordusunu çok zorlu bir savaş bekliyordu. Tarık Bin Ziyad’ın ‘kahramanlar içerisinden seçildiklerine’ inandığı çoğu piyade olan askerleri, Kral Rodrik’in yüz bin kişilik ordusuna karşı savaşmak durumundaydı.Sekiz gün süren şiddetli çarpışmalardan galip çıkan taraf, İspanyolların, ‘Ülkemize gökten mi indiklerini, yoksa yerden mi çıktıklarını bilemediğimiz insanlar geldi’ dediği Müslümanlar olmuştu. Savaş sonunda Kral Rodrik’in ordusu dağılmış, kendisi de ölmüştü. Böylece İspanya’da hüküm sürmekte ve oradaki halka zulmetmekte olan Vizigotların üç yüz elli yıllık hakimiyeti de sona ermiş ve Batı Avrupa’da yaklaşık sekiz yüz yıl sürecek Endülüs İslam medeniyeti başlamıştı. Bu büyük dönüşüme kapı açan savaş öncesinde Tarık Bin Ziyad’ın askerlerine hitaben yaptığı destansı konuşma ise, aradan geçen asırlara rağmen, tarihin koridorlarında halen yankılanıyor...
Rezan Esen okurunun profil resmi
“Askerlerim! Görüyorsunuz ki, arkanızda deniz, önünüzde düşmanlar ve kaçacak hiçbir yeriniz yok. Vallahi, sabır ve sebattan başka yapacağınız bir şey de yok. Düşmanımızın bütün gücüyle üzerimize geldiği apaçık ortada. Üstelik yiyeceği ve teçhizatı da bol. Halbuki bizim kılıçtan başka silahımız ve düşmanın elinden alacağımız yiyecekten başka erzakımız yok. Şu durumumuz, hiçbir şey yapmadan birkaç gün devam etse kuvvetten kesiliriz. Bizden korkan düşman da halimizi görüp bize karşı cesaretlenir. Bu kötü akıbete düşmekten kendinizi koruyarak düşmana karşı görevinizi gereğince yapınız. Müstahkem şehirler ve güçlü düşman karşınızdadır. Ölümden korkmazsanız bu fırsatı değerlendirmek ve zafere ulaşmak mümkündür. Şunu kesinlikle biliniz ki, bu savaşta ben de sizden daha fazla emniyette değilim. Yine biliniz ki, eğer şu zorluklara biraz sabrederseniz daha müreffeh bir hayata kavuşursunuz. En ucuz malın can olduğu bu pazara sadece sizi sürmüyor, bilakis önce kendi canımdan başlıyorum. Canınızı düşünerek benden yüz çevirmeyiniz. Siz de benden daha fazla bir zorluğa katlanmayacaksınız. Sizin payınıza da bana düşenden fazlası düşmeyecek. Hepimiz aynı kaderi paylaşıyoruz. Müminlerin emiri, kahramanları içinden sizi seçti, çünkü sizin savaştan korkmadığınıza ve süvarilerle çekinmeden vuruşacağınıza güveni sonsuzdur. Böylelikle İslam dinini bu ülkeye yerleştireceğinize inanıyor. Elde edeceğiniz ganimetin tamamı sizindir. Allah yardımcınız olsun. İki cihanda da sizin bahadırlığınız anılacaktır. Biliniz ki, sizi davet ettiğim şeye ilk icabet eden ben olacağım!”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Rezan Esen bir yorumu yanıtladı.
Biz İslam'a inanıyoruz, bu nedenle O'nu iyi bilmeye mecburuz.
Kerim Yigit okurunun profil resmi
Dini okumak için bu adam mükemmel bir yazar Müslüman olamıyorsanız marksist olun
Rezan Esen okurunun profil resmi
Peki! Mükemmel bir yol göstericisiniz...
Rezan Esen bir yorumu yanıtladı.
"İYİ BİR EĞİTİM ZENGİN İLE FAKİRİN FARKINI ORTADAN KALDIRIR"
Müdür Fazıl Bey’in en büyük derdi ön sırada oturan iyi aile çocuklarıyla yoksul öğrenci kalabalığı arasında uyum ve düzen sağlayıp okulda disiplini tesis etmekti. Bunun için, bayrak töreninde veciz bir şekilde ifade ettiği bir felsefe geliştirmişti: “İyi bir eğitim, zenginle fakirin farkını ortadan kaldırır!” Fazıl Bey bu sözü ile fakir çocuklarına “İyi okuyup okulu bitirirseniz siz de zengin olursunuz” mu demek istiyordu? Yoksa “İyi okursanız ne kadar fakir olduğunuz belli olmaz” mı demek istiyordu? Mevlut anlayamamıştı.
fiLiz okurunun profil resmi
İyi eğitim zenginliktir demek istemiştir.Eğitimle gerçek zenginliğin para olmadığını anlarsın kendini fakir görmezsin.Ben böyle anladım.
Rezan Esen okurunun profil resmi
Güzel bir çıkarım.
19 öğeden 1 ile 5 arasındakiler gösteriliyor.