Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Hazal Özreisoğlu
Hazal Özreisoğlu
@R_Hazal
İzmir
131 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Gerçekten on üzerinden 9 buçukluk bir roman️
Bu ara okuduğum en ama en güzel kitaplardan biriydi.400 sayfa nasil bu kadar cabuk akti anlamadim iki günde bitiverdi.Bu yayinevinin birkac kitabini daha okumustum ve onlari da cok begendigim icin bu kitabi almistim.
Kitap bir huzurevinde calismaya baslayan psikologu ve oradakileri anlatiyor ve yasli insanlara farkli bir perspektiften baktirdigi icin de anlamlı.Hele yazarin kullandigi sade ve akici dil, romandaki en aci yerlere bile kattigi mizah, hani bazi kitaplari okurken bazi yerlerde sesli gulersiniz ya ayni oyle bir sey :)
Sanki kitabin karakterleri, Julia, Greg, Marline, Leon, ve digerleri; tanismisiz gibi hissettim.Bu serinin ikinci ucuncu kitabi olsa alir okurdum :)
İcinizi isitacak tatli bir romana ihtiyaciniz varsa hic suphesiz tavsiye ederim :)
Kitabın isminden dolayi buyuk umutlarla aldim fakat bekledigim kadar islevli bulmadim acikcasi.Kitaba gore hislerimizi sayfalarca gunluge yazmak veya birilerine anlatmak yerine oldugu gibi tanimlamamiz ve kabul etmemiz daha fayda saglayici.Bunu deneyecegim.Aklimdan bir duygu gectiginde onu gecistirmeden tanimlamaya calisiyor ve kabul etmeye calisiyorum.
Yani duygu hissettigimizde duygumuzu gecistirmeden o duygu ile kalabilmemiz gerekiyor bir sure.O noktayi vurgulamasi kesinlikle degerli.
Ama biz insanlar ne yapiyoruz? Cok uzulunce, ofkelenince, korkunca basliyoruz ya alkol almaya, bagirip cagirma olabilir, cok abur cubura gömülmek olabilir, icen icin sigarayi arttirmak olabilir bla bla.Yani hep kacis taktikleri.Yapiliyor mu yapiliyor.Yanlis mi yanlis..
Bir de baglanma stillerine deginmis.Ben de baglanmak istemiyorum tarzi kacingan baglanma sahibiyim sanirim.Baglanmak zor, insanlar guvensiz.
Kitap size diyor ki duygularinizin esiri olup bir harekette bulunmadan once vereceginiz tepkinin hayatinizin temel deger yargilari ile ortusup ortusmedigine bir bakin.Temel deger yargilariniz neler mi? Onlari da sizin bulmaniz lazim.
Bence neler mi olabilir? Fayda, durustluk, dostluk, iyilik, nezaket, yardimseverlik, eglence, maneviyat, basari, kesif, neşe, saglik, ogrenmek vs. Vs.
Acikcasi temel degerlerim acisindan bu ara buyuk bir bosluktaydim, henuz net olarak belirlemesem bile bunu dusunmek bile iyi geldi.
Aslinda kitap guzel, ama coook coook guzel degil.Hala duygularimla savrulabilirim, son hizla giden arabaya ani fren yaptirmak gibi oluyor bazi seyler.Keske amigdalamiz hipokampusumuze gore bir tik agir calissa bazen.
Sevgiler.Ama alin okuyun, geneli güzel.Pisman degilim.
Ben bu kitabi bayagi zamandir favorilerimde tutup satin almayi iple cekiyordum.Aldiktan sonra da kargodan gelmesini buyuk bir hevesle bekledim.Lakin anlamadim, bilincaltinin gucu isimli kitabi o kadar guzel ve etkileyiciydi ki bu yayinevinin, ben yine o kadar surukleyici olur diye dusundum ama buyuk hayal kirikligina ugradim.
Oncelikle tum kitap boyu anlatmak istedigi sey hastalik da olsa iyilik de olsa zenginlik de olsa fakirlik de olsa her sey bizim dusuncelerimizin sonucu.Yani basimiza musibet geliyorsa, hastalik geliyorsa veya herhangi bir felaket geliyorsa bu bizim düşüncelerimizin saf ve temiz olmayisindan, haset, negatif veya kibirli dusuncelere sahip olmamizdan.Kendimize donerek bu kotu dusuncelerden arinmamiz da fedakarlikta bulunup digerlerini önceleyerek mümkün bir durum.Ama kitabin tüm anlattigi bu benceEvire cevire butun satirlarda bunu soylemis.keske dusuncelerimizi nasil arindirabilecegimize daha cok deginilse.
Öte yandan normalde üsluba çok takılmam ama kitaptaki devrik ve uzun cümleler anlaşılmayı zorlaştırmış. Yani dili pek sade yalın değil, hani bir şeyi beş kelime ile de anlatırsın on beş kelime ile de ya aynı öyle olmuş.Çoğu yerde dikkatim dağılıp kopmalar yaşadım.
Yani bir daha zamanı geriye alma imkanım olsa almazdım :) tabi begeneni vardır yazarın da müthiş bir emeği vardır onlara saygım sonsuz :)
Okur Takip Önerileri
Bu kitabı da Esra Ezmeci'nin Kadınlar Sıcak Erkekler Soğuk Sever ve Düştüğünde Kalkarsan Hayat Güzeldir kitaplarını okuduğum için daha da güzel olacağını düşünerek alıp okumaya başladım.Esra Ezmeci' yi bir psikolog olarak çok başarılı buluyorum, instagramda açtığı yayınları da beğeniyorum fakat kitaplarından bir türlü beklediğim doyumu alamıyorum.
Bu kitap da bence herkesin aslında bildiği, yeni olmayan şeyleri anlatıyor çoğunlukla.Çapalama kısımları hariç.Kadınlar Sıcak Erkekler Soğuk Sever kitabı buna on basar bence.Yani özetle pek bana hitap etmedi.Başka kitabını da almam, pes ettim
Tekirdağ Tekira avm içindeki kitap fuarindan kapagi hosuma gitti ve icindeki rastgele actigim sayfalardaki sozleri begendim diye almistim fakat okurken içim bayildi ne yalan soyliyim.Ozellikle yazarin hayatinin kitabin basinda upuzuuun ve ölümcül detaylarla anlatilmasi bence hoş degil, benim bildigim kisa bir ozet ve bir sayfa olur genelde.Sonucta biz yazarin biyografisi arti kitabini almiyoruz.Yani bu benim gorusum tabi aksi dusuncelere saygi duyarim.Bir daha Halil Cibran okumam sanirim, sevene saygim sonsuz.Benlik degil yani.
Nihan Kaya'nın İyi Aile Yoktur kitabını beğenince bu kitabı da almak istedim.Gerçekten gelmesini iple çektiğim kitaplardan biriydi.
Kitapla ilgili yorumları okuduğumda insanların bir kısmının, yazarın kendi diğer kitaplarına yaptığı atıflardan rahatsız olduğunu görmüştüm.Ne kadar fazla atıfta bulunulmuş olabilir ki diye merak ederken, gerçekten
İstanbul İzmir arası otobüs yolculuğumu taçlandıran, saatlerce aralıksız okuduğum bir roman oldu...Neden bu kitabı aldığım kısmı tamamen adaş olmamızdan dolayıMerak ettim, konusu da ilgimi çekti gerçi.
Kitabın ilk yarısına kadar soluksuz okudum.İkinci yarıda hoşuma gitmeyen bir takım şeyler vardı.
Yazar aslında ara ara özlü söz ve dualar ile çok güzel ilerlerken sonlara doğru sayfa sayfa olan dua kısımları belki gece hiç uyuyamadığımdan biraz atlamış olabilirimBir de nefes koçu, nlp, yaşam koçu eğitimleri falan almış koçluk yapmaya niyetlenmiş.
Yani psikoloji ve ruh sağlığı alanını biz psikolog ve psikiyatrlara, hadi diyelim psikolojik danismanlara biraksalar ne olur? Neden üç beş ameliyat semineri izleyen ülkemde ameliyat yapamıyor da üç beş aile danışmanlığı, yaşam koçu, nlp eğitimi alan böyle işlere girişiyor
Dipnot: Siz siz olun psikoloğa giderseniz veya çocuğunuzu psikoloğa götürürseniz mutlaka lisansını sorun.
2.dipnot: Tek başına bara gidip saatlerce dans etme olayı gerçekse efsaneymiş ya.Takdir ettim
Yani güzel kitaptı, yine olsa yine alırdım.Dediğim gibi sadece şu yaşam koçluğu muhabbetine ayarım.Çünkü alanda dört sene lisans iki sene yüksek lisans ve yıllarca süren eğitim alıyoruz ruh sağlığında çalışmak için.Öyle işte.
3.dipnot: Yazarımızın görünüşünü daha önce tanıştığım Diyarbakırlı bir anneye fena benzettim.Ah güçlü kadınlar kalp ben
Bu kitabı internetten alacak olanlar için bir kez daha belirtmek isterim ki bir nevi aforizmalar kitabı.Her sayfada iki veya bir adet aforizma var.Farklı farklı kişilerin dile getirdiği sözler.
Ben alırken aforizma kitabı olduğunu bilmeden internetten almıştım.Ama bununla bir başka kitabı bkm.com'dan bir alana bir bedava kapsamında totalde beş liraya getirdimo açıdan güzel oldu
Bu yazarı başka bir kitapta ismi geçtiği için ilk defa alıp okumak istedim.Bir kitabını daha aldım, o da böyle deneme gibi başlıklı bir şey çıktı.Yani aforizmaların çevresinde çicek böcekler var, tasarımı hoş.
İlk başta hayal kırıklığına uğrasam da sonra içindeki bazı sözler gerçekten beni çok etkiledi.Hatta bu kitapta diyor ki sahip olmak istediğiniz şeylere sahipmişsiniz gibi davranın, ben de bugün hayattan neye sahip olmak istiyorsam hepsine sahipmişim gibi davrandım, düşündüm.Uzun zamandır geçirdiğim en keyifli gündü diyebilirim.
İstediğiniz her şeye sahip olduğunuzu düşünün, ister istemez mutlu oluyor, kendinize daha bir iyi bakıyor ve enerji buluyormuşsunuz.
Yani yine olsa yine alırdım, aslında güzelmiş.Ama bir çırpıda bitti
Bu kitap bu sene okuduğum en hayal kırıklığı içeren kitaplardan biri oldu.Halbuki çok merak ederek almıştım.
Kolay kolay bir kitabı yarım bırakmam ama yarısına geldiğimde kalan yarısına bir göz attim ve kitabı kenara kaldırdım.
Aslında kitabın size anlatmak istediği, her işte birtakım sorunlar olur mantığı.Ama bazı noktalarda sanki böyle patronunuzu karşınıza alırsınız, size der ya tüm piyasa böyle, kriz bu, herkes bu maaş civarında çalışıyor der, şunu bunu der bazı noktalarda onun gibi olmuş yani.
Ben çalışmaya başladığımdan beri üç yer değiştirdim ve sorunlarım genelde değişti.Tabi ki baki kalan belli baslı sorunlar oluyor, kitapta ona katılıyorum.Mesela her işyerinde patron yalakaları var, hepimiz hep daha yüksek maaş istiyoruz veya başka başka şeyler ama ilk işimde kalıp nasılsa her işyeri böyledir deseydim baltayı taşa vururdum.Aynı şekilde ikinci işyerim de öyle.
Yani kitap size diyor ki sorunlarınızdan kaçamazsınız.Nereye giderseniz gidin sorun paraysa daha yüksek kazanan biri illa ki olacak, patron yağcıları illa ki olacak, işyeri içi iletişim problemleri olacak.Bu noktada haklı, ama bir üst kulvarda aynı sorunlarla uğraşmak daha güzel.
Şu noktada hoşuma gitti ama, en yaratıcı iş bile meslek haline geldiğinde bir yerden sonra heyecanı gider diyor.Kesinlikle öyle...İnsanın ilk çalışma hayatına girdiğinde yaşadığı idealler sonra illa ki biraz kırpılıyor.Keşke okullarda gerçek iş hayatına biraz daha hazırlasalar bizi.
Bu kitabın bir serinin beşinci veya altıncı -tam hatırlamıyorum- kitabı olduğunu bilmeden, Çeşme'den almıştım.
Öncelikle yazıları büyük, benim gibi astigmat olup gözlük takmadan geceleri okuyorsanız mutlu olursunuz bundan dolayıBu ara aldığım kitapların punto büyüklüklerine bakıp çok küçük yazılmışsa üzülüyorum biraz
Kitap güzel.Yani çerez
İki günde bitirdiğim kitaplardan biri...Bu sene Datça'ya gitmek istiyordum, Datça'da okumak isterdim ama kısmet...
Bu kitap da ilk kitabı gibi çok güzel ve çok akıcıydı.Çok şeker bir romandı.
Kitaptaki Figen karakteri 59 tane aşk kitabı okumuş.Ben bu yaşıma Aşk ve Gurur, Jane Eyre falan gibi klasikler hariç hiç böyle bir aşk kitabı alıyım da okuyayım demedim sanırım.Onu fark edince tuhafsadım
Gereksiz bilgiler: Kitabın yazarı Fulsen'in şuan Ayvalık'ta bir pizzacısı var, Ahto Pizza sanırım.Bir gün oraya gitmeyi çok istiyorummm. Orada kedisi Luna da var sanırım bir de köpeği.Bu arada yazarın görüntüsünü Melek Mosso'ya çok benzettimkitabın en sonunda google'dan baktım bana sürpriz olsun diye
Not: Kitaptaki olay tamamen gerçek mi acaba? Bununla ilgili bilgi sahibi olan öğrenen varsa nooolur beni bilgilendirsin.Gerçekten o spoiler olmasın diye söyleyemediğim o bahtsız olay yaşanmış mı? Bilen varsa lütfeeeen :)
Keşke bir kitap daha yazsan Fulseeen
Ben bu kitabı başka kitaplar alırken beş lira diye sepete eklemiştimYani tam da beş on liralık bir kitap
Kitap çok akıcı bir üsluba sahip.Sadece temel konusunu gereksiz buldum. Evli olarak geçmişteki beş kalp kırıklığıyla yüzleşmek, bir daha görüşmeler yapmak, ama gizli saklı değil, eşi de biliyor; o açılardan ilginçti :)
Beş erkek tarafından terk edilmiş olmak...Emin olun kalbin kırılması için terk edilmiş olmak gerekmiyor, bazen terk edenin kalbi daha fazla kırılıyor :) ama konunun bununla alakasi yoktu değil mi
Acaba yazarın şuan çocuğu var mı merak ediyorum.Yani kitap çerez gibi okumalık bir kitaptı.
Kitap kahramanının boyuyla benim boyum tam aynı.55 kilolara inebiliyor, keşke ben de 55'e insem
Aykut Oğut'un daha önce Keşke Kadın Olsam adlı kitabini okumustum.Bu kitabı da normalde okuyacak çok kitabım varken, Çeşme'de bir kitapçıda gördüm, daha doğrusu üç taneyi birden almıştım 25 liraya ama orjinal.Çok iyi de yapmışım
Önceki kitabini okuduğumdan yazarı sevdiğim için aldım.Gerçekten çok akıcı bir kitap, iki günde bitti.Tek beğenmediğim yanı bu bölümden ne kazandım diye birer sayfa birer sayfa boş yere bırakmışlar sankiSayfa sayısı artsın diye mi yapıldı diye istemdışı düşündüm
Kitabın değindiği noktalar çok verimli.Hele kullanılan üsluba bazen çok güldüm.Yeri geldi mi kullanılan argo kelimeler bile sırıtmadan içten bir hava vermiş.
Çekim yasasını anlatırken bir şeyi istemekle istediğimiz şeye aşırı bağımlı olmak arasındaki farkı vurgulamış.Aşırı derecede istediğimiz ne varsa muhtaciyet yaratıp isteğimizden daha uzaklaşmamıza sebebiyet verir diyor kesinlikle katılıyorum.
Çok güzel bir kitap.Herkese tavsiye ederim
Kitap iki bölümden oluşuyor.Kendimizi nasıl yöneteceğimiz ve ilişkilerimizi nasıl yönetebileceğimiz.
Açıkçası ben bu kitabı daha önce okumuştum ve aşırı beğenmemiştim, yani söylenen şeyler vaaov diyebileceğim tarzda değildi.Fakat Esra Ezmeci'nin instagram sayfasında bu kitapla ilgili çok olumlu yorumlar değerlendirmeler görünce bir kez daha göz atmak için okudum baştan.
Açıkçası ilk bölümü, yani kendimizi nasıl yönetecegimizle ilgili olan kısmını sevdim.Ama ilişkilerimizi nasıl yönetebilecegimiz kısmıyla ilgili içerik gerçekten diğer değerlendirme yapan bazı arkadaşların da belirttiği gibi çok fazla tekrar içermiş.
Ayrıca iki kere okuduğumda da, bir kadın sanki aldatılma, yalan şu bu gibi büyük sebepler olmadan terk etmezmiş, ayrılık acısını yaşayanlar sanki sadece terk edilenlermiş gibi bir algıyı görünce şaşırıyorum.Sanki birini hayatımızdan kendimize göre sebepler ile çıkardığımızda zil takıp oynuyoruz da, sadece terk edildiğimizde ayrılık acısı yaşıyormuşuz gibi
Özetle bu kitabı okumasam çok da bir şey kaybetmezdim sanki, aldım aldığıma çok pişman da olmadım.Yeniden dönsem alır mıydım hala muamma :)
Öncelikle kitabın üslubu beni öldürdü, gerçekten bu kadar güldüren bir üslupla bu kadar önemli mesajlar veren kaç kitap olabilir
Yazarın espri anlayisi tam benlik, verdigi ornekler sizi canli tutuyor, hissettiklerinize adeta tercuman oluyor.
Kitap basladigimiz hedefleri bitirmek ve mukemmelliyetciligi yenmek uzerine yazilmis.Ve cogu kitap gibi yaparsin edersin guc sende ifadelerinin aksine, pratik uygulama onerileri ve taktikler sunuyor bize
Bence esas guzel olan da bu.Yani bir seyleri degistirmek icin bu ufak taktikleri deneyebiliriz.
Bu kitabi okuyan mutlaka cepleri dolu ayrilacaktir, bir daha bir dahaa okunur
