Bazen kötü biri için birçok "iyi"den vazgeçersin.
Bazen kötü sandığın sana birşeyler öğretir de sen bunu farkedemezsin..
Bazen ödül sandığın şey cezadır ama bunu
o anda göremezsin
Bazen ceza içinde bir ödül de vardır ki yaşamadan bilemezsin..
Bazen alışkanlıkların ağır basar eskiyi özlersin
Bazen yeni birseyler içine doğru bir yolculuğu başlatır ki yola çıkmadan bilemezsin..
Bazen kelebeğin güzelliğine kapılır peşinden gitmek istersin ama
Üç günlük ömrü için değer mi işte onu hesap edemezsin.
.
Bazen kendini kafeste bir kuş gibi hisseder uzaklara uçmak istersin.
Bazen uzaklar seni korkutur olduğun yere yığılıverirsin.
.
Bazen yalnız kalmaktan korkar, eşi dostu başına toplarsın.
Bazen de çalan telefonları, vurulan kapıları duymazlıktan gelir keyifle kahveni yudumlarsın..
Bazen kendini hiçbir yere ait hissetmezsin.
Hiç bir şehre,
Hiç bir eve,
Hiç bir gönüle
Bazen sadece gitmek istersin.
Ama işte o var ya "ama" işte...
"Su, susuzluktan deli olmuş bir kişinin gözü önünde ve kendisi de su içinde , fakat akıp giden sudan haberi bile yok, " dedi manalı manalı bakarken bana.