Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

SERHAN ÖZ

Aşk ümitsizliğiyle kanayan yüreklerde yüksek hisler ve âlicenaplıklar yaşamaz...
Reklam
İnsan garip bir muammadır, mesut olursa saadetini âleme ilân etmeyi pek sever. Nasıl ki felâketini de herkese duyurmakta teselli bulur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yatmaktan da yoruluyor insan.
Sabahleyin yataktan kalkıp, kahvaltı edip, divanına uzanınca başını ellerine alır, gücünü kuvvetini esirgemeden düşünceye dalardı. Sonunda kafası bu sıkı çalışmadan yorulur ve rahat bir vicdanla kendi kendine, "Eh, bugün insanlık için yeterince çalıştım," derdi. O zaman Oblomov biraz dinlenmeye karar verir, çalışma yatışını değiştirerek daha rahat, hülyalara daha elverişli bir yatışla uzanırdı.
Basının ve hatta fikir cemiyetlerinin milli hükümetin tesirinden kurtularak siyasi veya iktisadi gizli maksatlara alet olmasından korkulur. Basının para ile satın alınabilmesi, uluslararası yüksek para aleminin basın üzerinde gizli tesiri veyahut sadece ecnebi devletlerin örtülü ödeneklerinin tesiri, işte bunların kamuoyunu aldatmaları ve yanıltmalarından bilhassa korkulur. Fakat hürriyetten çıkacak bu fenalıklar asla çaresiz değildir.
Reklam
1922
Bu büyük halk toplantısında bulunanlar, Türkiye'de yeni bir dönemin başladığını ve Türk Halkının artık kendi liderlerinin koruyuculuğu altında değil, kendi kendisini idare ededceğini ilan ettiler.
Önsöz
Atatürk, kozmopolitlerin de istismar konusu haline sokulmak istenmiştir. Söz gelimi; O'nun "Muasır Medeniyet seviyesi"nden anladığı, batı dünyasının kalkınmış, teknolojik bütünlüğü idi. Kozmopolitler, "Medeniyet" sözcüğünü "Kültür"e dönüştürdüler; batılılaşmaktan batı kültürünü aynen benimsemek, kendi öz kültürümüzden kopmak anlamını çıkardılar.
Önsöz
Atatürk, Türk Ordusuna hiçbir zaman "Halk Ordusu" demediği halde, aşırı solcular ve komunistler, O'nun adına dayanarak bu komunist kavramını bol bol kullandılar. "Millet" gerçeği yerine müphem "Halk" deyimi tutturulmak istendi. Atatürk'ün sözleri bu amaçla tahrif edildi, bugünkü dile çeviriyoruz diye değiştirildi. Atatürk'ün iktisadi görüşleri de hiçbir yönden sosyalistlerin doktrinleri ile uzlaşmadığı halde; aşırı solcular ve komunistler, O'nun devletçiliğinin bir çeşit sosyalizm olduğunu yaydılar. Oysa Atatürk şöyle diyordu: "Türkiye'nin tatbik ettiği devletçilik sistemi, sosyalist teorilerden alınmamıştır."
Uçurumun kenarında yıkık bir ülke... Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar... Yıllarca süren savaş... Ondan sonra, içeride ve dışarıda saygıyla tanınan yeni vatan, yeni sosyete(toplum), yeni devlet ve bunları başarmak için arasız devrimler... İşte Türk genel devriminin bir kısa diyemi (özeti)
Başarısızlıktan korkan insanlar aslında başarısız oldukları zaman ödeyecekleri bedelden ve kaybedecekleri şeylerden korkarlar. Ama benim kaybedecek hiçbir şeyim yoktu. Talihimin bana kesebileceği bir ceza kalmamıştı. Şansını her seferinde başka bir masada denemeye çalışancebi boş bir kumarbaz gibiydim.
Sayfa 12 - Dr.HamiltonKitabı okudu
Reklam
İnsanı harekete geçiren şimdi ise, durduran da gelecekti.
Ben yaşamı daha önce hiç bu denli arzuyla yaşamamıştım -bundan eminim-ve şimdi biliyorum ki,kendiyle ilgili durumlar karşısında kayıtsızlaşan herkes (tek çare olarak) bir suç işleyecektir.
,sanki aklı vardı bunların. İçinden ruh kendine güvenmedikçe, üstünden elbise de sevmiyordu onu
Varta
... vartayı atlatmıştık. "Varta" Köken Arapça wrṭ kökünden gelen warṭa(t) ورطة “uçurum, (mecazi) bela, badire” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca bárathron βάραθρον “uçurum, özellikle Atina'da ölüm mahkûmlarının atıldığı bayır, (mecazi) bela, felaket” sözcüğünden alıntıdır.
Nekâhet
Müzdat için uzun nekâhet imkânı sağladı. "Nekâhet" Köken Arapça nḳh kökünden gelen naḳāha(t) نقاهة  “hastalıktan iyileşme” sözcüğünden alıntıdır.
Sayfa 279Kitabı okudu
Nebüloz-Nebulöz
Günümüzde kullanılan Nebula(Bulutsu) sözcüğünün birebir karşılığıdır. Etimoloji; Fransızca nébuleuse “bulutsu (isim)” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Fransızca nébuleux “bulutlu (sıfat)” sözcüğünün dişilidir. Bu sözcük Latince aynı anlama gelen nebulosus sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Latince nebula “bulut” sözcüğünden +os° ekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Hintavrupa Anadili aynı anlama gelen yazılı örneği bulunmayan *nébʰ-o-s biçiminden evrilmiştir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
Önemli bir şeyini kaybetmiş bir adama benziyordu ve ne kaybettiğini, kaybettiği şeyin neye benzediğini ya da onu bulursa ne yapacağını unutmuştu. Orada öylece duruyordu, sürekli kendi iç odalarında, koridorlarında, zemininde, kilerinde dolaşıyordu. Ayağı aradığı şeye takılsa bile onu nasıl tanıyabilirdi ki? Bezginlikle geriye doğru yürüyüp aramaya devam ederdi. İyice uzaklaşmak ve iyice kaybolmak için ileriye doğru yürürdü. Onun düşmanı temsil ettiğine inanmıyordum; aksine ona elimi uzatmak istiyordum. El sıkışmak için değil, onu desteklemek için. Bir bebekmiş ya da körmüş gibi.