Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sude Çatal

Sude Çatal
@Sudecatal
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi
İstanbul
54 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
464 syf.
·
Puan vermedi
Sana Bağımlı
Sana BağımlıBecca Ritchie
6.9/10 · 683 okunma
Reklam
256 syf.
8/10 puan verdi
Sırça Fanus İçinde Bir Hayat
Sylvia Plath’in tek romanı Sırça Fanus. Öncelikle otobiyografik bir roman olmasından dolayı kitap ve Sylvia Plath’in hayatı eş zamanlı okunabilir, hatta öyle okunursa çok daha verimli olacağını düşünüyorum. Feminist okumalar arasına alınabilecek, her ne kadar günümüz feminist anlayıştan çok uzak olsa da temellerinin kişisel boyutta dürtüsel bir şekilde atıldığını hissettiğimiz bir kişilik ve roman. Tam 1950’lerin New York’u yani, patriarkal bir toplumda kadın imgesini genelleyebileceğimiz bir karakter. Sadece çocuk doğurup gelecekteki eşinin isteklerini yerine getirmekten çok daha fazlasını isteyen bir kadının sancıları ki aradığını bulamadığından aynı zamanda nevrotikliğe varan da bir hayat. Bu noktada kitaptan şu alıntıyı vermek istiyorum: “Nerede olursam olayım bir gemi güvertesinde pariste bir sokak kahvesinde ya da van goghta hep aynı sırça fanusun altında kendi eksimiş havamda bunalıyor olacaktım.” Bir başka alıntı da şu: “Sırça Fanus’un içinde ölü bir bebek gibi tıkanıp kalmış biri için dünyanın kendisi kötü bir düştür.” Kitabın ismini de alan Sırça Fanus, kendini dışarıya soyutlamayı, içe dönüşü simgeliyor. Fakat bunun yanında, kendi kafasının içinde devam eden bu döngüde, dışarıya karşı hala görünür olmak ve çaresiz hissetmek... Sylvia Plath’in annesiyle arasının kötü olması, babasına duyduğu özlem ve kocasıyla yetersiz ilişkisi. Her şey olmak isteyen ama sırf kadın diye hep o sırça fanusta ekşimiş havayı soluyan iç içe geçmiş bir karakter ve onun tek romanı. Herkese öneriyorum.
Sırça Fanus
Sırça FanusSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201911,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ve kaçınılmazdı. Kişi, hayatta başkalarıyla girdiği ilişkilerin hepsinde bir moyen de vivre bulmak zorundadır. Seninle ilişkide insan ya her şeyi sana feda etmek ya da seni feda etmek zorundaydı. Başka seçenek yoktu. Sana beslediğim yersiz ama derin sevecenlik; huyundaki, yaradılışındaki kusurların bende uyandırdığı sonsuz acıma duygusu; dillere destan iyi yürekliliğim ve Keltlere özgü tembelliğim; bir sanatçı olarak kaba sahnelerden ve çirkin sözlerden iğrenmem; o sıralar en belirgin özelliğim olan, gücenikliğe katlanamamam; gözlerim aslında başka şeylere yöneldiğinden, bana bir anlık bir düşünce ya da ilgiden fazlasına layık olmayan, önemsiz ayrıntılar gibi gelen şeyler yüzünden, yaşamın acı ve yakışıksız bir hale geldiğini görmekten duyduğum hoşnutsuzluk; basit de görünse tüm bu nedenler, her zaman her şeyi sana feda etmeme yol açtı.
Sayfa 38
376 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İyi ki Bizimle Bitti
Kitabın ortasından itibaren ağlamadan duramadım. Colleen Hoover ters köşeleriyle aklıma kazınan bir yazar oldu kesinlikle. Kısaca konusundan bahsedip hemen yorumumu yapacağım. Babasının cenazesinde ondan beklenen konuşmayı yapmayan Lily Bloom, terasta otururken Ryle adında bir cerrahla tanışıyor ve aralarında bir elektrik oluyor. Aylar sonra
Bizimle Başladı Bizimle Bitti
Bizimle Başladı Bizimle BittiColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 20216,4bin okunma
Reklam
298 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Düşünce Çıkmazı: Bir Yazarın Hayal Gücü Ne Kadar İleriye Gidebilir?
Colleen Hoover'la tanışmam çoğu insan gibi Bizimle Başladı Bizimle Bitti ile olmuştu. Halihazırda bilinen bir konsepte sahip olsa bile hem anlatım dilinin samimiyetiyle hem de sonunda vermek istediği mesajla oldukça yerinde bir kitaptı. Üstelik ters köşeleriyle de beni hazırlıksız yakaladığını belirtmeliyim. Fakat Verity'i okuyana kadar
Verity: Gerçeğin Diğer Kıyısı
Verity: Gerçeğin Diğer KıyısıColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 20224,778 okunma
İnsan evrenin de sevip acı çekebileceğini benimseseydi, uzlaşmış olurdu. Düşünce olguların değişken aynalarında hem bu olguları hem de kendi kendilerine tek bir ilkede özetleyebilecek ölümsüz bağlantılar bulabilseydi, bir düşünce mutluluğundan söz edilebilirdi, mutlular söyleni de bunun gülünç bir benzeri olurdu ancak.
Sayfa 35
130 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.