Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mahmut TOZKOPARAN

Mahmut TOZKOPARAN
@Tzkprn
Lisans Öğrencisi
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi
Balat/Fatih/İstanbul
11 okur puanı
Nisan 2020 tarihinde katıldı
Doğal güzelliğiyle de stratejik konumuyla da böylesine bir odak haline gelen Boğaziçi'nin yalnız kalma sorunu hiç olmamış, günümüze değin hem kendisi hem de en güneyinde bulunan dünya kenti İstanbul nedeniyle her zaman arzulanmış. Bu arzu bazen askeri, bazen de ticari çıkarlardan kaynaklanmış; bazen de güzel bir yerde barınma veya hoşça zaman geçirme isteği şeklinde tezahür etmiştir.
Sayfa 16 - Timaş 2. BaskıKitabı okudu
Reklam
Başka İstanbul olmadığını söylerler; bu şehre otuz yıldır, önce iş İşgüzar bürokratların, sonra da güzellikten nasibini alamamış hırslı kişiler ve kuruluşların diktiği çirkin binalara ses çıkarmadılar. Betonarme vandalizmi eski eserleri tahrip etti veya örttü, park yerleri bırakmadı, yeşillikleri yuttu. Lüks apartman dairelerinde oturanlar bile sokakları çamur deryasına, önlerindeki Körfez kanalizasyona dönüştükçe, sadece "belediyenin bakmadığından" yakındılar. Belediyeden önce mahalleli ve şehirli olarak kendilerinin yapması gereken şeyler olduğunu düşünmediler, hâlâ da düşünülmüyor. Başka İstanbul yok; bu söz İstanbulluyu dehşete düşüren, derhâl harekete geçiren bir slogan olmalıydı aslında.
Sayfa 253 - Kronik KitapKitabı okuyacak
Örneğin evlerini yapsatçıya veren İstanbullular yıkılan ahşap yapı yerine, şekil ve şemaili daha güzel, çirkin renklerle bezenmemiş bir bina çıkılmasını müteahhitten isteyebilirlerdi, istemediler. İnsanlar ilelebet ahşap evlerde yaşayamazlardı, şehir betonlaşmak zorundaydı; bunun için gerekli tedbiri almak, güzel ve planlı bir biçimde betona doğru değişimi sağlamak ise, ne yöneticilerin ne mimarların ne yetkililerinin sorunu oldu.
Sayfa 250 - Kronik Kitap

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Süleymaniye semti adını, 16. yüzyıl Osmanlı dünyasının büyük mimarı Sinan'ın eserinden alıyor. Sinan'ın şehrin doğasıyla duyarlı bir uyum içinde tasarlayıp yarattığı bu eserle, Muhteşem Süleyman'ın adı da yaşıyor. Bazıları Ayasofya'nın ve Bizans mimarisinin bu görkemli eserle aşıldığını söylerler; ne kadar anlamsız ve çiğ bir karşılaştırma... Ayasofya Ayasofya'dır, Süleymaniye Süleymaniye; İkisi birbirini gölgelemez, Istanbul'un niçin büyük olduğunu belgelerler sadece. Onlar İstanbul'un ihtişamını, İstanbul da onların güzelliğini artırır.
Sayfa 62 - Kronik KitapKitabı okuyacak
Süleymaniye'yi gezerken duygularımızda ve belleğimizde tarihi diriltiyoruz. Süleymaniye semti dar sokakları, fevkânî konak artıkları ve ara sıra rastlanan parmaklıklı pencereli duvarların ardındaki mescit ve mezarlıklarıyla, Osmanlı İstanbul'unun sakin fakat çarpıcı bir köşesidir.
Sayfa 64 - Kronik KitapKitabı okuyacak
Reklam
Fatih ve Çarşamba semtleri yakın zamana kadar zengin ulemanın oturduğu, ahşap mimarinin en güzel örnekleri sayılan konaklarla doluydu. Ahşaptan betona geçiş bir imar faciasına dönüştü. Dar sokakların üstüne yığılmış çirkin, güngörmeyen binalar semte bunaltıcı bir hava veriyor. Bugünkü Fatih ve çevresi, doğanın yeşiline, göğün mavisine ve aydınlığın her türlüsüne kapalı bir bölgedir.
Sayfa 59 - Kronik Yayınları - 17. Baskı - Aralık 2019
Hayat ancak bir kere oynanan bir kumardır, ben onu kaybettim. İkinci defa oynayamam...
Sayfa 159 - YKYKitabı okudu
96 syf.
·
Puan vermedi
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy
8.3/10 · 190,9bin okunma
Birçok şeylere ihtiyacımızı onları görüp tanıdıktan sonra keşfetmez miyiz?.. Ben de, o zamana kadarki hayatımın boşluğunu, gayesizliğini sırf böyle bir insandan mahrum oluşumda bulmaya başlamıştım.
Sayfa 86 - YKY- 96.Baskı - 2019Kitabı okudu
Reklam
Artık Maria Puder, yaşamak için kendisine kayıtsız ve şartsız muhtaç olduğum bir insandı. Bu his ilk anlarda bana da garip geliyordu. Bu yaşıma kadar mevcudiyetinden bile haberim olmayan bir insanın vücudu birdenbire benim için nasıl bir ihtiyaç olabilirdi?
Sayfa 86 - Yapı KrediKitabı okudu
Geri15
89 öğeden 76 ile 89 arasındakiler gösteriliyor.