Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Muhammet Vefa Yürekli

Muhammet Vefa Yürekli
@VefaYurekli
Kuşkusuz, takvim zamanı durduk yerde hayatlarımıza girmedi. Önce tabiatın tılsımı bozuldu, Tanrı’nın pencerelerini seyretmek böylece beyhûde bir iş haline getirildi. Kadim Afrika kültürlerinde dağların Tanrı’yla konuştuğuna inanılırmış. İnsanlığın önderi de, “Uhud bizi sever, biz de Uhud’u severiz” buyurmuşlardı. Dağı da yaratılmışların arasında gören, onu seven, onun da kendince kulluk ettiğini düşünen bir anlayış, elbette Tanrı’nın pencerelerini seyretmemizi ister.
Reklam
Zaman algısı çoğu zaman gerçeklikle bir karşılaşma anlamına gelir; gerçeklikle ve onun sınırlamalarıyla..
Herkesle konuşurken aslında hiç kimseyle konuştum.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hakk’ın kapısı rahmet ve keremlerle dopdoludur. Varlık da O’na âşıktır, yokluk da. Tövbeye bir parlaklık gerekir; tövbeye de bir şimşek, bir bulut şart! Gönül şimşeğiyle iki göz bulutu olmadıkça tehdit ve hışım ateşi nasıl yatışır? Atandan öğrensen ya; Âdem, suç işleyince hemencecik eşiğe geldi; O gizli sırları bilen Allah’ı hâzır nâzır ve gördü de, iki ayak üstüne durup suçunun affedilmesini dilemeye koyuldu. (Ama) dikkat et de “Tövbe eder, Allah’a sığınırım” diye cürümde bulunma, günah işleme! Tövbenin batı tarafında bir kapısı vardır, kıyamete kadar açıktır. O kapı, güneş batıdan doğuncaya dek açık kalacaktır; o kapıdan yüz çevirme! Cennetin Allah rahmetine binâen sekiz tane kapısı var ey oğul! O sekiz kapıdan biri de tövbe kapısıdır. Öbürlerinin hepsi de bazen açılır, bazen kapanır; fakat tövbe kapısı hep açıktır. Tövbesiz ömür, baştanbaşa can çekişmedir. Hazır olan, kaçınılmayan ölüm, Allah’tan gafil olmaktır. Ömür geçtiyse kökü bu demdir, tez ömür ağacını tövbe suyuyla sula! Tövbe atı acayip bir attır. Bir anda şu aşağılık âlemden ta göğün üstüne kadar sıçrayıp çıkar.
Her din, her ekol, her hareket ve her devrim iki unsurdan meydana gelir: Akıl ve aşk. Biri aydınlatır diğeri harekete geçirir. Biri şuur ve bilinç aşılar. Halkı bilme ve görme yetileriyle donatır. Diğeri ise güç verir, coşturur ve harekete geçirir.
Sayfa 35
Reklam
Ya çık gel aşkın zümrüt tepelerinden.. ya da kır bellini hasret denilen illetin …
Kan bürümüş şafak, bulutlar sarı Çamurlu postal, jilet ve çimen Sinemize hücum eden kasırgaları Yekpare bir kükreyişti püskürten
Kan bürümüş şafak, bulutlar sarı Maralın rüyası, tozlu bir defter İncileri çatlamış midye kabukları Maral avcının türküsünü dinler Kan bürümüş şafak, bulutlar sarı Bir kurşun sesi böler rüyaları İşsiz nalbantlar vurdu atları Kan bürümüş şafak, bulutlar sarı
Kan bürümüş şafak, bulutlar sarı Sokaklar şimdi benden bir şiir bekler Çatı baykuşlarının titriyor gagaları Sokaklara saçılmış hissiz bebekler Kundakları yırtılmış, çıplak ayakları O bebekler benim şiirimi söyleyecekler
Kan bürümüş şafak, bulutlar sarı Kutlu bir bekleyiş, kurumuş tenimde Perdeleri kabartan şu deli rüzgarı Bir nidayla dizginlemek benim elimde
Reklam
Halifenin Leyla'yı görüp Mecnun'un aşkından sorması
420- Halife Leyla'ya dedi ki "Kays'ı aşık ve perişan eden sen misin ?" Halbuki başkalarından güzel değilsin. Leyla " Sen beni Mecnun'a sor" dedi. Gafil uyanık iken uykudadır . Onda uyanıklık daha çom uykudur. O can ki Hak ile uyanık değilse onda uyanıklığın eseri olmaz. Canın hayalin tekmesini yemesinden, kar zarar düşüncesi kaybetme korkusundan. Şevk ve sefa lezzeti ve göklere yülselme arzusu kalmaz. Gafil odur ki her hayale bağlanır. Arzularının dedikodusunu eder.
Zaman saatlerce yalnızlık bana Kuyunun dibinde birbaşıma kaldım Hangi efsunlu dua değer ki bana Bir ermişin cübbesine sarıldım kaldım Zaman saatlerce yalnızlık bana
Gümüş semaver, alacakaranlık Maralın postunu kırpıyor zaman Gözlerim gözlerine koştu bir anlık Güneş avuçlarımda eridiği zaman Gümüş semaver, alacakaranlık
Ellerin yekpare sütunları semanın Yıldırımları bir bir sen haykırdın Sesin ötesinde zaman ve mekanın Şu ölüyü toprağından sen kaldırdın Ellerin yekpare sütunları semanın
Gökler ne istersiniz şu garip yüzümden Sicim sicim işlediğiniz yetmedi mi Gökler yarılacak benim yüzümden Bu eller bulutlara tohum ekmedi mi Gökler ne istersiniz şu garip yüzümden
176 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.