Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikâyetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen haftasonları bile geç saatlere kadar çalışır,
Mutlu son?
Bir efsaneye göre bir kadın bir adama aşık olmuş. Ama ne kadın ne adam bunu fark edememiş. Yaşadıkları duygu yoğunluğu o kadar duygusuz yapmış ki onları aşkı görememişler. Ailesinden inanılmaz derecede sevgi almış, güzel, kibar bir kadın varmış. Annesi ve babası birbirine çok aşık bir çiftmiş. Bir erkek kardeşi ve bir ablası varmış. Ablası
Reklam
Görüşlerime katılmayabilirsiniz, ama onaya ihtiyacım yok zaten :))
🌿 -"Akıl ile idare edilen aşkta hayır yoktur. Mantık çok çene yapar ama son sözü gönül söyler. Fakat, şu çağın insanının mantıktan anladığı şey önce para sonra tip. Nedense sadece kalbi güzel olsun diyenler zengin ve yakışıklı olana aşık oluyorlar. Adamın biri demiş ya hani, eğer milyonerseniz kadınlar size aşık olacak kadar akıllıdırlar.
Mütevazi bir yaşam.
Hiçbir zenginliğin satın alamayacağı tek şey var, o da az ile yetinip mutlu olmak. Zamanın birinde adamın biri zengin olursam çok mutlu olacağım demiş. Adam çalışmış, çabalamış zengin olmuş fakat aradığı mutluluğu bulamamış ve demiş ki mutluluğun zenginlik ile alakası yokmuş. Asıl zenginlik sahip olduklarımızın kıymetini bilmekten geçer. Bu da kitaplar içinden değil de hayat tecrübesinin içinden alınmış bir not olarak burada kalsın. Hayırla kalın ;)
Nâzım Hikmet Ran - Karanfilli Adam
“Seher karanlığında, Projektörlerin ışığında, Kurşuna dizilen beyaz karanfilli adamın Fotoğrafı, Duruyor üstünde masamın. Sağ eli Tutuyor karanfili Bir ışık parçası gibi yunan denizinden.
Herkes kendine göre anlar
Bir Öğretmen Masalı Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, civar kentlerin birinde iyi kalpli ve akıllı bir öğretmen yaşarmış. Kendini tümüyle öğrencilerine adayan, öğrencilerine öğrenmeleri gerekeni öğrenebilecekleri biçimde öğretmeye özen gösteren genç öğretmen; zamanla şehrin en sevilen en saygı duyulan insanı olmuş. Öğretmen
Reklam
Adamın biri kuşun kanadını kırmış. Varmışlar Süleyman'ın huzuruna. Süleyman demiş, ey kuş kaçamadın mı bu adamın elinden. Kuş demiş ki, ey Allah'ın peygamberi, elbet kaçardım da saçı sakalı kıyafeti zahid kimselere benziyordu, bana bir şey yapmaz herhalde dedim. Süleyman buyurmuş; kısasa kısas kırın adamın kolunu. Kuş demiş; kırmayın, traş edin sakalını bir de zahid gibi giyinmesin yeter.
Bir hikaye okumuştum. Adamın biri adliye karşısındaki arzuhalcilere başından geçenleri anlatmış. Adam anlattıkça arzuhalci yazmış. Sonunda arzuhalci yazdığı dilekçeyi adama okumuş. Adam başlamış ağlamaya. Demiş ki, vay benim başıma neler gelmiş! İşte ben de orada otururken öylece düşündüm. Düşündükçe vay be, dedim, benim başıma neler gelmiş neler! #BozkırdaAltmışaltı #MustafaÇiftci
Adamın biri yolda yürürken bi şişeye çarpmış şişeden cin çıkmış dile benden ne dilersen demiş adam da demiş ki özür dilerim 🥀
Adamın biri demiş ki: "İlk aşk, yürümeye benzer." "Önce düşmeyi öğrenmen lazım ki sonrasında düzgün yürüyebilesin." Bir başkasıda demiş ki: "Aşkı hiç tatmamış olanlar, zavallıdır."
Reklam
Amasya'nın Bardağı Biri Olmazsa Bir Daha
Okuduğum kitapta geçen, ilk kez duyduğum bir deyimdi. Bir şeyin bol bulunduğunu bu nedenle öneminin azaldığını anlatıyor aslında. Hikayesine baktığımızda ise; Eskiden Amasya’da topraktan bardaklar yapılırmış. Ancak bunlar iyi fırınlanmadığı için dayanıksız olurmuş. Bardak alanlar birkaç gün bile kullanmadan, bardak hemen kırılırmış. Bir gün, adamın birinin aldığı bardaklar da çıtır çıtır kırılınca adam çok öfkelenmiş ve demiş ki: “Oh ne güzel iş! Amasya’nın bardağı, biri olmazsa biri daha!” kaynak: bilgenc.com
537 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.