En azında Türkiye’deki meslektaşlarına göre sanşlı bir doktor, altın madalya ile tıp fakültesinden mezun olunca önce acil tıbbı seçiyor, sonra çocuk doktoru ve kadın doğumda çalışıyor, geriatri, ortopedi, beyin cerrahisinide denedikten sonra kutuplarda ekspedisyon hekimliği yapıyor, askeri hekim oluyor, Afrika ve Hindistan’da çalışıyor, sonunda aile hekimliğinde(bizdekinden farklı daha çok fonksiyonel tıpa yakın) karar kılıyor, bizde böyle yapabilmesi için devamlı TUS sınavına girip kazanıp ve eğitimi bitirirse arkasından mecburi hizmete gitmesi gerekirdi, böyle bir deneyime ömrü yetmezdi, yazar olduğu için bütüncül insan hikayeleri için aile hekimliğini tercih etmiş, bizdeki gibi hekimler arasında kazanç farkıda en azından sorun olmuyor ki, bisikleti ile hastalarını doğumdan ölüme ziyaret ederek ücretsiz olan İngiltere sağlık sistemi içinde mutlu, öyle bir yerden prof.’luk kapayım, daha çok hasta(para) gelsin derdinde değil, anladığım kimsede dövmeye kalkmamış!