Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hızlı adımlarla benden önce vapura biniyor orta boylu biri. Alper Sapan’ın boyu uzun muydu acaba? Yan tarafımdaki genç adam dikkatle denizi izliyor. Okan Pirinç en son ne zaman vapura binmişti? Bir kadının elinde çay bardağı var. Ferdane Kılıç kahve içmeyi sever miydi? Füniküler beklerken gözlüklü biri bana doğru yürüyor. Veysel Özdemir’in
Kabus..
Gecenin dördüydü.. Telefon ısrarla çaldı. Renk duymamazlıktan geldi en başta. Ama inadına çalıyordu sanki. Kafasını yastığın altına soktu. "Hayır ya hayıır" diye inledi, huzursuzca. Kafasını çıkardı yastığın altından ve "Allah aşkına kimsin ya?" dedi. Telefonu aldı. Arayan Yekta'ydı. Bir an anlayamadı. "Hı?" dedi,
Reklam
Ağlamak bu muydu?
"Bir sağ gözünden Bir sol gözünden İşte biri çenesine kadar ulaştı Öbürü -yazık- yarı yolda kaldı. Ağlamak bu muydu?"
Sayfa 42 - DERGÂH YAYINLARI
Bir sağ gözünden Bir sol gözünden İşte biri çenesine kadar ulaştı Öbürü -yazık- yarı yolda kaldı. Ağlamak bu muydu?
Bu kısacık hasbihal, kırdığım o güzel yüreğe ithaf edilmiştir…
Hepi topu, eti budu, küçücük, zerrece bir demir tozuydu işte. Bırakmıştı kendini öylece; oradan oraya savrulsa, kaybolsa yerin dibinde umrunda değildi ki. Nefes almak bile yüktü de, ne etrafını duyuyordu ne de görmek istiyordu kimseleri. Canının canı gitmişti ya; o da cansız fersiz, ruhsuz, renksiz, sessiz öylece duruyordu yerde. Paslanmıştı da
ASKERİ KARGO UÇAĞI -2-
Eşimin omzuna gözyaşlarımı bırakırken, bu kabusların sebebi kafama dank etti: Eşimin pek bilmediği geçmişim. Bu rüyaların öncesini ona nasıl anlatabilirdim ki? Her şey bir anda gözümün önüne geliyor: Yüzümün ıslanmasıyla birden uyanıveriyorum. Karşımda annem var, elinde bardakla duruyor. "Baban iyi ki bir gitar aldı, sen de gece 3'lere
Reklam
Analarınızın memelerine süt bile yürümemişti daha bir kez olsun gizli gizli traş olmamıştınız babanızın jiletiyl yani şimdiki sizin yaşınızda ben yani deve tellal pire berber iken diyalektik ve tarihsel materyalizm diye birşeyler vardı sol komünizm bir çocukluk hastalığı dokuz ışık şarkılarda türkülerde meydanlarda çırpınırdı karadeniz faşizm
Yüzünü duvara döner, hiç ses çıkarmamaya gayret ederek göz pınarlarına dolup sonra ılık ılık aşağıya, yanaklarına doğru akan, dudaklarına ulaşarak tuzlu tadını bırakan gözyaşlarını sayardı. Bir sağ gözünden Bir sol gözünden İşte biri çenesine kadar ulaştı Öbürü -yazık- yarı yolda kaldı. Ağlamak bu muydu?
Sayfa 42 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
273 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.