Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Aslıhan

Aslıhan
@ajem
# Unutmayasın! Elinde ki sırrı saklamayana, Yeni Sır vermez Sırların Sahibi. İbn-i Arabi
360 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Savaş
Nazi Almanyası ve Yahudi Soykırımı... Schindlerin Listesi, Auschwitz Dövmecisi, Auschwitz Kütüphanecisi gibi Anne Frank Günlükleri de beni okurken derinden etkilemişti. Bir gece de tepetaklak olan, bellirli sınırlar ve kurallar içerisinde yaşanmak zorunda kalan bir hayat. Ne zaman sona erecek belli değil. Anne bu gerçekle yüzleşmek zorunda
Anne Frank'ın Hatıra Defteri
Anne Frank'ın Hatıra DefteriAnne Frank · Epsilon Yayınevi · 20227,6bin okunma
Reklam
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Huzur
Kitaplara dokunmayı, almasam bile o sayfaların kokusunu hissetmeyi çok sevdiğim için mutlaka her ay kitapçıma uğrarım ve her seferinde elim dolu dönerim :) işte öyle, alışverişim dönüşünde, başka bir tezgahta denk geldiğim bir kitaptı. Içeriğinden ziyade, kapağında ki sadelik ve nasıl desem, bana yansıyan huzur, beni kitaba çekti. Sanki " Al, oku beni :)" der gibiydi. Dayanamadım. Aldim. Elimden bırakamadım. Aslında sakin ve kendinize vakit ayırarak, sindirerek okumak gerekir fakat ben bir çırpıda okudum. Çünkü fark ettim ki, bana beni anlatıyor, durmam ve soluklanmam gerektiğini söylüyordu. Kitap bittikten sonra, iç dünyamda yok yere ne kadar çok fırtınalar koptuğunu ve kopardığımı, dönem dönem kendime ne kadar çok yüklendiğimi fark ettim. Kendinizle yüzleşmek ve hayatınıza dair aradığınız iç huzur ve sakinliğin aslında içinizde gizli olduğunu ve buna nasıl ulaşabileceğinizi anlatan güzel bir kitap. Güzel örneklendirmeler, soru cevaplar mini testler de kitaba yön veriyor. Bana göre eğlenceli yanları da var. Hatta düşünürlerden ve Atasözlerinden alıntılara da yer vermesi çok güzel. Tek eleştirim; sakınlık kelimesi o kadar çok tekrara düşmüş ki, bir ara sıkıntıdan nerdeyse uyuyakalıyordum. :) Ama okunur mu? Okunur !
Yaşamak Sakinlik İster
Yaşamak Sakinlik İsterÖzgür Bacaksız · Destek Yayınları · 20212,711 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
Mizah
Cinler, periler, tüylü varlıklar, minare boyunda Ahu babalar GULYABANI ler, kahramanlarımıza ara ara zor zamanlar geçirttiler. Okurken ürkmedim desen yalan olur :) . Harfiyen yerine getirilen talimatlar, yakılan tütsüler, ikram edilen şerbetler ve sorgusuz sualsiz itaatlar. Bu işi bozsa bozsa munise bizar diyordum ki, onu bile delirtme noktasına getirdiler. Garibim, zaten eve ilk geldiğin de anlamıştı da başına gelecekleri ama biçare susmuştu. Neyse ki aklı selim Hasan çıkageldi. Tüm bu keşmekeşin içersinde AŞK olmazsa olur mu? Olmaz ! Daha da karıştı mı ortalık. Hele herkesten akıllı çıkan evin deli Hanımefendisine ne demeli? Gerçekleri öğrenince " haklıya hakkını verelim" diye köy kahvesinden köşke ayaklanan köy halkına bir alkış şart tabii :) Velhasıl, değişik bir hikaye arıyorsanız mutlaka okuyun derim. Hem eğlendiren, eğlendirirken de düşündüren bir eser. Inanmak ayrı bir şey, sorgulamamak ayrı bir şey. Insanoğlunun fıtratında var galiba. Araştırmak, okumak her zaman zul gelir. Kulaktan dolma bilgiler tatmin ettiği sürece, yola tam gaz devam edilir. Hele ki anlatılanlar Ata dan aktarılıyorsa o zaman asla yanlış değildir ve kesin bilgidir. Asla çiğnenmez ve tabu dur ( mu acaba ?) Ben okurken çok eğlendim, sizinde keyf alacağınızı düşünerek... Hoşça kalın :)
Gulyabani
GulyabaniHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201910,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
304 syf.
10/10 puan verdi
Sarıkamış destanı
Bu kitabı tercih etmemin en özel nedenlerinden birisi de büyük büyük amcamın ( mekanı cennet, ruhu şâd olsun) Sarıkamış şehitlerinden olması. Kaynaklar esas alınarak kurgulanmış bir Roman olan Sarıkamış, okurken herkesin yüreğin dokunacak nitelikte. Imkansızlıklar içerisinde vatan için yola çıkan cesur kahramanlarımız. Kimi yolda aklını, kimi gözlerini kimi ruhunu bırakmış. Ne bir mezar taşı, ne bir cenaze namazı. Ağızlarında tek bir cümle " Vatan sağolsun". Ne üstte var ne başta. Okurken çok ağladım. Kurulan dostluklarla yüreğim ısındı, şakalara güldüm, ihanetlere öfkelendim, hatalara sinirlendim. Tüm duyguları iç içe yaşadım. Vatan size minettar! Çoğunuzun adı ve yeri bilinmese de, bastığımız her karış toprakta siz varsınız. Ruhunuz şâd, mekanınız cennet olsun!
Sarıkamış
Sarıkamışİsmail Bilgin · Timaş Yayınları · 20192,530 okunma
712 syf.
6/10 puan verdi
Serinin 1. Filmi Kitaptan daha başarılıydı bence
Edward ve Bella' nın aşkı. Alacakaranlık Serisi sevdiklerimin arasında ilk sıradada yer alıyor, bu değişmez. Fakat Gece yarısı güneşi beklentimi çokta karşılamadı. Ben Edward -Bella ilişkisinin, Edward da hissettirdiği duygu ve düşüncelerle karşilacagimi beklerken, sürekli kelime ve duygu tekrarına düşen satırlar okudum. Stephanie Meyer öylesine uzatmış ki, bazı sayfaları okumadan geçtim, bazı sayfalar da harfler resmen raksa durdular. O kadar sıkıldım ki anlatamam. Sadece serinin 1. Bölümünün anlatıldığı bu kitapda, filmde yer almayan bazı dialog ve sahneler vardı, değişik olarak göze çarpan. Onun dışında öyle çokta etkilendiğimi söyleyemiycem. Hayatta yapmıycam birşey yaptım ve son 100 sayfasında artık bitiremedim ve bıraktım. Romantizm, duygusallık, koruma içgüdüsü, saygı, sevgi, arzu, bağlılık ve tüm bunları hissederek ifade eden bir adam... Her bayanın hoşuna gider ama üzgünüm Edwardcığım bana bile fazla geldi !!!
Gece Yarısı Güneşi
Gece Yarısı GüneşiStephenie Meyer · Epsilon Yayınları · 20202,102 okunma
Reklam
448 syf.
7/10 puan verdi
·
138 günde okudu
Hayal dünyanızın kapılarını sonuna kadar aralayan bir kitap kesinlikle. Kule Oteli ve orada yaşananlar sizi sürükleyici bir zaman yolculuğuna çıkartıyor. Her tahmin, ters köşeyle son buluyor. Gerilim-korku sevenler, bu kitabı kesinlikle elinden bırakamıycak. Eleştireceğim tek konu; ben okurken daha önce izlediğim Korku-gerilim filmlerinin ayak izlerinden gidilmiş gibi hissettim. Kitabı çözmem çok zor olmadı. Yine de güzeldi. Iyi okumalar !
29. Oda
29. OdaJennifer McMahon · Ephesus Yayınları · 20161,154 okunma
152 syf.
7/10 puan verdi
DKB
Coşkun Irmağın bu kitabını (bir çok kitabım gibi) yine bu site üzerinde ki değerlendirmeleri göz önünde bulundurarak almıştım. Kitabın başlarında, Suzanın anlattığı "hikayeleri" tebessümle okurken, bazı yerlerinde hüzünlenip, bazı yerlerinde ise "oldu mu ama" dediğim ve "acaba almasa mıydım bu kitabı" diye düşündüğüm de oldu. Taaki Metenur Bey ve Suzan! Hanım sorgu odasında karşı karşıya gelene dek. Hikâyenin kalanı asıl ondan sonra başlıyor. Kitabın ortalarına geldiğim de "yok artık, hadi canım" demeye başladım, çünkü farkında olmadan tam da ilgi alanıma giren bir kitabı tercih etmiştim Yaşadığımız hayat, büyüdüğümüz ortam, Eğitim ve gelir seviyemiz, ebeveyn olarak çocuklarımızla kurduğumuz diyalogların onların üzerinde ki etkileri... Psikolojiye ilgi duyanların, bence bir hikayeden fazlasını bulacaklarını düşünüyorum. DKB tanılı hastalar bu yönlerini kolay kolay belli etmezler. İç dünyaları, normal bireylerinkinden çok daha farklıdır. Onların rahatsızlıklarını tetikleyen şeyler bizler için sıradan gibi görünse de, kendileri için bir dönüm noktası bir sıçrayış olabiliyor. O yüzden şuna eminim ki, bulunduğumuz ortamların birinde mutlaka bir Suzan ! var, ama biz bilmiyoruz ! Keyifli okumalar
Kendini Doğuran Kadınlar
Kendini Doğuran KadınlarCoşkun Irmak · Nemesis Kitap · 2021169 okunma