Bu kitap beni o kadar çok etkiledi ki bir insan birini ne kadar çok sevebilirse işte o kadar çok sevmiş Arif. Bazen bu adam delirmiş dedim ama kim severken delirmiyor ki? Bazen leylasina 3 dili birleştirerek "lalikom" demiş bazen "nicesin dılemın?"...
"Sabah gözlerimi sana açarım, akşam uykularımı senden alırım. Nereye, ne yana dönsem karşımda mutluluğun o harikulade baş dönmesini bulurum. Böyleyken gene de şükretmem halime; hergelelik, açgözlülük eder, seni üzerim. Aklıma gelmez ki seni usandırır, sana gına getiririm. Sana dert, sana ağırlık sana sıkıntı olurum, nemsin be? Sevgili, dost, yâr, arkadaş… Hepsi. En çok da en ilk de Leylâ’sın bana." diyen birini insan nasıl sevmez, o kadar güzel açıklamşki herşeyi bütün coşkusunu sinirini, özlemini hissettim okurken, hayran kaldım arifin aşkına. bir şairi/ yazarı anlamak için harika bir yol bu mektuplar. Ön sözünde cok guzel aciklamislar kitabı, üstüne söyleyecek pek bir lafım yok. Okuyun okutun efendim ...