Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sen ben ve o
Biliyorum..... Sen yine bu akşam o bomboş odanda Onu bekleyeceksin... Dudaklarında unutamadığın o isim Yanıbaşında yırtamadığın o resim Ve en paslı bıçaklar gibi umutlar yüreğinde Dönmeyeceğini bile bile
Sen ben ve o
Biliyorum Sen yine bu akşam o bomboş odanda Onu arayacaksın Hasretin mum gibi eritecek seni Çarpacak yüreğinde dev boyu bir yalnızlık Ve bir batmış geminin kaptanı gibi bakışların ufukta Görmeyeceğini bile bile
Reklam
Sen ben ve o
-Sonunda üçümüz de kaybettik Biliyorum Sen yine bu akşam o bomboş odanda Onu düşüneceksin Onu arayacak titrek ellerin Onu düşleyecek gözlerin Deli yağmurlar gibi düşecek özlemin avuçlarına Gelmeyeceğini bile bile
dumanlı dağın çobanı garib yıldız ciğerim parçalanır dağlarda akşam oldu mu garibim zincirlerim boynuma ağır gelir anacığım ağlamaya durdu mu kör talih bu kimi gider kimi kalır ben ölmeylen kahbe dünya yıkılır Türk şiirinin ölümsüz şairi Attila İlhan, namıdiğer Kaptan, gemisini alıp gitti Şiirleri karada kalanlara emanet.
Ve ilk aşk. Cemal Süreya anlatır bu aşkın hikayesini bir röportajında. Ahmed Arif ile Cemal Süreya o yıllarda her akşam aynı meyhanede birlikte şiir konuşur, muhabbet eder ve içerler. Bir iki gün üst üste Ahmed Arif meyhaneye gelmeyince, Cemal Süreya meraklanır ve arayıp bir başka meyhanede bulur Ahmed Arif'i. Merakını dile getirip neden gelmediğini sorar. “Sorma” der Ahmed Arif, “Ben sana çok ayıp ettim.” Cemal Süreya “Mesele nedir?” diye ısrar edince, “Senin kız kardeşine aşık oldum.” der.Cemal Süreya “Ne var bunda,olabilir” der ve Ahmed Arif'i ikna ederek kız kardeşiyle bir buluşma ayarlar. Kız kardeşine de “Evlen onunla, ülkenin en iyi şairi” der. Ankara'da Zafer Çarşısı'ndaki buluşma günü Ahmed Arif buluşmaya gitmez. Cemal Süreya'nın kız kardeşi çok sinirlenir ve abisine durumu anlatır. Cemal Süreya sinirlenir, gider ve meyhanede bulur Ahmed Arif'i, “Neden gitmedin, kızı orada öylece beklettin?” diye çıkışır. “Sorma Cemal,” der Ahmed Arif, “Gömleğim kirliydi, başka gömlek de yoktu. Kızın karşısına öyle kirli gömlekle çıkmak olmazdı.”
Sayfa 5
Muhammed bin Said el-Busirî Hazretleri'nden bahsetmek istiyorum. Salavat-ı şerifeyle gelen bir şifa örneği. Kısa boylu ve zayıf bir bünyeye sahip olan Bûsırî hazretleri hanımının hırçınlığı, çocuklarının çokluğu ve geçim sıkıntısı ile imtihan oluyordu. Bu mübarek, zamanın padişahının yanında çalışır ve ona övgü dolu şiirler yazardı. Bir gün evine
Reklam
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl'ın çok duygulu, ince ve erotik şiirleri de vardı, bazılarını ezbere bilirdik. Hele, 'Bir akşam bir ateş duyup içimde, kadın kadın diye içimi oydum. Başıma bir soğuk yer istedim de, alnımı mermerin üstüne koydum,' diye başlayan bir şiiri vardı ki , o yüzden Necip Fazıl'a o zamanlar, 'Mastürbasyon şairi' diyenler olurdu. Necip Fazıl kumarhanelerden çıkmazdı. Bir kez de oralarda basılmış ve gazetelere konu olmuştu. Necip Fazıl şaşkın bir durumda, 'İnceleme yapmak' için kumarhaneye gittiğini söylemiş ve büyük alay konusu olmuştu. Sonra nasıl oldu da Necip Fazıl büyük İslâm düşünürü oldu, kimse anlayamadı.
Sayfa 163Kitabı okudu
/Ahmet Arif’in Cemal Süreya’nın kız kardeşine olan aşkı
“Bir de ilk sevda var tabii… Cemal Süreya anlatır: Ahmed Arif’le Cemal Süreya her akşam aynı meyhanede birlikte şiir konuşur, muhabbet eder ve içerlermiş. Bir iki gün üst üste Ahmed Arif meyhaneye gelmeyince, Cemal Süreya meraklanır ve garsona sorar, o da gelmediğini söyler. Sonra çıkar, arar ve bir başka meyhanede bulur Ahmed Arif’i, sorar ve neden gelmediğine dair merakını dile getirir. ‘Sorma’ der Ahmed Arif, ‘Ben sana çok ayıp ettim’ ‘Nedir mesele?’ diye ısrar edince, ‘Senin kız kardeşine aşık oldum’ der Cemal Süreya’ya. Cemal Süreya ‘Ne var bunda olabilir’ der ve Ahmed Arif’i ikna ederek kız kardeşi ile bir buluşma ayarlar. Kız kardeşine de ‘Evlen kız, ülkenin en iyi şairi’ der. Kız kardeşi de kabul eder. Ankara’da Zafer Çarşısı’ndaki kahvede bir buluşma ayarlanır. Buluşma günü Ahmed Arif randevuya gitmez. Cemal Süreya’nın kız kardeşi çok kızar. Söyler abisine. Cemal Süreya gider ve meyhanede bulur Ahmed Arif’i: ‘Neden gitmeden, kızı orda öylece beklettin?’ diye sorar. ‘Sorma Cemal, gömleğim kirliydi, başka gömlek de yoktu. Kızın karşısına öyle kirli gömlekle çıkmak olmazdı’ diye cevap verir.”  “ Tüylerim diken diken olur, 33 Kurşun Şiiri’nin Şairi Ahmed Arif’in bu düşüncesi, bu nezaketi ve bu delikanlılığını okuduğumda. Demek büyük şair olabilmek için sadece şiir yazmanız yetmiyormuş. Yazdıklarınızı yaşamanız da gerekirmiş.
İletişim Yayınları
_Sen benim akşam sefamsın Biliyor musun anne...
Sayfa 253 - DORLİON YayınlarıKitabı okudu
LEYLEK
Muhakkak leylek , ressam ve şairi bir takım karışık ve uyumlu hayallere davet etmek üzere yaratılmış bir kuştur. Leylek , yaz mevsiminin kuşu değil, bizzat yazısıdır. Kırmızı gagasının takırtısı , ses hâlinde gelmiş bir sıcak temmuzudur. Bir baca üstünden ufka çizilen bir leylek şekli , hayal gücüne neler hatırlatmaz: Maviliği iç bayıltan sonsuz , derin gökyüzü…Yeşil bir vadide gizlenmiş minareli , küçük , beyaz bir şehir…Yarasaların uçuştuğu , kavak ağaçlarının hafif hafif sallandığı yeşil bir akşam… Sıcak bir Asya gecesi. Alçak bir gece semasına serpilmiş büyük yıldızlar…. Bütün bu yıldızların içinde bir leyleğin düşünen gagası..
Reklam
Benden akşam olmaz!
"Sen benim garipsi garipsi yavrum nasıl da akşam oldu farkına varmadan" demek isterdim ama, ne benim adım Attila İlhan,ne de burası akşam, ve bu biraz da, bilirim 'nasıl da şiir oldu farkına varmadan' demeye gelir,ama demem, o dizeden buraya gelmem, getirmem ben biraz haydar biraz ergülen şiiri de severim akşamı da sizi de,fakat hayli bilirim kendimi de, ben değilim aşk şiirlerinin unutulmaz şairi dedim ya o Attila İlhan,iyi ki geldiniz işte gelişinizle biraz şiir oldu biraz akşam alıp getirsem mi ilk sevgiliyi Beşiktaş'tan?
Bu bir lisân-ı hafîdir ki rûha dolmakta, Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta… ~Akşam Şairi
Ve ilk aşk. Cemal Süreya anlatır bu aşkın hikâyesini bir röportajında. Ahmed Arif ile Cemal Süreya o yıllarda her akşam aynı meyhanede birlikte şiir konuşur, muhabbet eder ve içerler. Bir iki gün üst üste Ahmed Arif meyhaneye gelmeyince, Cemal Süreya meraklanır ve arayıp bir başka meyhanede bulur Ahmed Arif'i. Merakını dile getirip neden gelmediğini sorar. "Sorma" der Ahmed Arif, "Ben sana çok ayıp ettim." Cemal Süreya "Mesele nedir?" diye ısrar edince, "Senin kız kardeşine âşık oldum." der. Cemal Süreya "Ne var bunda, olabilir" der ve Ahmed Arif'i ikna ederek kız kardeşiyle bir buluşma ayarlar. Kız kardeşine de "Evlen onunla, ülkenin en iyi şairi" der. Ankara'da Zafer Çarşısı'ndaki buluşma günü Ahmed Arif buluşmaya gitmez. Cemal Süreya'nın kız kardeşi çok sinirlenir ve abisine durumu anlatır. Cemal Süreya sinirlenir, gider ve meyhanede bulur Ahmed Arif'i, "Neden gitmedin, kızı orada öylece beklettin?" diye çıkışır. "Sorma Cemal," der Ahmed Arif, "Gömleğim kirliydi, başka gömlek de yoktu. Kızın karşısına öyle kirli gömlekle çıkmak olmazdı."
ağlamak istiyorum, haykırmak istiyorum bu akşam içimde hüzün var.
Sayfa 94 - kora şiir
Biliyorum Sen yine bu akşam o bomboş odanda Onu arayacaksın Hasreti mum gibi eritecek seni Çarpacak yüreğinde dev boyu bir yalnızlık Ve bir batmış geminin kaptanı gibi bakışların ufukta Görmeyeceğini bile bile
122 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.