İddianame
Bu haliyle Milliyetçi-ülkücü görüş ülkemizde yaratılan orijinal ve yeni bir akım olmayıp, yakın tarihte Dünyada bir kaç kez uygulanan faşist ve nasyonal sosyalist ideolojinin, ülkemizin ve halkımızın dinsel ve etnik özellikleri gözlenerek adaptasyonu, uyarlamasıdır. Amaçlarını gerçekleştirmekte, yasal ve yasal olmayan iki ayrı yol izlemişlerdir.
- Sitokrom-c'nin aktif merkezlerinde meydana gelecek bir mutasyon, o hücrenin ölümüne neden olur ve dolayısıyla gelecek döllere aktarılamaz. Enzimin diğer kısım­larını oluşturan amino asitlerde meydana gelecek değişiklikler, eğer enzimin tersiyer yapısını büyük ölçüde değiştirmiyorsa, kalıtsal olabilir. Bir de amino asitlerin bazıları bu tersiyer yapının oluşumunda aynı etkiye sahiptirler. Bu nedenle bu tip amino asit­ler arasındaki değişimler ölüme neden olmaz. Prof. DAYHOFF'un bilgisayarla yaptığı araştırmalarda bu mutasyonların zamana göre hızı hesaplanarak bir evrimsel saat yapılmaya çalışılmıştır. Buna göre birbirine en yakın türler en az amino asit farklılık­larıyla ayrılırlar ve zaman olarak da daha yakın bir ataya sahiptirler. Amino asit farkları çoğaldıkça, dolayısıyla mutasyonların sayısı çoğaldıkça, ortak ataların zamansal çakışma noktaları gerilere doğru uzanmaktadır. Bu durumda insanın en yakın atası maymununkiyle, en uzak atası hamur mayası ile çakış­maktadır. Bayan DAYHOFF'un bilgisayarla yaptığı karmaşık hesaplar sonucu, bu amino asitler arasındaki farklılaşmanın zamansal eşdeğeri saptanmıştır. Buna göre insanlar tavuklar ile 280, amfibiler ile 490 ve diğer tüm canlılar ile 750 milyon yıl önce ortak bir ataya sahiptir. Bu tam anlamıyla açıklanabilirse, evrimsel bir takvimin yapılması çok zor olmayacaktır. Ütopik bir görüşe göre bu takvim bize geçmişteki enzimlerin ve canlı proteinlerinin tekrar sentezlenmesini olası kılacaktır. Yani Jeolojik devirlerdeki dölü tükenmiş hayvanların tekrar yaratılmasına olanak tanıyacaktır.
Reklam
Özgür’ emekçinin yaşam gereksinimleri karşılığında bütün aktif yaşamını, çalışma kapasitesinin (işgücünün – YZ) ta kendisini satmaya, bir tas çorba için doğuştan gelen haklarından vazgeçmeye razı olması, yani kapitalist üretimin gelişmesi yüzünden toplumsal koşullarca buna zorlanması yüzyıllar almıştır
478 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
Karacaoğlan şiiri ve hayatı üzerine yapılan güzel bir çalışma, büyük bir çaba olduğu aşikar.. Kitap Karacaoğlan'ın hayatına dair 40-45 sayfalık bir yazıyla başlıyor. Buraları okurken güzel bilgiler ediniyorsunuz ama yazıların mürekkebindeki bozukluklar acaba baştan sağma özverili olmayan bir çalışma mı gibi bir zan oluşturuyor. Biraz moral bozucu
Karacaoğlan - Bütün Şiirleri
Karacaoğlan - Bütün ŞiirleriKaracaoğlan · Özgür Yayınları · 2018172 okunma
Bir aydır sınava çalışma nedeniyle ara verdiğim aktif kitap okuma dönemine geri dönüyorum☺️ Kitap tavsiyesi alırım 😌
264 syf.
10/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
“Niçin kaçıyorsunuz?” dedim. “Efendim düşman!” dediler. “Nerede?” dedim. “İşte!” diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler. Filhakika düşmanın bir avcı hattı 261 rakımlı tepeye yaklaşmış ve kemal-i serbestiyle ileri doğru yürüyorlardı. O zaman bu kaçan efrada bağırarak “Düşmandan kaçılmaz.” dedim. “Cephanemiz kalmadı.” dediler. “Cephaneniz yoksa
Fotoğraflarla Çanakkale Savaşları
Fotoğraflarla Çanakkale SavaşlarıLokman Erdemir · TBBD Yayınları · 201213 okunma
Reklam
964 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.