Șimdi bakın dışarıya; gökyüzü ne kadar temiz,ufuk ne kadar geniş sonra müzik
Dünya bu kadar güzelken kayıp diye bir şey olur
mu? Üzüntü olur mu? Insanın elinde daima bir şeyler kalacaktır.
Merhaba sayın okurlar!
Kitap incelememe kitap bitmeden başlamak istedim. Kitapta ilerledikçe incelememi yazmaya devam edeceğim. Ve sizlerle paylaşacağım. Sizlere incelememde kitapla alakalı küçük bilgiler ve kendimce kitapla ilgili birtakım görüşler yazmaya çalıştım. Şimdiden keyifle okumanızı umut ediyorum.
Diğer incelemelerimde olduğu gibi bu
İnsanın içinde şey vardır, bir şey. Kopar mı, kırılır mı, zedelenir mi? Bir şey olur işte.. ondan sonra dünyaları versen o ışığı, o cıvıltıyı bulamazsın artık.
Halkın iki fazileti vardır: İyiniyet ve inanmak; biri bilgisizliğin, öteki de gelişmemiş zekânın çiçeğidir, çiçekleri seviniz ve onlardan faydalanınız.
Kitabın ismiyle bağdaştırmayı amaçladığım bir romanı bitirdikten sonra keyifle yazma niyetindeyim. Çünkü hakiki manada yalnızların romanını okuduğuma inanıyorum. Okurken biraz biraz Peyami Safa’nın Yalnızız romanını hissetmekte bana epey keyif verdi. Daha evvelinde Akümülatörlü Radyo ismiyle bir tiyatro olan bu eseri romana çeviren Tarık Buğra, olaylar ve vaka üzerinden anlatımdan ziyade betimlemelere ve psikolojik tahlillere yer vermiştir.
Aslında iki ana karakterin çevresinde gelişen olaylar gibi gözükse de ben kitapta dört ana karakterin olduğunu düşünüyorum. Bir tanesi gününü gün etmek için her şeyi bir kenara bırakan müzisyen Murat Kervancı, diğeri zor şartlar altında okuyan ve acıdan haz alan Dr. Rıza Candaş. Ardından da zor olan hayatı daha da zor hale getirmeyi amaçlayan güzeller güzeli Hürrem ve kendinden fedakarlığı iyilik zanneden Şükriye.
Sahiden yalnızlar.
Kitap yaklaşık 150. sayfadan sonra kendini açmaya ve hızla ilerlemeye başlıyor. Fakat belli bir olay örgüsünde ilerlemediği için bir karakterin bir yerden başka bir yere ilerlemesi biraz sancılı oluyor. Çünkü bekliyorsunuz. Bu bekleyiş sizi kendinizle baş başa bırakıp ruhunuzu dinlemenize, hayatınızı sorgulamanıza vesile oluyor.
Tür olarak çok sevdiğim bir alanda olması kitabı sevmeme vesile oldu. Umarım sizde seversiniz.