Hepimiz, demokrasi denilerek diktatörlüklerin tahkim edildiği, barış denilerek savaşların çıkarıldığı, özgürlük denilerek tutsaklıkların ve bağımlılıkların var edildiği sağlık denilerek hastalıkların üretildiği, eğitim denilerek cehaletin yaygınlaştırıldığı bir dünyayı gözlemliyoruz. Kitlelerin zihni kıyasıya savaşların verildiği bir savaş meydanına dönmüş durumda. Gerçeklerle aramıza giren algı yönetmenleri ve manipülatörler; gördüklerimizi duyduklarımızı nasıl yorumlayacağımızı belirlemek için profesyonel bir çaba gösteriyorlar.
Kitap her şeyin toz pembe olmadığını ögretiyor
Bazen tek bir kelimede milyonlarca oyunun döndüğünü
Sebepler ve amaçlar üzerine nelerin döndüğünü
İnsanları kendileri için nasıl bir kukla olarak kullandıklarını anlatan güzel bir kitap
Hayal gücü denildiği zaman insanların aklına güzel şeyler gelir.Tabi güzelliğinin yanında aciz kaldığımız yanlarininda var olduğu kesin. ışte bu aciz kaldığımız yanlarından aklınıza gelemeyecek kadar algı oyunu oynandığını ve elinizde olmadan o oyuna tabi olduğunuzu söylemek gerekir. şimdi sizden 'beyaz bir fili hayal ettmmeeyyiinn' dediğim zaman, beyaz bir fili hayal etmeye çalışmışsinizdır.ışte hayal gücünün aciz kaldığı yer burası ve bu acizlikten faydalanıp insanı kendi kuklası yapmaya çalışan binlerce kötü niyetli insanlar olabiliyor.bunun bilincinde olmak belki tümünü değil ama bir kısmına karşı bir savunma geliştirmeye çalışmaktır.
Iyi okumalar dilerim
İnsan bir tanıma göre, unutmak anlamına gelen "nisyan" ile aynı kökten gelmektedir. Belki de bu sebeple olsa gerek, Peygamberlerin bir görevi de "tezekkür" dür; yani hatırlatmak. Çünkü İnsan, en önemli şey olan hayata gelme amacını bile unutabilir.
Psikolojik Danışma ve Rehberlik ana bilim dalında Afyon Kocatepe Üniversitesinde öğretim görevlisi olan Mücahit Gültekin hocanın ismini zikredince bende uyanan intiba hâkim küresel anlayışı sürekli tenkit eden, sorular soran ve bu sorularla bizleri doğruya ulaştırma gayesinde olan bir Mümin olarak tebarüz etmesi. Nitekim konu edineceğimiz
Aslında algı yönetimi ve manipülasyon tekniklerinin ardında yatan temel ilke gayet basittir: Eğer silah üretiyorsanız, savaşa ihtiyacınız vardır; ilaç üretiyorsanız hastalığa. Eğer bilgi üretiyorsanız da cehalete.
Geleneklerin, inançların, değerlerin sınırlamasından kurtulmayı 'özgürlük ' olarak empoze eden algı yönetmenleri yeni bir kölelik biçimi oluşturmuşlar;insanları hazza,keyfe,konfora ve teknolojiye bağımlı hale getirmişlerdir.