Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bizden sonra insanlar balonda uçacaklar, ceketlerin modası değişecek, belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek; ama o zorlu, o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak. Ve bin yıl sonra insanoğlu, tıpkı şimdiki gibi, “Off, yaşam ne güç” diye inleyecek ve bununla birlikte yine tıpkı şimdiki gibi ölümden korkacak, ölmek istemeyecektir.
Bizden sonra insanlar balonla uçacaklar, ceketlerin modası değişecek, belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek; ama o zorlu, o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak. Ve bin yıl sonra insanoğlu, tıpkı şimdiki gibi, "Off, yaşam ne güç!” diye inleyecek ve bununla birlikte yine tıpkı şimdiki gibi ölümden korkacak, ölmek istemeyecektir.
Reklam
Beyne ulaşan bir görsel imgenin şifresi (elbette diğer duyu izlenimlerindeki gibi) bir deneyim deposuyla karşılaştırılarak çözülür. Bir "eşleşme" olması durumunda imge "tanınır". Değişmiş bilinç durumlarında sinir sisteminin kendisi, aralarında entoptik olayların da olduğu çeşitli imgeler meydana getiren bir "altıncı his" olur.
332 syf.
·
Puan vermedi
Ahlakın Ufuk Çizgileri
Ahlakın Ufuk Çizgileri          ❊ ❊ ❊ Medeniyetler arası etkileşimin önemli bir örneği mağripler havzasında tarihsel süreç boyunca kendini göstermiştir. Zihinsel faaliyetlerin teknik ve teorik gelişim ve aktarımı İslâmî değer ve kaideleriyle mağrip kültürünün karakteristik oluşumunu yüksek bir temsil boyutuna getirdi. Avrupa ile Afrika bağlantı
Ahlak Sorunsalı
Ahlak SorunsalıTaha Abdurrahman · Pınar Yayınları · 202035 okunma
"Bizden sonra insanlar balonla uçacaklar, ceketle rin modası değişecek, belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek; ama o zorlu, o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak. Ve bin yıl sonra insanoğlu, tıpkı şimdiki gibi, “Off, yaşam ne güç!” diye inleyecek ve bununla birlikte yine tipkı şimdiki gibi ölümden korkacak, ölmek istemeyecektir."
Hadi!Bizden sonra insanlar balonla uçacaklar,ceketlerin modası değişecek,belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek;ama o zorlu,o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak.Ve bin yıl sonra insanoğlu,tıpkı şimdiki gibi,"Off,yaşam ne güç!"diye inleyecek ve bununla birlikte yine tıpkı şimdiki gibi ölümden korkacak,ölmek istemeyecektir.
Reklam
Bizden sonra balonlarla uçulacak, ceketlerin biçimi değiştirilecek, belki de altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek ama yaşam hep aynı kalacak: zor, gizem dolu ve mutlu. Bin yıl boyunca insanlar hep, "Yaşam ne zor," diye sızlanıp duracaklar. Ve de aynen bugünkü gibi, ölümden korkacak ve ölmek istemeyecekler.
Bizden sonra insanlar balonla uçacaklar, ceketlerin modası değişecek, belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek; ama o zorlu, o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak. Ve bin yıl sonra insanoğlu, tıpkı şimdiki gibi, "Off, yaşam ne güç!" diye inleyecek ve bununla birlikte yine tıpkı şimdiki gibi ölümden korkacak, ölmek istemeyecektir.
Sayfa 44 - Türkiye İş Bankası kültür yayınları
Kıymetli öğretmenler!
" Sabır, bir meziyet işidir, kıymetli öğretmenler! Bir öğretmenin âdeta altıncı duyu organıdır. Sonuç odaklı değil, süreç odaklı düşünerek sabırlı olabilmek, güzel bir adım olabilir. Öğretmen, çocuğa sabır gösteriyorsa, çocuk da mutlaka öğretmene sabır gösteriyordur. "
“Bizden sonra insanlar balonla uçacaklar, ceketlerin modası değişecek, belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek; ama o zorlu, o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak. Ve bin yıl sonra insanoğlu, tıpkı şimdiki gibi, “Off, yaşam ne güç!” diye inleyecek.”
Reklam
Bizden sonra insanlar balonla uçacaklar, ceketlerinin modası değişecek, belki altıncı bir duyu keşfedilecek ve geliştirilecek; ama o zorlu, o gizem ve mutluluk dolu yaşam hep aynı kalacak
Her insanda dünyanın, gördüğü ve algıladığı şekilde var olduğunu sanma eğilimi vardır. Ancak ne yazık ki dünya bambaşkadır!'Kendisi için var olan şey' ancak insan pratiği süreci sonunda 'bizim için olan şeyler' e dönüşür. İnsanın zorunlu bilgi edinme aşamaları da buradan geçer. İnsanın dünya hakkında edindiği bilgi, ona doğa tarafından verilmiş duyu organlarıyla sınırlıdır. Nikolay Gumilyov'un bir keresinde dediği gibi, 'altıncı duyu' için de bir organ geliştirebilseydik, dünyayı bambaşka boyutlarda görürdük.
Sayfa 167Kitabı okudu
Kendi kokusu? Uzun süredir bu duyudan yoksun. Varsa eğer ötekileri engelliyor bu. Uzun süre önce ölmüş bir farenin bir zamanlar yaydığı kokuyu engellemesi gibi. Ya da başka bir leşin. Üzerinde düşünülmesi gerek bunun. Sürünen kokmuyorsa doğallıkla. Haa! Sürünen yaratıcı. Sürünen yaratıcıyı kokarken düşünmek akla sığıyor mu? Yarattığından bile daha pis kokarken. Meraktan onca uzak düşmüş aklı meraka sürüklüyor onu böylece. Bu tuhaf kokuyu merak etmeye. Bu dalga dalga yayılan iğrenç koku nereden geliyor Tanrı aşkına? Yaratıcısı bir koksaydı eşlik adına nasıl da kazanç sağlanacaktı. Yaratıcısının kokusunu bir duyabilseydi. Bir altıncı duyu mu? Çok yakın bir zaman içinde gerçekleşecek bir kötülüğün açıklanamaz bir önsezisi mi? Evet mi, hayır mı? Hayır. Saf akıl mu? Deney ötesi mi? Sevgidir Tanrı. Evet mi, hayır mı? Hayır. Sürünen yaratıcı yarattığıyla yarattığı aynı karanlıkta sürünmeyi sürdürerek yaratabilir mi?
Çözümü altıncı duyu organımizda arıyoruz,bulabiliyor muyuz ? Her gün şarjı bitip duran şeyi damarlarımızdan içeri soktular hergun şarj ediyoruz ama bulamıyoruz Bataklıktasın insan !
Şair diyor ki: 'Biyoloji kitaplarında yazmaz ama, altıncı duyu organı kalptir. O'nun duyusu hissetmektir. Ve o hissettiğinde, insan duyduğunu ve gördüğünü önemsemez.'🌸
308 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.