Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Küçük Prens Kitabından...
"Ama ondaki güzellikten kendime bir sevinç payı çıkaramadım. Oysa beni öylesine öfkelendiren şu pençe olayını sevecenlikle karşılamam gerekirdi." Sonra şunları ekledi: "Zaten ben hiçbir şeyin gerçeğine varamadım şimdiye kadar. İşte ne güzel koku ve ışık saçıyordu bana. Onu yüzüstü bırakmam yakışık alır mıydı?" Devam etti: "Çiçekler öyle değişkendir ki! Ama ben çiçeğimi gereğince sevmek için çok küçüktüm o sıralar." Ben bunları okurken kendimi buluyorum bu satırlarda. İnsan üzülüyor. Daha önce iki sefer Küçük Prens'i okumuştum. Hiç böyle etkilenmemiştim. Demek ki hakikaten de gerçeğin mayası gözle görülmezmiş. İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilirmiş.
104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Ama ben mahkum değilim ki çocuğum!
Uçurtmayı vurmasınlar Feride Çiçekoğlu'nun kaleminden yazılmış olup her satırını okuduğumda ben bunu okumakta neden bu kadar geç kaldım diye hayıflandım. Filmini izlediğimi hayal meyal hatırlıyorum ancak en kısa zamanda tazeleyeceğimden eminim. Kitapta 5 yaşındaki Barış ' ın İnci ' ye yazdığı mektuplardan oluşuyor. Her satırında özgürlük kokuyor .12 Eylul olayları sonrasında hapishanede yatanlar ve bir çok sebepten mahkum yatanların Barış ' ın gözünden görmek olağanüstüydü. Kitabı okumaya başlar başlamaz Barış’ın masum, yalın,hüzün dolu içinizi burkan dünyasıyla tanışıyorsunuz. Ağaçların, çiçeklerin, yıldızların olmadığı, güneşin doğup batmadığı, üzerinde bir avuç gökyüzü ve bazen kuşların konduğu taş avluda volta atan kadınların arasında çocukluğunu yaşamaya çalışıyor Barış. Kitabın sonunda uçurtmayı vurmasınlar diye dua ederken buldum kendimi... Ne güzel bir kalemdir...iyi ke Barış ve hikayesini bize paylaştın diyerek kapattım sayfamı. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar.
Uçurtmayı Vurmasınlar
Uçurtmayı VurmasınlarFeride Çiçekoğlu · Can Yayınları · 202211,9bin okunma
Reklam
416 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Kan bağı da önemli ama esas olan candan olması. Babayla kızın sevgisi çok güzel. Kadir Karaaslan babayiğit bir adam. Herkese sert olsa da ailesine karşı bir o kadar yumuşak. Asiye kendi ayakları üzerinde durabilen genç bir anne. Bir şekilde yolları kesişen bu iki gencin hayatları da birleşir. Kadir Asiye'ye eş, Emine'ye öyle güzel bir baba oluyor ki... Kendi kanından olmasa da Emine canından oluyor babasının. Baba kız ilişkisini ağzım kulaklarımda okudum. Bir insan böyle güzel sevebilir mi? Demek ki, sevebiliyormuş. Bütün kadınların güzel şartlarda yaşaması ve Kadir Karaaslan'ların çoğalması dileğiyle.
Yüreğine Sor
Yüreğine SorMelek Kaş · Efsus Yayınları · 202388 okunma
"Sanırım hiçbir şeyi unutamamak güzel bir şey,hayatımın her anı kafamın içinde.Bu aynı zamanda çok sinir bozucu.Çünkü hiçbirini paylaşamıyorum fakat hiçbiri kaybolmuyor." Melody,11 yaşında çok zeki bir çocuk.Özel bir çocuk.Onu özel kılan vücudunun hiç bir uzvunu kullanamaması değil, müthiş bir zekaya sahip olması ve bunun
Dilimiz döndüğünce yazdık.. Uzunca okumaları sevenlere gelsin.
İnsanın beyninin içinde dönen duran düşüncelerle hayatın akışına ayak uydurmasının bu kadar zorlayıcı olacağını düşünmezdim. Daha doğrusu insanın bu kadar düşünebilecek bir varlık olduğunu düşünmezdim. Ne zaman ki bir şeyleri istemsizce düşünürken kendimi buldum, o zaman anladım. İnsan düşünmekten ibaret olabiliyormuş.
128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Çizgi roman dünyasını her zaman bir kaçış olarak görmüşümdür. Liseden beri büyük tutkuyla okuduğum çizgi romanlar ve mangalar yaşayamadığım hayatları yaşamama vesile olmuştur hep. İnsanın içine huzur ve mutluluk veren çizimler, uçsuz bucaksız hayalgücü... Camille Jourdy, çizimleri ve kara mizahına bayıldım. Neden bu zamana o kadar okumamışım diye kendime kızdım; ki bunu son zamanlarda çokça yapar oldum. Güzel bir şey, demek ki hâlâ ilk günkü heyecanı duyabileceğim kitaplar var. Sadece keşfedilmeyi bekliyorlar. 30 yaşına gelmiş ve henüz ne olmak ve ne yapmak istediğine karar verememiş Vincent karakterini çok iyi anladım. Kendi gerçekliği ile dış dünya arasında sıkışıp kalmış. Özgüveni eksik, iyi huylu, hayal dünyasında bir maceraperest olmasına rağmen gerçekte rahatına ve konforuna düşkün. Kıskandığı ya da imrendiği insanların hayatlarını dışarıdan gözlemlemekten başka bir şey yapamayan, yalnız bir adam. Vincent'ın annesi de bir o kadar renkli ve huysuz bir kadın. Kafa dağıtmak için okudum ama tam aksine daha çok düşünürken buldum kendimi.
Rosalie Blum 1. Cilt: Bir Dejavu Hissi
Rosalie Blum 1. Cilt: Bir Dejavu HissiCamille Jourdy · Baobab Yayınları · 2022112 okunma
Reklam
Rahmetini umarak Günahkar bir dille; Allah Azze ve Celle Ya Rasulallah, Âlemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden, Kalbimizden seyrediyoruz seni.
284 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Leyla'nın Evi / Kitap Yorumu Geçtimiz yıl #aminmalof dan #doğununlimanları kitabını okumuş ve yılın favori kitaplarından biri ilan etmiştim kendisini :) Bunun sebebi içerisinde ki etnik çatışmanın ve tarihi olayların beni etkilemeyi başarmasıydı. Aynı duyguyu #nazanbekiroğlu 'dan #narağacı 'nı okurkende hissettiğimi
Leyla'nın Evi
Leyla'nın EviZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201728,5bin okunma
1025 syf.
·
Puan vermedi
Her şey mübah
Dostoyevski’den hep alıntılanan cümle: ‘’Tanrı yoksa her şey mübahtır’’ Kitapta bu cümleyi birebir görmüyorsunuz ama bunun çok sayıda değişkenini bulabilirsiniz: —Öyle. Mademki bu sözü ettik, evet, "her şey mübahtır!" (syf 351) Ölmezlik düşüncesi kalkınca erdem aramayın... (86) —İnsanlarda ruh ölmezliğine inancın kaybolmasının gerçekten
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,6bin okunma
"Annen hep maceracı bir ruhu sahipti, dedi babası, onu şaşırtarak. Burunu çektikten sonra, bir elini kaldırıp burnunu sildi. "O özelliği sana benziyordu. Pervasizdı. Hiçbir şeyden korkmazdı. Bana hep bataklıklarda gece görülen bir parıltıyı anımsatırdı, gittiği her yerde hir yıldız gibi parlayan, kasabada sürekli gezen, nefes almak için bile neredeyse hiç durmayan an bir kadındı. Festivallerde, durmadan dans ederdi... Kahkahaları hiç susmazdı. Babas nemli gizlerle Serildaya baktı ve bir an için Serilda babasının annesine olan aşkanın häla sürdüğünü gördü. Çok güzeldi. Koyu renk saçları vardı, senin gibi Gülümsediğinde gamzeleri çıkardı. On dişinde bir kırık vardı." Anılara dainca kendi kendine güldü. "Gençken ağaçları tırmandığıma da olmuştu. Korkusuzdu. Beni sevdiğini de biliyorum. Hiç şüphem olmadı. Ama..." Babasi yutkundu. "Sonsuza dek burada kalmak istemiyordu. Seyahat etmekten bahsederdi, Verene'i görmek istendi, o... Gemiyle okyanusu geçmek isterdi. Her yeri görmek isterdi. Dahası sanırım annen o hayatın bana göre olmadığını biliyordu. İkimiz de biliyorduk." Sandalyesine yaslandı, gözü alevlere daldı. "O dilekte hiç bulunmamalıydım. O çılgın, güzel kızla evlenmeyi ve onunla bir aile kurmayı istememeliydim. Birbirimize aşıktık ve ben o zamanlar onun da bunu isteyeceğini sanmıştım. Ama şimdi düşününce, onu buraya nasıl hapsettiğimi görebiliyorum." Dilek. Serildanın tüyleri diken diken oldu. Bu doğruydu. Sonsuz Dolunay, eski tanrı, yaralı canavar. Bunlar gerçekti. Gerçekten de lanetlenmişti
Reklam
Jenny -İslam'da müzik dinlemek- hakkında
Müslüman olduğumda Allah’tan sadece kendisini hoşnut etmeyen şeylerden uzaklaşmama yardım etmesini değil, aynı zamanda beni İslâm’dan uzaklaştıracak veya kalbimi karartacak bir hayatı özlememe neden olabilecek hatıraları da zihnimden uzaklaştırmasını diledim. Elbette ailemle ve arkadaşlarımla güzel anlarını hatırlamak istiyordum ama işlediğim
480 syf.
6/10 puan verdi
Selam serinin 2.kitabı geldim. Dikkat spoiler içerebilir. Smut sahneleri içeriyor bence dark roman kategorisine girebilir. Ben ilk kitaba göre sevemedim . Konuları zaten farklı sadece başroller birbirleriyle tanıştık fakat sıralı okumak gerekmez ayrı ayrı okuyabilirsiniz. Anlatımı beni biraz baydı açıkçası sonlara doğru çok sıkıldım özellikle. Konumuz şöyle abisinin tahtan çekilmesiyle taht sırasının prenses Bridget ‘a geçmesi ve prensesin korumasına aşık olması . Yasalar gereği asil biriyle evlenmesi gerektiği bu şekilde bir aşk hikayesi buradaki çabası ve mücadelesi güzel işlenmiş . Fakat erkek karakterin baskın olduğu bir kitap ve kadını biraz bastırmış durumda kadın karakterin nasıl desem ezikleyici bir baskınlık aşk diye değil bence . Aslında öyle taht , prens, prenses konulu dönem kitaplara bayılırım . Bol aksiyon vb. olur ama bunda o heyecanı o anlatımı ben pek göremedim. Okunmaya değer mi derseniz? Tartışılır.
Çarpık Oyunlar
Çarpık OyunlarAna Huang · Martı Yayınları · 20232,047 okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Belladonna herkesin çok beğenerek okuduğunu gördüğüm için merak ettiğim bir kitaptı. Fantastik-romantizm olsa da gizem de çok ön planda. Hatta fantastikten çok gizem tarafı ağırlıkta diyebiliriz bence. Kitabın sonuna kadar ortada olan bir gizemi çözmeye çalışıyor Signa. Benim için akıcıydı, tahmin etmesi zor değildi bu yüzden şaşırmadım. Ama okuması keyifliydi ve fantastik yönü de oldukça hoşuma gitti. Signa'nın ilk defa büyükannesi dışında aile hissinin nasıl olduğunu tatması, kuzenleriyle olan ilişkisi ve Ölüm karakteriyle olan bağı da güzel işlenmişti bence. Sylas'da çok sevdiğim bir karakter oldu :) Serinin ikinci kitabı da Türkçeye çevrildi ve üçüncü kitabı da yazılıyor diye biliyorum.
Belladonna
BelladonnaAdalyn Grace · Artemis Milenyum · 2023579 okunma
392 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Erica Foster karakterini çok sevdim. Fark etmeden 2. ve 3. kitaplarını almışım ve ilkini okumadan okudum ama yine de karakteri tanımakta da okumakta da zorluk çekmedim. Polisiyeye Tess Gerritsen Cerrah ile girmiş ve Jane Rizzoli sayesinde kadın polis baş karakterlere olan sevgim birden 100e çıkmıştı. Erica buna eklendi. Erkek dünyası olarak algıladıkları, kadınlara yer olmadığını düşündükleri bu dünyalarda kadın baş karakterler bence daha çok yazılmalı. Erica Foster kitapları kadınların bu dünyada çektiği zorlukları da ele alıyor. Mükemmel bir dünya yaratmak yerine bizim de içinde yaşadığımız cinsiyetçi dünyayı göstermesi kitabı okurken açıkçası mutlu etti. Konu itibariyle ise Gece Avı daha çok heyecanladırmıştı beni fakat bu kitabı da sevdim. Akıcı, sonu nasıl bitecek diye meraklanmaktan kitabı hızlı okudum. Hatta sonunda kim yapmış diye bakmamak için kendimi zor tuttum. Ki olayın aslını öğrenince de şok oldum. Ben bir yerde artık bu kızı öldürenlerin arasında polis ya da yükseklerden biri var ve üstü kapatılıyor diye teori üretirken aslında kızın öldürülmediği, bir kaza olduğunu bilmek şok etti. Özellikle asıl annesinin kim olduğunu bilmek. Bunu da düşünmemiştim okurken. Güzel yazılmış. Finali güzel bağlanmış. Şok olmayı seviyorum böyle kitaplarda. O yüzden hiç düşünmediğim gibi çıkmasını sevdim. Ve oyun oynar gibi ya da dizi izler gibi yavaş yavaş şüphelilerin çıkması, ona odaklanmak, davayı yavaş çözmek tam benlik. Yazarın başka kitaplarını aldım bile listeye. İlk kitap alışverişimde mutlaka alacağım. Polisiye yazıp tüm kitaplarını topladığım çok yazar yoktur. Bryndza onlardan biri olacak gibi.
Derin Sular
Derin SularRobert Bryndza · Yabancı Yayıncılık · 2018412 okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.