Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
27 Aralık 1919
Kurtuluş Savaşı'nın en iyi şekilde Ankara'dan yönetileceğini düşünen Atatürk, Ankara'nın coğrafi konumu ve cephelerle olan eşit uzaklığı nedeniyle Ankara'ya gelmeyi kararlaştırdı ve 27 Aralık 1919 tarihinde saat 14:00'de Dikmen sırtlarından Ankara'ya giriş yaptı
Müzik ve çay
Yaz gelince düğün sezonu açılmış oluyor. İki haftadır mahallemizde düğün var. Şuan adamlar müzik resitali sunuyorlar. Sen küçüksün ölemezsin ile başlayan müzik şölenimiz sırasıyla Hülya, Ringo Ringo şişeler, Ankara ile devam ediyor. Müzik eşliğinde buyurun çay içelim.😂😂😂 Resim eskiye ait
Reklam
50 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Teşekkürler ...
Islahat
Islahat
Evet biraz uzun bir zaman oldu kitabı okuyalı.Yani okuyalı demesem çok daha doğru olur ben dinledim çünkü, ama yazmakta biraz geç kaldım aslında, bekledim de diyebilirim . Değerli yazarımız ile tabi ki burada karşılaştık, ve değerli kitabıyla da burada tanıştım. Merak ettim, çok fazla PDF okuyan bir okur olarak ,biraz bakma ve inceleme
Islahat
IslahatSelahattin Tomar · Selahattin Tomar · 2022587 okunma
Imza Günü
Merhaba, bugün Ankara'da ATO da kitap fuarında olacağım. 14.00-16.00 da herkesi beklerim😊
Merve Söyler
Merve Söyler
152 syf.
10/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Sakıncalı Piyade Er Uğur Mumcu!
Uğur Mumcu
Uğur Mumcu
hayatı boyunca uğradığı ilk iki suikasti atlatıp, üçüncüsünde 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konulan bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giderek yaşamını yitirmiştir. Bildiğiniz üzere suikastler sıradan insanlara düzenlenmez. Demekki Uğur Mumcu da bilinmemesi gereken birşeyler öğrenmişti ve anlatmasından korkuluyordu. Tarihimiz de bunun çok örneği var. Hatta en yakın örneği
Muhsin Yazıcıoğlu
Muhsin Yazıcıoğlu
dur. Sakıncalı Piyade kitabının isminden de anlaşılacağı üzere yazar bu kitabında 12 Mart zamanında, hapishanede yatarken ve askerliğini Ağrı da er olarak yaparken yaşadığı anılarını kaleme alarak çok sade bir dille bizlere aktarmış. Kitabın başında da denildiği gibi "Güler misin, Ağlar mısın". Gerçekten de öyle anlatılış itibari ile komik gerçekten yüzde tebessüm oluşturuyor okurken fakat böyle olayların gerçekten olduğunu bilmek ülkemizin geçtiği süreçleri görmek insanı üzüyor ve o yüzdeki tatlı tebbessüm yerini hüznün yerine bırakıyor. Böyle kıymetli insanların kitaplarında bence çok ince ayrıntılar yer alır o yüzden mutlaka okunması gerek ve bu kitaba puanım 10/10.
Sakıncalı Piyade
Sakıncalı PiyadeUğur Mumcu · Tekin Yayınevi · 19772,016 okunma
198 syf.
10/10 puan verdi
Ercan Kesal
Ercan Kesal. Tv dizileri ve sinema filmlerinde tanıdığımız başarılı bir oyuncu. Biz ancak bu kadarını biliyoruz. Ancak işin arkasında daha çok şey var. Mesela en çarpıcı olanlarından birisi kendisinin yıllarca Ankara çevresinde doktorluk yapmış olması. Gazete ve dergilerde yazılar yazmış biri. Bir sürü filmin senaryosunda imzası var. Özellikle Bir Zamanlar Anadoluda filminin senaryosunda katkısı var. Hatta hayat verdiği karakteri bu kitapta bulabiliyorsunuz. Kitaba gelelim. Kitap adını Ercan Kesalin babasının mesleği olan gazozculuktan adını alıyor. Fakat ismi üzerine yazılmış bir hikaye değil. Ercan Kesalin tüm hayatı, özellikle doktorluk yaptığı sırada başından geçenleri topladığı bir anı kitabı. Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Ercan Kesal harika bir anı kitabı yazmış. Muayene ettiği hastalarının hikayeleri var. Her hikaye yurdumuzun uzak köşelerinin ağlanacak hikayeleri. Tabi birde Ercan Kesal in siyasi hayatının anıları var. Bunlarda dönem yaşantılarını bunları yaşamış birinin kaleminden okumanızı sağlıyor. Son olarak Ercan Kesal sadece başarılı bir oyuncu değil. Ülkemizin sahip olduğu önemli değerlerden biri. Mutlaka okunması gereken bir kitap bence..
Peri Gazozu
Peri GazozuErcan Kesal · İletişim Yayınevi · 20194,180 okunma
Reklam
gecenin deminde şiirde demini alsın
Sezai Karakoç Monna Rosa -III- Rüzgar eser, yağmur yağar, tilkiler üşür; Bir odun parçası aydınlatır ocağı. Anne ateşin önünde perişan, Anne ateşin içinde hür... Rüzgar eser, yağmur yağar, tilkiler üşür.Yağmurlar sırtıyla sırtımın arasındadır; Şarkılar dudaklarıyla dudaklarımın. Bin parçaya böldü beni bir divane sır, Sesi geliyor sesi
Lütfen okuyun başkalarında okumasına vesile olun Biliyormusunuz kimin için oldum ben “Bu yazı bir komando er mektubudur ve siz bu mektubu gazeteden okuyorsanız ölmüşüm demektir. Bir ailem olsaydı bu mektubu onlara yollamak isterdim ama yok. Size koğuştaki ranzamdan yazıyorum. Şu an etrafımda Adana, Ağrı, Sivas, Edirne, Diyarbakır,
250 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı diğer Atsız kitapları kadar çok beğendim. Özellikle belirtmem gerekir ki Hüseyin Nihal ATSIZ’ın kitaplarında kadın karakterler çok baskın özellikte. Kadın karakterleri; cesur, korkusuz, güçlü ve erkeklerle boy ölçüşen, erkekleri yenen özellikte yazdığı için Atsız’ın Feminist bir yönü olduğunu da düşünmeye başladım. Kitaba gelecek olursak kitap Yıldırım Beyazıd’ın Ankara savaşında Aksak Temur’a tutsak düştüğü dönemden başlıyor. Fetret devrini, Çelebi Mehmet dönemini ve sonrasında Fatih sultan Mehmet’in küçük yaşta tahta geçtiği döneme kadar olan zamanı anlatıyor. Tabi kitap savaşları ve tarihi olayları içeriyor ancak kitap tam anlamıyla bir aşk kitabı. Tüm bunların dışında kitabın fantastik yönleri var. Yani kitapta Hayaletler, peri kızları vs değişik değişik karakterler var. Kitap daha çok Yıldırım Beyazıd’ın torunu olan ama bir şehzade olduğundan habersiz, sipahi olan Murat’ın Gökçen’e olan aşkını anlatıyor. Gökçen’in güzelliği kitaba sığmamış desem yeridir. Gökçen peri kızı mı yoksa bir büyücü mü bilinmiyor. Ama dünya güzeli olduğu, görenlerin vurulduğu, gözüne bakanın öldüğü bir kız.. İyi okumalar dilerim Efendim..
Deli Kurt
Deli KurtHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 202015,7bin okunma
İyi ki doğdun büyük Üstad Oğuz Atay..
Kimdir Peki? Hayatı hakkında kısa bir bilgi. Oğuz Atay, 12 Ekim 1934'de Kastamonu'da doğdu. 1951 yılında Ankara Maarif Koleji'ni (şu anki adıyla Ankara Koleji) bitiren Atay, mezuniyetinden sonra İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İnşaat Fakültesi Bölümü'nde okumaya başladı. Buradan da 1957 yılında mezun olan Atay, üç yıl sonra İstanbul
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.