''Demokrasiye dönüşe rağmen MÖ 399 yılının ilkbaharında Sokrates, muhtemelen zengin tüccar Anytos ile hatip Lykon'un arka çıktığı Atinalı bir şairin oğlu olan genç Meletos tarafından dava edilir. Bu grup, demokratik kültürün belli başlı temsilcilerinin, şairlerin, hatiplerin ve işadamlarının yıllar boyunca kibirlerini ve
Yalnız Bir Avcıdır Yürek (1940) romanı, Carson McCullers'ın sosyal yabancılaşma olgusunu ve bireyleşmeyi ele aldığı en iyi eseri olarak kabul edilir.
Roman, 1930'ların Amerikası'nın güney bölgesindeki küçük bir kasabada yaşayan bir grup insanın, ortak yaşantılarını ve acılarını Amerika Tarihi perspektifinde ele alır. Gerek
....
Büstünü yaptıran ilk padişah: Sultan Abdülaziz
Otuz ikinci Osmanlı padişahı ve 111. İslam halifesi Sultan Abdülaziz Han, 1867 yılında Paris’te açılan milletlerarası sergiye III. Napolyon’un davetiyle katılır. Ortaköy’de kılınan cuma namazının ardından Frengistan’a doğru revan olur.
Abdülaziz, sergiden sonra imparator ile birtakım temaslarda
_Evrimsel Psikoloji_
_Beynimiz evrimleşiyor. Artık, mağara adamları gibi kadınların başına vurup saçlarından sürüklemek yerine kulaklarına güzel saçmalıklar, boş şeyler fısıldıyoruz. Çağ’a uyum sağlayamayan medeniyetsizler ise doğal seçilimle elenmeye başlıyor.
_Evrimsel psikoloji, insanın sinir sisteminin doğurduğu davranışların evrimsel
_1-Sirius (Köpek yıldızı, Akyıldız, αlfa Canis Major): Yakıcı anlamındadır. Büyük Köpek Takımyıldızı’nda, Canis Majoriste yer alır. Sirius, biri beyaz cüceden oluşan ve birbirleri çevresinde 49.9 yılda dönen bir çift yıldızdır. Güneş'e 8,47 ışık yılı uzaklıkta ve güneşin iki katıdır. Aydınlatma gücü Güneş'in 25 katıdır. Siriusun yaşı
Fred, "Tabii İsa'nın gerçek resmi bu mudur bilinmez ama Papalar falan işin içine girmeden önceki ilk tasvirlerinden biri bu. İsa, diğer tüm peygamberler gibi, bir Ortadoğulu'ydu. Kudüs yakınlarında doğmuştu. Ama II. Konstantin Roma İmparatorluğu'nun resmî dinî olarak, tamamen stratejik bir şekilde Hristiyanlığı seçmeden önce, Hristiyan kelimesi bile Avrupa kültürlerinde aslında, "zavallı" anlamına gelen bir hakaret olarak kullanılırdı. Öyle ki Konstantin Hristiyanlığı kabul ettiğinde kendisi ölüm döşeğine kadar Pagan olmaya, yani Zeus, Apollon gibi tanrılara tapmaya devam etmiştir, yani sadece yayılan Hristiyanlığın insanları nasıl etkilediğini görüp bu etkiyi kullanmak için Roma'yı Hristiyanlaştırmıştır. Bunun hikâyesi öyle bir hikâyedir ki duyduklarınıza inanamazsınız! İşte evangelizm burada doğar."