"Kuma oturup suya bakardı, her şeye zor inanılırdı suya bakınca, Çin diye bir ülke olduğuna ya da ABD'ye ve Vietnam'a, bir zamanlar çocuk olduğuna, hayır, buna inanmak zor değildi, onu unutamazdı. Bir de erkeklik çağını: çalıştığı işler ve kadınlar, sonra kadınsızlık, şimdi de işsizlik. Altımışında bir berduş. Bitmiş. Bir hiç. Bir dolar yirmi sent nakit vardı cebinde. Bir haftalık kirasını ödemişti bir de. Okyanus... kadınları düşündü yine. Bir kaçı iyi davranmıştı ona. Diğerleri kurnaz, gürültücü, biraz deli ve çok zor kadınlar olmuşlardı. Odalar ve yataklar ve evler ve Noeller ve işler ve şarkılar ve hastaneler ve donukluk, donuk günler ve geceler ve anlam eksikliği ve fırsat eksikliği. Ve şimdi, altmış yılın karşılığı: bir dolar yirmi sent."
Sayfa 32
Ona göre, asıl çocuk olan benmişim bu, başlangıçta bir kuşkuymuş, ama giderek tam bir inanç halini almış onda.Benim yalnızca boyum posum, elim yüzüm bir yetişkine benziyormuş; ama gelişme yönünden, ruh, kişilik yönünden, hatta belki akıl yönünden bile, bir çocukmuşum ve altmış yaşına dek de yaşasam,böyle kalacakmışım. Çok güldüm tabii; doğru değildi bu; nasıl çocuk olabilirdim ki ben?Burda gerçek olabilecek tek şey, yetişkinlerle birlikte olmayı sevrnememdi; gerçekten de -ta ne zaman fark etmiştim bunu- büyüklerle birlikte olmayı sevmiyordum.Çünkü yapamıyordum onlarla.Yetişkinler bana ne söylerlerse söylesinler, bana karşı ne kadar iyi olurlarsa olsunlar, bana zor geliyor onlarla birlikte olmak; canım hep dostlarıma gitmek istiyor; ve benim dostlanm, her zaman, yalnızca çocuklardır.
Sayfa 110Kitabı okudu
Reklam
Her ilişkinin biteceğini hatırlarsan, o zaman her anın güzel hale gelir. Her öpücük son öpücüğün olabilir; 30 yıldır evli olsan, senden çok daha uzun yaşaması büyük olasılık olan genç biriyle evlenmiş olsan, seni asla terk etmeyeceğinden emin olduğun Bay Yeterince İyi ile idare ediyor olsan, hatta hala Bay Filmlerden Fırlamış'ın gelmesini bekliyor olsan bile. Bunların hepsi, hayatta sadece bir kez gidilecek egzotik bir adada geçirilen tek bir hafta sonu tatili kadar gelip geçici. İşin asıl zor tarafı, buna tutunabilmek.
Sayfa 277Kitabı okudu
LOJMAN Lojmanda oturmak ayrı bir yaşam tarzı. Herkesin kocasının aynı işi yaptığı bir aileler topluluğu bu. Çalışmayan kadınlar için standart bir hayat: Sabah aynı saatte, hatta aynı dakikada evinden çıkan üniformalı kocalar, pencereden kocalarının servis araçlarına binişini seyreden kadınlar, öğleye kadar ev işleri, öğleden sonra kadın
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-2/Kitabı okudu
İnsanın çocukluğu sağlıklıysa ve çocuk, geliştiren bir ailede sevgi içinde büyütülmüşse, yaşamın en zor koşulları altında bile akıl sağlığını korur ve mutlu olabilir. Eğer çocukluğunda koşullu sevgi ile büyümüş ve utanca boğulmuşsa, ilerde en iyi koşullar altında bile mutlu olamayacaktır.
Bir çocuk dünyaya getirmek kolay değil, onu iyi yetiştirmek daha da zor...
Sayfa 24 - KüçükrusyalıKitabı okudu
Reklam
971 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.