Yankılanarak ruhtan ruha geçip yayılan hisler vardır. Tüm bunlar haya­tın özüne dairdir. Tüm bunlar ciddi, hatta bazen trajiktir. Güldürü ise başkasından artık etkilenmediğimiz anda ve toplumsal hayat karşısında katılaşma diyebileceğimiz şeyle başlar.
Sayfa 88
nazik bir konu
"Zaman" konusu nazik bir konudur, bașımdan geçti de bilirim. Şiirlerimde "zaman"la çok uğraştım, bununla yetinmeyip bir de açıkça "zaman yoktur" diye yazınca kıyamet koptu, alaya alındım, bilgisizlikle suçlandım. Bunca ortada, gözümüzün önünde duran bir şey nasıl yadsınır! Ama ben onu göremiyordum, ne yapayım! Bizim
Reklam
Yaşayan her varlığın bir tarafında, zamanın yazıldığı bir defter mutlaka vardır.
Hayatın tüm ciddiyeti özgürlüğümüzden gelir. Beslediği­miz hisler, büyüttüğümüz tutkular; düşünüp tarttığımız, yap­maya karar verdiğimiz ve icra ettiğimiz işler; kısacası bizden kaynaklanan ve bize ait olanlar: İşte hayata genelde ciddi ba­zen de dramatik bir boyut kazandıran şeyler bunlardır. Tüm bunları güldürüye çevirmek için ne gerekir? Görünürdeki özgürlüğün ardında, iplerle oynanan bir oyunun gizlendiğini ve şairin dediği gibi hepimizin “ipleri mukadderatın elinde/ basit kuklalar” olduğumuzu tasavvur etmek yeterlidir.
Sayfa 54
“Ama gülmede yine de estetik bir yan vardır çünkü gülünç, tam da birey ve toplum kendi devamını sağlama endişesinden kurtulduğunda ve kendine birer sanat eseriymiş gibi muamele etmeye başladığında doğar.”
“Dolayısıyla gülünç, etkisini tam olarak göstermek için kalbin bir anlığına da olsa hissizleşmesini gerektirir.”
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.