Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çevrelerini saran ağır sessizlik, tıpkı denizin dibindeki dalgıcın üzerine basınç yapan su kütlesi gibi, ruhlarını eziyordu. Bu sessizlik, uçsuz bucaksız sonsuzluğun ve kaçınılmaz zorunluluğun olanca ağırlığıyla üzerlerine yükleniyor; dünya nimetlerine olan aşırı tutkularını, gelip geçici coşkularını, uçarı heveslerini ezerek son damlasına kadar posasını çıkarıyor; büyük ve yenilmez doğa güçlerinin parmağında oynattığı, zavallı akılları ve yetersiz bilgileriyle onları ufacık birer güneş lekesine döndürüyordu.
"Ufacık odasında sessizlik hüküm sürmektedir; yalnızlık, uyuşukluk hayal gücünü okşar. Mutfakta kahve pişiren ihtiyar Matriyona'nın cezvesindeki su gibi hayaller de yavaş yavaş kaynaşmaya, harekete geçmeye başlar."
Reklam
Oda karardı. Ruhunda boşluk, hüzün vardı. Çevresindeki hayal ülkesi yıkılıyor, bir iz bırakmadan yıkılıyordu. Her şey, düş gibi, gürültüsüz, sessizce gelip geçmişti. Şimdi hayallerinin neler olduğunu bile bile anımsamıyordu. Ama içini sızlatan yeni bir duygu, kışkırtıcı bir istek belirsiz bir yığın yeni hayal çağırıyor... Küçük odada derin bir
Sayfa 25 - Varlık Yayınları - Nihal Yalaza Taluy Çevirisi(Sayfa 25-26)
"Beyaz tüm renklerin birleşimi, sessizlik de tüm sözlerin karışımı, en büyük gürültüdür."
Beyaz bir sessizlik, adı ne olursa olsun kırmızı yazılır duvarlara. Bak sessizliğin sesimi bastırıyor, yapayalnızım. O gün ansızın gelecek... Geçmişimde sen olacaksın ama geleceğinde ben olmayacağım. Biraz daha diren sol yanım, sağını solunu toparlayıp gideceğim bu aşkın. Ölüm geldiğinde ölmüş olmayacağım, zaten ben senden giderken öleceğim evvela.
1909 ve 1910 yıllarında iki kez Finlandiya’yı ziyaret etme fırsatı buldum. Diğer ülkelerden çok farklı bir görünüme sahip olan Finlandiya’nın konumu çok dikkat çekicidir. İnsanlarının düşünceleri, ruhsal yapıları, dünya görüşleri bizimkinden çok farklıdır. Bu insanları inceleyecek olan biri, onların sanki dünyamıza değil de başka bir
Bulgarca Çevirinin Önsözü - Dr. BojkofKitabı okudu
Reklam
Hasat sonrasında toprak, sessizce dinleniyordu. Mevsim değişecek, yağmurlar başlayacaktı neredeyse. Toprak beyaz kürküne sarınacak, fırtınalar uğuldamaya başlayacaktı. Şimdi derin bir sessizlik çökmüştü tarlalara.
Sayfa 7 - ELİPS YayınlarıKitabı okudu
Sevgili Dost, Bir şehrin en güvenilir yeri, demek sence kütüphanelerdir. Çünkü kitaplar seslerini yükseltemezler. Bu yüzden kütüphanelerde derin bir sessizlik vardır. Sonra kitaplar tozlarını üzerimize üflemezler. Bu yüzden elbiselerimiz hep beyaz kalır, değil mi?
Acı Hikaye
Kaçırılan bir çocuğa dair ... Genç kadınların ısrarı üzerine hâkim bey kibarca öksürüp sandalyesinde biraz doğruluyor. Herkes ağzına bakarken, “Sizleri meşgul etmekten çekiniyorum gerçekten” diyerek yan çizme eğilimini belli edince karısının, “Hadi ama uzatma, herkes dinlemek istiyor” demesi üzerine tane tane, güzel bir Türkçeyle
Sayfa 163 - Kaçırılan bir çocuğa dairKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.