“Gizemli köşedeki hantal gövdeden, “Hey,” diye bir ses geldi. “O bir adam! O bir adam” diye mızırdandı kılavuzum. “Bir adam, bir adam, beşlik bir adam, benim gibi.” “Kes sesini!” dedi karanlıktan gelen ses, sonra da homurdandı.”
Size daha önce de söyledim , bu adam her bir duygusunu bir hareket ve jestle anlatabilme gibi gizemli bir güce sahipti ; fakat hiçbir şey , yeryüzündeki hiçbir şey bir insanın çaresizliğini , kendisinden böyle tamamen vazgeçtiğini , canlı bir ölü haline geldiğini bu hareketsizlik kadar sarsıcı bir şekilde ifade edemez.Orada öylece hiç kımıldamadan,boşanan yağmurun altında oturuyordu,ayağa kalkıp birkaç adım ötedeki saçağın altına gidemeyecek kadar,kendi bedenini,kendi canını umursamayacak kadar yorgundu. Hiçbir heykeltıraş, hiçbir şair, ne Michelangelo ne de Dante umutsuzluğun son noktasını,yeryüzünün son felaketini,kendini yağmurun şiddetine bırakmış, korunmak için tek bir hareket yapamayacak kadar yorgun ve bitkin olan bu canlı gibi insanın içine işleyecek kadar etkileyici bir şekilde tasvir edememiştir.
Sayfa 45 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Arabamı doktorun ofisine doğru sürerken kendimi Phillip’in seyrettiği bir filmde başroldeymişim gibi hayal ediyordum; camlar açık, saçlarım uçuşuyor, tek elim direksiyonda. Kırmızı ışıkta beklerken, gizemli bakışlarımı önümdeki yola çevirmiştim. “Kim bu kadın?’’ diye merak ediyor olmalıydı etraftakiler. “Mavi Honda’nın içindeki bu orta yaşlı kadın da kim?’’ Ağır ağır park alanına girdim, oradan da asansöre bindim. Parmağım, sanki her gün aynı kata çıkıyormuşum gibi bir rahatlık içinde 12. katın düğmesine bastı. O parmak ki ne maceralara hazırdı. Asansörün kapısı kapandığında tavandaki aynadan kendimi süzdüm ve eğer Phillip bekleme odasındaysa yüzümün alacağı şekli prova ettim. Şaşırmış görünecektim ancak aşırıya kaçmadan; ayrıca boynumu bu kadar uzatmama gerek yoktu, adamın tavanda olacak hali yok. Koridor boyunca yüz ifadem üzerine çalıştım. Ah! Ah, merhaba! Ve işte kapının önündeydim.
Everest YayınlarıKitabı okuyacak
Rüya
Gece yarısından sonra zamanın kendine özgü bir akışı vardır. Ona karşı koyamazsın… Sık sık aynı rüyayı görüyorum: Yedi yaşındayım ve yine öksüzüm. Yapayalnızım ve güvenebileceğim tek bir yetişkin yok çevremde. Gece olmak üzere. Hep aynı rüya. Rüyamda, hep yedi yaşına dönüyorum. Bütün bir geceyi dışarıda geçirmek zorunda olan bir genç kız… Onun iki aydır uyanmak istemeyen kız kardeşi… Aşk otellerinden birinde korkunç şekilde dövülen bir eskort kadın… Karanlık yanını büyük bir ustalıkla gizleyen bir erkek… Ve güzel bir kızı başka bir gerçekliğe kaçıran Yüzü Olmayan Adam… Karanlıktan Sonra gece insanlarının romanı… Bütün Murakami romanları kadar gizemli ve ürpertici…
Doğan Kitap
19 Haziran 2017 İnsan bir kez senin durumuna geldi mi nasihatler, fikrini değiştirmek için yapılacak her şey boştur. İnsan yüreğinin en gizemli zevklerinden biri de budur; kararlarımızı gerçekleştirmeden önce kararsızlık yaşamaktan haz duyarız.
Bazen mutluluğun neden bu kadar geciktiğini, neden daha erken gelmediğini merak ederiz, fakat mutluluk, şimdi olduğu gibi, aniden, ümitler kesildiğinde ortaya çıktığında ne yapacağımızı bilemeyiz ve kahkahalarla gözyaşları arasında bir seçim yapmanın ötesinde, içimiz nasıl karşılayacağımızı bilemediğimiz gizemli bir kaygıyla dolar.
Sayfa 257Kitabı okudu
Reklam
861 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.