TÜRK DESTANINI TASNİF ETMEK TECRÜBESİ Ziya Gök Alp ve Hilmi Ziyadan sonra Türk destanı üzerindeki çalışmalar daha ilmî ve daha metodlu olmuştur. Başka milletlerin destanları hakkındaki eserleri inceleyerek Türk destanının ilmî tasnifini yapan ilk Türk, İstanbul Üniversitesinde Türk tarihi okutan Profesör Zeki Velidi Togan’dır. Türk tarihi
Çok mukbili gördüm ki güler, içi kan ağlar, Handân görünen herkesi hurrem mi sanırsın?
Reklam
“büyük gözleri bu nihayetsiz yeşillerden aldığı renklerle ruhundaki ıstırabın şiddetini yumuşatmış, ağır ve hazin bir keder koymuştu. bu, kendisi ölmüş bir büyük ve bedbaht ruhun yeryüzünde renk, ziya ve ahenk şeklinde ebediyen dolaşan bir elemine ne kadar benziyordu.”
Handan işte bu benim ruhumun sevgilisi. Bütün kâinatta onun gözlerine ziya, onun ellerine değnek, onun bütün ihtiyacatının hizmetkârı, onun yetim ve ebediyen yalnız sakat ruhunun eşi olmaktan başka bir arzum, bir emelim yok. Onun için yaşıyorum.
Beyler solda dursun, hanlar sağında Sevmek günah değil sevinç çağında Görünce toplanmış hanân nerede? Gideyim, arayım: Canân nerede?
Matem içinde iki sene geçti. Tulu, hükümet naibi olarak Karakurum’da ikamet ediyordu. Fakat süresi sona erdiğinden, Cengiz Han’ın arzusuna uygun olarak yeni bir hakan, bir imparator seçmek için, prensler ve kumandanlar Gobi’ye döndüler. Cengiz Han’ın isteğine uyup, miraslarına sahip çıkarak reislerinin kralları haline geldiler. Şimdi Han’ın en
Reklam
85 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.