Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Eğer bir generale bir martı olmasını buyurursam, sözü edilen general de dediğimi yapmazsa, suç onun değil benimdir."
Bir süre altın bir çağ yaşandı. Sonrasında, martılardan oluşan kalabalıklar, Martı Jonathan'a dokunan kişiye dokunabilmek için Fletcher'a yaklaşmaya başladılar, çünkü Jonathan artık kutsal kabul ettikleri bir kuştu. Fletcher, Jonathan'ın da onlar gibi bir martı olduğu, sadece hepsinin yapabileceği gibi öğrendiği konusunda ısrar etmişti ama nafile. Sürekli Jonathan'ın kelimelerini ve hareket- lerini tam olarak duymak için, onun hakkında küçük de- taylar öğrenebilmek için Fletcher'ın peşindeydiler. Onlar önemsiz bilgiler için yalvardıkça, Martı Fletcher daha da fazla rahatsız oluyordu. Bir zamanlar Jonathan'ın mesajını çalışmakla... eğitimle, gökyüzünde hızla, özgürlük ve ihtişam içinde uçmakla ilgilenirlerken... şimdi zor işten kaçmaya ve Jonathan sanki bir hayran kulübünün idolü- ymüşçesine, onun efsaneleri hakkında birazcık fazla tutkulu olmaya başlamışlardı.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
“Eğer ben bir generale bir martı olmasını buyurursam, sözü edilen general de dediğimi yapmazsa , suç onun değil benimdir.”
Sayfa 44 - Can çocuk 23. Basım 2021Kitabı okudu
Boris Alekseyeviç Trigorin
“Küçük bir hikaye konusu. Çocukluğundan beri göl kıyısında yaşayan bir genç kız var, sizin gibi biri; tıpkı bir martı gibi seviyor bu gölü ve bir martı gibi de mutlu ve özgür. Günün birinde adam geliyor oraya, kızı görüyor ve yapacak başka bir işi olmadığından yazık ediyor kısa, tıpkı bir martı gibi…”
Küçük salonun fes renginde kalın, ağır perdeli geniş penceresinden dışarısı muhteşem, parlak bir suluboya levhası gibi görünüyordu. Saf mavi bir sema.. Çiçekli ağaçlar... Uyurcasına sessiz duran deniz... Karşı sahilde mor, fark olunmaz sisler altında dağlar, korular, beyaz yalılar... Bütün bunların üzerinde bir efsanevi rüyanın havai hakikati gibi uçan martı sürüleri!
"...küçük bir martı gibi bir oyuğun içine sokuldum, mutlulukla açık denize baktım..."
Reklam
+Okyanusunu kaybetmiş bir martı gibi hissediyorum kendimi. Sen bana neden okyanus olmak istiyorsun? -Çünkü martı bir su kuşudur. Ne kadar yükseğe uçsa, uzağa gitse de onun menzili daima okyanustur. ... +Martı öldüğünde okyanus bunu hisseder mi sence? -Okyanusun ruhu olmadığını mi iddia ediyorsun. +Küçük bir martıyı koskoca okyanus umursar mı? -Koskoca bir adam küçük bir kızı umursuyorsa okyanus da muhakkak martıyı umursuyordur...
TRİGORİN - Not alıyorum... Bir konu geldi de aklıma... (Defteri cebine koyar.) Küçük bir hikâye konusu. Çocukluğundan beri göl kıyısında yaşayan bir genç kız var, sizin gibi biri; tıpkı bir martı gibi seviyor bu gölü ve bir martı gibi de mutlu ve özgür. Günün birinde bir adam geliyor oraya, kızı görüyor ve yapacak başka bir işi olmadığından yazık ediyor kıza, tıpkı bu martı gibi...
"Eğer ben bir generale," diye örnek gösterirdi, "eğer bir generale bir martı olmasını buyurursam, sözü edilen general de dediğimi yapmazsa, suç onun değil benimdir."
"'...eğer bir generale bir martı olmasını buyurursam, sözü edilen general de dediğimi yapmazsa, suç onun değil benimdir.'"
828 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.