Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kadında, erkeğe oranla daha sabit, daha bağımlı, daha doymak bilmeyen bir sevme gereksinimi göze çarpar.
Erkeklerle kadınların özgür iradesini kutsal gören toplumlarda aşkın yazgısı nasıl düşünülebilir?
Reklam
Sosyoloji bazen işin bu yönünü görmezden geliyor
Yine de ev ekonomisi hala büyük oranda kadınların ve annelerin omuzlarında. Erkeklerin konumuna dokunmadan bu durumu değiştirmeye çalışmak imkansız, çünkü her şey birbirine bağlı. Erkeklerin yaşam şekillerinin değişmesi gerekiyor; hem iş hem de ev yaşamında. Sosyoloji bazen işin bu yönünü görmezden geliyor. Örneğin, Gilles Lipovetsky kadınların iş yaşamında başarıya erkekler kadar odaklanmamalarına neden olan tutumların ağırlığına şaşırır; ama erkeklerin alışkanlıklarını hiçbir şekilde değiştirmemiş olmaları onu hiç şaşırtmaz. "Erkeğin iş yaşamındaki liderlik rolünün baba rolünden feragat etmeyi gerektirmediğine," inanır. Oysa çok yanılmaktadır -erkekler çoğu zaman babalık rollerini büyük oranda bir kenara bırakırlar- ve babanın rolünün de değişebileceğini hiç göz önüne almamaktadır. Bu durumda kadınların rollerinin değişmesi nasıl beklenebilir ki?
İnsan ne kadar hızlı olursa o kadar az zamanı kalır.
İçinde bulunduğumuz tarihsel dönemeci "boşluk çağı" (Lère du vide) olarak adlandıran Gilles Lipovetsky, narsisistik bozuklukların artmasını yaşamı hissetmemek, iç boşluk duygusu, anlamsızlık duygularının artışına bağlar. Otoriter kapitalizmin histeri, takıntılı (obsesyonel) nevroz gibi iyi belirlenmiş sınırlı patolojileri yerine, postmodern çağda belirsiz, kaygan ve oynak patolojiler ağır basmaktadır.
Sayfa 84 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ehrenreich ve English'ın işaret ettiği gibi: Eski bağların artık çözüldüğü post-romantik dünyada önemli olan tek şey sizsiniz: Olmak istediğiniz şey olabilirsiniz: yaşamınızı, çevrenizi, hatta görünüşünüzü ve duygularınızı seçersiniz . .. Eski koruma ve bağımlılık hiyerarşileri artık yok, yalnızca özgürce son verilen özgür sözleşmeler var. Uzun zaman önce üretim ilişkilerini içine alarak genişleyen piyasa şimdi bütün ilişkileri içerecek şekilde genişlemiştir." Gilles Lipovetsky çağdaş bireyciliğe ilişkin, 1983 tarihli çığır açıcı çalışması için l993'te yazdığı ekte açıkça şunu söylüyor: "Fedakarlık kültürü artık ölmüştür. Kendimizden başka bir şey uğruna yaşamanın yükümlülükleriyle kendimizi belirlemeyi bıraktık." 32
"Fedakarlık kültürü artık ölmüştür. Kendimizden başka bir şey uğruna yaşamanın yükümlülükleriyle kendimizi belirlemeyi bıraktık." -Gilles Lipovetsky
Fedakârlık kültürü artık ölmüştür. Kendimizden başka bir şey uğruna yaşamanın yükümlülükleriyle kendimizi belirlemeyi bıraktık Gilles Lipovetsky
Gilles Lipovetsky çağdaş bireyciliğe ilişkin, 1983 tarihli çığır açıcı çalışması için 1993’te yazdığı ekte açıkça şunu söylüyor: “Fedakârlık kültürü artık ölmüştür. Kendimizden başka bir şey uğruna yaşamanın yükümlülükleriyle kendimizi belirlemeyi bıraktık.”
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.