Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı ve yüzüm
"Aşk mıydı o, aşkımsı bir şey miydi?
Neydi çekip kendine, beni bağlayan?
Kanatan dudağımı, tenimi dağlayan,
Elleri tâ içimde o dev miydi?
Etime bir alev değmişçesine
Nasıl da yakardı öptüğü zaman?
Bir su gibi akıp gitti avuçlarımdan,
Yorgunum şimdi bin yıl sevmişçesine ...
Hani, o yalnız benim olan gül, kırmızı?
Gözlerimin önünde açılan sonsuz bahçe?
Hani o var olmalarımız öpüştükçe?
O doludizgin sürdürmeler yaşantımızı? "