Sultan Abdülhamid, sarayda hakim olan birçok ön yargıyı kırmıştır; ne lüks sevdasıyla ne de müsriflikle suçlanamaz. Fakat ne yazık ki büyüdüğü saray ortamından, özellikle de bazı şahısların etkisinden kurtulamamıştır. Ayrı bir dünnya olan imparatorluk sarayında çoğu şey eskiden nasılsa o şekilde kalmaya devam etmektedir. Kıyafetler, mobilyalar ve süs eşyaları Avrupai tarzda olabilirler fakat ruh ve fikirler hala eski Asya özelliklerini taşıyor. Burada özgürlük fikrine dehşetle bakılıyor. Mevcut hükümdar halkın eğitimine, enteektüel gelişime ve ticarete gösterdiği önemle önceki sultanlardan ayrılmasına rağmen otoritesine en ufak bir darbe vurabilecek her türlü yenilikten kendisini korumaktadır.
Kadınlar genellikle ciddiyetszlik ve kararsızlıkla suçlanırlar. Çocuk gibi tüm yeniliklerin peşinden koşmakla itham edilmeleri de yanlış değildir. Ancak bu sonsuz değişim arayışının, henüz kana karışmamış küçük alışkanlıklarda kendi gösterdiğini lakin hiçbir şekilde zamanın kutsadığı fikirlere ilgili olmadığını unutmamalıyız.
Reklam
Bir Doğu medeniyetinin, kendisiyle taban tabana zıt bir Batı medeniyetine dönüşümü tarihi süreçte yavaş yavaş ilerleme yolunu izlememiş, tabiri caizse ufak sıçramalar ve alelacele yapılan ameliyatlarla gerçekleştirilmiştir. Muhakkak henüz kök salmamış bir ağaç meyve veremez.
Halide Edip ve Nezihe Muhittin Türkçü ve milliyetçi hareketin önemli isimleri olmakla birlikte yeni devletin yönetim kadrolarında yer alamayan kadınların önde gelenleridir. Milliyetçilerin (kendi içlerinden) kadın haklarını savunan önemli kadınları devletin siyasal karar mevkilerine getirmek istemedikleri anlaşılıyor. Bunun yerine modernleşmenin sembolü olmaları istenen kadınlar için ayrı kamusal görünürlük konumları sunulmuş. Erkeklerle siyasal alanda aynı siyasal mücadelelere katılan kadınların ulus-devlet kurulduktan sonra onun yönetimine katılmalarının sakıncalı bulunması modern siyaset anlayışında bugüne kadar etkisini sürdüren bir cinsiyetçi sakatlanma nedeni olmuştur.
" II Abdülhamit batıcılığı batının tekniğini idari sistemini ve bilhassa askeri teşkilatını ve eğitimini alma şeklinde anlıyor bunun yanında Müslümanlığı tebâsı arasında güçlendirmeye çalışıyordu"
Sayfa 15 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Osmanlı ve Türk modernleşmesi aslında yok oluş tecrübesidir.
Sayfa 62 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.