Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Yaklaşık 1000 sayfaya yakın bir kitap başlangıç olarak güzel bir kitap lakin Alman komutanları dahil kaleme olan yazar Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü tek bir kez bile kaleme almaması beni büyük bir yanılgı ve hayal kırıklığına uğrattı yabancı kuvvetlerin komutanına başkomutan diye sürekli vurgulaması verdiği ince mesaj beni hayal kırıklığına uğrattı. Kişileri sevmeye bilirsiniz lakin başarılarını görmezlikten gelemezsiniz buna ne gücünüz ne de cürettiniz yetmez "Sen Çok Yaşa Gazi Mustafa Kemal Paşa"
Kitablar var ki, oxuyursan sadəcə. Kitablar var ki oxuyub məhz öyrənirsən. Kitab da var ki, sadəcə hiss edirsən. Bu kitabda isə hər birini eyni zamanda yaşayırsan.
Əsərdə rus hakimiyyətinin inqilabdan sonra kommunizm hakimiyyətini daha da möhkəmləndirmək məqsədi ilə insanları xüsusi nəzarət altına almalarından bəhs olunur. Çöllümehmandar kəndinin yerli sakinlərinə qarşı da eynilə bu şəkildə repressiya tətbiq edilir.
Kənd sakinləri toplu şəkildə Türkiyəyə keçmək istəyirlər ancaq yarı yolda qarşıları kəsilir.
Bundan etibarən 15 yaşlı Tahirin gözündən hadisələr qələmə alınır. Əsərdə görmək istədiyim məqamlara və hisslərə yazıçı o mənanı ötürməyi, təzahürü bacarıb. Qısacası əsir düşmənin, çətinliyin, həyatda qalmanın, bəzən qala bilməməyin, hadisələrin fiziki və psixoloji tərəflərinə şahid oluruq.
Bir kalpte iki sevda mı ?
-Buralarda aşkın olmadığını bilmiyor musun?
Yanlış düşünüyorsun, insanın olduğu her yerde aşk vardır. Belki tezahürü farklıdır..
Diyerek gurbette öğrenim gören Türk bir gencin Alman bir kıza olan aşkı anlatılıyor..
Kitabı tek cümle ile anlatacak olursak
"İki insan birbiri için aynı yerlerde yanıyor ama kimse kendisine dahi itiraf edemiyor" olurdu.
Aslında ilk sayfalarda eyvah bir kalpte iki sevda mı var dedirtti bana.. Ama sonradan anladım ki; kitabı kendi ağzından anlatan baş karakterimiz Ayhan'ın beyni, başına gelenlerden dolayı vicdan azabı duyduğu Margarettede. Kalbi, ruhu ise Hildegard için atıyor.
Duygularla dolup taşmalarına rağmen bir türlü söyleyemeyip bunu hal ve tavırları ile anlatan iki aşık..
Ah Ayhan madem Margaretteye bişey hissetmiyorsun duygusal manada. Neden çantasına fotoğrafını atıyorsun diye hayıflandığım dengesizlikler çok benim nezdimde!
Ara ara yakın arkadaşılarının espirileri ve sıcak tavırları iyi geldi..
Ben okurken iki dünya arasında kalmaktan ziyade 3 5 dünya arasında kaldım. Geldim gittim :)
Kendime sordum. Acaba Ayhan'ın yerinde olsam aynı fedakarlığı yapar mıydım?
Hildegard 'ın yerinde olsam aynısını yapardım buna eminim de :))
Daha fazla spoi vermek istemem.. Ama yazım şekli akıcı ve duyguları tamamen iç içe geçirerek anlatıyor. Yaşıyorsunuz okurken.. Bundan dolayı çok keyif aldım.
Okumaya değer bir eser.
İyi okumalar..
Üstüne onlarca türkü yakılan, gidipte dönülmeyen askerlik. Yemen....
Dedemin amcası 8.5 yıl Yemen'de askerlik yapmış. Orada yaşadıkları bütün köyün ve çevre köylerin acısı olmuş. Sıtma, kolera, trahom salgını bir taraftan.. açlık sefalet, bit, yokluk bir taraftan... hasretlik, sıcak bir taraftan vurmuş ve tarifi imkânsız koşullar altında ingilizlerin kışkırtması ile ayaklanan araplarla olan savaş. Yıllarca sürmüş . O günleri anlatan güzel bir roman.. Yemen olayının iç yüzünü anlatan güzel bir roman.
İyi akşamlar merhaba güzel insanlar yine güzel bir eserin daha sonuna gelmiş bulunmaktayım. Uzun oldu ama en sonunda bitirdim.
Türk devlet felsefesi adından anlaşıldığı gibi devletin yönetim şeklini sorguluyor.
Yazarımız eski Türk devletlerini Osmanlı devletini
Artısını eksisini bize anlatmış .
Söyle söylüyor mesela
Ne yazıkki devletimizin
348 syf.
·
Puan vermedi
“Kültür arastası”
*Reşat Şen’in dediği gibi: “Marmara’dan nasibini almamış kişi,demini almamış çaya benzer” diyerek buyrun efendim düşelim yollara. Beyazıt meydanına doğru ilerleyelim.
Durak noktamız “Nuhun Gemisi” diye betimlenen Marmara kıraathanesi.
Bu kıraathaneyi diğerlerinden ayıran ön tarafta ayrılan 10-15 masaydı.
Kimler geçmedi ki bu masadan,bir yudum
