Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Geriliğimizin işi
Dışımızda elektrik de yansa para etmez. İlle kafamızın içinde bir ışık yanmalı önce. Bu da öğretmenin işi. Bizim kuşak yakamadı bu işi. Sizin kuşak da yakamayacak. Dilerim, sizden sonrakiler bari yakabilsin.
Sayfa 161 - Yordam kitapKitabı okudu
96 syf.
1/10 puan verdi
Sözde Ermeni soykırımı hakkında kitapta geçen bir yazı
"YARALAYAN ÖLENE DEK YARALANMIŞTIR Mazlumun acısını zaman bir yaşama gücüne dönüştürür de, zalimin kötülüğü ölümden sonra da sürer gidermiş. Şimdi, tam yüz yıl sonra, sizi ana rahminizden kopardığımız yerden biz başlıyoruz kendi ana rahmimize doğru bir haysiyet sürgününe. Ölümden arta kalan yetimlerinizle vicdanımızı çitileyerek, el
Kuş Uçar Kanat Ağlar
Kuş Uçar Kanat AğlarŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınları · 20194,184 okunma
Reklam
264 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Babalar ve oğullar, kuşak çatışması, iki tarafında birbiri bir kalıba sokmak istemesi, kabullenme, başına buyrukluk, hatalar... Kitapta iki kişi üzerinden kitap anlatılmış. Bazarov ve Arkadi. Başlangıçları bir bitişleri ayrı. Seçimler ve ve ilerleyiş. Ne çok ikilimden söz ettim. Herkes kendi yolunu seçer. Doğruyu veya yanlışı bulmak bizim elimizdedir. Aslında bir tarafımız Bazarov'ken bir tarafımızda Arkadi'dir en azından benim için öyle. Kitapta beni en çok etkileyen nokta kuşak çatışması oldu. Nikolay Petroviç kuşağın gerisinde kaldığını kabullenmesi. Ben buna inanmıyorum, tabiki zaman geçtikçe her şey değişiyor. Teknoloji, bilim, insanlar. Ama insanda gelişiyor, insan yerinde saymıyor. Aslında hata çocuklarda kitapta Nikolay Petroviç'inde gençlik zamanlarında annesine aynı tepkiyi verdiğini gördük. Bilinçsiz olan gençler; nasıl davranılması gerektiğini bilmeyen, saygı nedir bilmeyen gençler ne yazık ki. Daha fazla uzatmak istemiyorum çünkü biraz daha zorlasam spoiler vermeye başlayabilirim. Kısaca beğendiğim bir kitap oldu. Bence her yaş grubunun okuması gereken bir kitap. Dili sade ve rahatlıkla anlaşılır.
Babalar ve Oğullar
Babalar ve OğullarIvan Turgenyev · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202144,8bin okunma
"Buraya geldiğimizde yerlilerden ceketli tek adam göremezdin. Bir zı­bın, bir kuşak, belinde de bir bıçak... Keçi kılından çaşır giyenler zen­gin sayılırdı. Fakirler pamuktan çaşır giyerdi. Fakirin kuşağı küçük, zengininki büyük olurdu. Kuşağın arkasına sıcak tutsun diye bir keçe koyarlardı. Önde bir silahlık, meşinden. İçine sigarasını, bıçağını, malzemesini; varsa tabancasını mermisini koyardı. Bizim üzerimizde takım elbise, ceket, pantalorı vardı. Medeni bir in­san görünümündeydik. Giyimimiz, kuşamımız, yaşantımız, çalışma tarzımızla yerlilerden farklıydık. Hâlâ bir farklılık var aramızda. İzmir'den çalışmasını, üretmesini, yaşamasını görüp öğrendik. Yerli­ lerden bazıları hâlâ konuşur: ’Kahbe macurlar! Çalışıyor adamlar yahu! Herifler çalışmasını da bili­yor, dinlenmesini de!' derler önümüzden, arkamızdan."
Efendim bizim kuşak her telden çalmasını bilir.
Bizim kuşak yaşadı bunları...
Mesela biz hiç annemizin elini tutup okula gitmedik. Babamız hiç taşımadı çantamızı yorulmak gibi bir şansımız yoktu bizim. Telefonu açtığımızda iyi değilsin biliyorum demedi kimse. En çok çocukluğumuza yenildik biz.
Reklam
126 syf.
9/10 puan verdi
Ümmetçilik mi, Türkçülük mü?
Pantürkizm, Balkanlardan Asya steplerine kadar uzanan geniş coğrafyada yaşayan Türklerin birliğini yani "Büyük Türk Birliği" ilkesini savunan, temsilcisi olmaktan onur duyduğum izmdir. Pantürkizm, İslam sosu başta olmak üzere bütün izmlerden arındırılmış saf Türklüğü tanımlar. Gurur duyduğumuz Teşkilatı Mahsusa'nın da kuruluş
Üç Tarzı Siyaset
Üç Tarzı SiyasetYusuf Akçura · Ötüken Neşriyat · 20182,287 okunma
100 syf.
·
Puan vermedi
İlk kuşak Atatürk aydınlarından Fikret Adil bir sanat davası adamıdır.Beyoğlu’nun bohem hayatının yansıtıldığı anı-roman türündeki kitap, 30 ‘larda İstanbul’a bir turne için gelmiş bir aktörün İstanbul’da yaşadıklarını aktarır.Kalp kırmaktan korkan Yorgo Pappas çekicidir,kadınların ilgilendiği bir aktördür.Matmazel Periponiçka aktöre aşık olur ama
İntermezzo
İntermezzoFikret Adil · Sel Yayıncılık · 201557 okunma
İnsan, şeyler arasındaki bir şey değildir; şeyler birbirini belirler ama insan nihai anlamda kendini belirleyen bir varlıktır. Mevcut yetilerinin ve çevrenin sınırları dahilinde, neyse, onu kendinden yaratmıştır. Örneğin toplama kamplarında, bu yaşayan laboratuvarda ve bu sınav alanıda yoldaşlarımızdan bazıları domuz gibi davranırken, bazılarının da aziz gibi davrandıklarına tanık olduk. İnsanın içinde her iki potansiyel de vardır; hangisinin gerçekleşeceği koşullara değil, kararlara bağlıdır. Bizim kuşağımız gerçekçi bir kuşak, çünkü insanı gerçekte olduğu şekliyle tanımaya başladık. Her şey bir yana, insan, Auschwitz'in gaz odalarını icat eden varlıktır; ama dudaklarında duayla ya da Shema Yisrael ile gaz odalarına dimdik yürüyen varlık da insandır..
Sayfa 126Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.