Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ataerkil uygarlığın söylemiyle dünyanın en eski mesleği diyerek normalleştirilmeye çalışılan fahişelik, cinselliği yasaklamak üzerine kurulan uygarlığın iki yüzlülüğüyle ve beden sömürüsü arzusuyla inşa edilmiştir.
Sayfa 43 - Pinhan Yayıncılık
Bir adam belki de en çok bir rüzgârdır şimdi Sisli yabancı gölge gibi gezgin bir rüzgar Şehri yabancı gibi dolaşıyor Şehrin mabetleri bir bir tükeniyor Başlıyor içinde sonsuz susuzluk Avuçların içi terliyor.
Reklam
Arı maya resimli silgi kokusu
Her şeyin, her ânın bir kokusu vardı ve kokular iç içeydi. Denizde rüzgârın, rüzgârda tuzun, tuzda taşın, taşta etin, ette sütün, sütte hüznün kokusu vardı (...)
Sayfa 49 - Can Yayınları
Evet, yalnızca bir gezgin, yeryüzünde bir yolcuyum ben! Ya sizler daha önemli şeylerle mi meşgulsünüz?
72 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
Meczup'a yakındı daha çok. Sanki meczup'un devamıydı. Kısa hikayeler Ders verme ders çıkarma tarzında yazılmıştır. Meczuptan farkı ilk bölümde bır eve misafir olan bir gezginin anlattığı kısa hikayelerden oluşmasıydı.
Gezgin
GezginHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201711,1bin okunma
Reklam
Ortalıkta gözükmese de iyi olan bir insanın varlığı, görünür olan ama sadece iyilik taslayan pek çok insanın varlığından daha iyidir.
Bir haziran günü çimen, karaağacın gölgesine dedi ki, "Sürekli sağa sola oynayıp benim rahatımı kaçırıyorsun." Gölge de şöyle diyerek yanıtladı: "Hayır ben değilim o. Göğe doğru bak. Rüzgâr doğuya ve batıya doğru hareket eden bir ağaç var, güneş ve yeryüzünün arasında duruyor." Çimen de yukarı baktı ve ilk ağacı gördü. İçinden aynen şöyle dedi: " Bak sen! Orada benden daha büyük bir çimen var." Ve çimen sustu...
aşk ve nefret.
Bir kadın bir adam şöyle dedi: "Seni Seviyorum." Ve adam da cevap verdi: "Tüm kalbimle istediğim senin aşkına layık olmak." Kadın ise," Beni sevmiyor musun yoksa." diye karşılık verdi. Adamsa yalnızca süzdü kadını gözleriyle ve hiçbir şey söylemedi. O anda kadın yüksek sesle, "Senden nefret ediyorum!" diye haykırdı. Adam da kadını, "Öyleyse, tüm dileğim senin nefretine de layık olmaktır, " diye yanıtladı.
Bir zamanlar, bahçesinde bir çok nar ağaçı bulunan bir adam vardı. Adam, yıllar yılı sonbahar narlarını gümüş bir tepside evinin dışına koyardı ve tepsinin üzerine kendi yazdığı notlar bırakırdı. Notlarda şöyle dedi: "Buyrunuz alınız bir tane." İnsanlar gelip geçti fakat hiçbiri narlardan alan olmadı. Adam da kendi kendine düşündü ve bir sonbahar, gümüş tepside narları koymadı evinin dışına, fakat daha da büyük harfler kullanarak şü notu yazdı: "Bu topraklarda yetişen en güzel narlar buradadır, ancak onları diğer tüm narlardan daha fazla gümüşe satarız." Şimdi ise sıkı durun: Mahallenin tüm kadınları ve erkekleri narları satın almaya koştular.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.