Ben vedaları sevmem albayım. Hiç gitmesin insanlar. Hele gelmemek üzere giderlerse, çok üzülürüm albayım, dayanamam. Gelmemek üzere gidenler çok sevdiklerim olur genelde. Bi de bir hikaye bırakır ki geride, noksanlığın daniskası içinde. Ölse, öldü dersin, ama ölmez onlar. Ölmesinler de. Ölürlerse bi kere daha üzülürüm. Çünkü koklayamazlar bir daha
“Baki kalan bu kubbede bir hoş sada imiş” diyor şair. Yeryüzünde konuşulan bütün sözler gökkubbede kayda geçmektedir. Arz ve sema, üzerinde olup bitenler için hesap gününde şahitlik edecektir. Kainatın bir hafızası olduğunu ifade eden bu hakikatler yanında toplumun da bir hafızası vardır. İşte bu hafıza elindeki Kur’an-ı Kerim mealinin korunup
Bundan 100 sene sonra burada bulunan hiçbirimiz kalmayacak.
Bizden sonrakiler "Ahhhh ah! Buralar eskiden hep dutluk idi" diyecek :)
Belki de ruhumuz şöyle seslenir:
"Baki kalan şu kubbede, geride kalan hoş bir sâdâ imiş..."