Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sebe suresi
Mekke'de indirilmiş olup 54 ayettir. Adını kabile veya bölge adı olan ve 15. ayette geçen SEBE kelimesinden almıştır. Mekki surelerin temel konuları olan tevhid ahiret ve peygamberlik bu surenin merkez konularını teşkil etmektedir. Hazreti Davut ve Hz Süleyman kıssaları da surede yer almaktadır.
Sayfa 209 - Cilt 4Kitabı okuyor
Ümmetin Şahitliği
Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu: Kıyâmet gününde Nûh aleyhisselâma: "Üstlendiğin peygamberlik görevini ümmetine tebliğ ettin mi?" diye sorulacak. O da: "Evet, yâ Rabbî, tebliğ ettim" diyecek. Bu defa onun ümmetine: "Nûh size benden aldığı görevi ulaştırdı mı?" diye sorulacak. Onlar da: "Hayır, bize bir uyarıcı gelmedi" diyecek. O zaman Cenâb-ı Hak, Nûh peygambere: "Görevini yaptığına dair şâhitlerin kimlerdir?" diye soracak; o da: "Muhammed ve ümmeti" diye cevap verecek. İşte bunun üzerine Muhammed ümmetine sorulacak, onlar da (Kur'ân-ı Kerîm'den öğrendikleri şekilde) Hz. Nûh'un görevini yaptığını söyleyeceklerdir. Resûl-i Ekrem bunları anlattıktan sonra şu âyeti okudu: "Böylece, siz bütün insanlara şahit olasınız, Peygamber de size şâhit olsun diye sizi ölçülü, dengeli ve adâletli bir ümmet yaptık." (Bakara-143)
Sayfa 96
Reklam
NUR RİSALELERİNDE HZ. ALİ İLE İLGİLİ RİVAYETLER
"BEN İLMİN ŞEHRİYİM, ALİ DE ONUN KAPISIDIR."(1) Nur Risaleleri'nde "Keramet-i Aleviye" diye sunulan bu büyük iddiaların temel dayanağı, işte bu hadistir. Bu hadisin Nur Risaleleri'ninde zikredilmesinin sebebi, müellifinin gizli ilimlerin Hz. Ali'ye verildiğine inanması ve bundan kendisi ve risaleleri lehine
Sayfa 223 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
GAYB MESELESİ
Gaybı Allah bilir ama Nur Risaleleri'nden yaptığımız bu alıntılardan, evliyanın gaybı bildiği sonucu çıkmaktadır.(Hâşâ) Nitekim bu kanaat Nur Risaleleri'nde açık olarak belirtilmiştir: Madem Hz. Ali (R.A.) "ene medînetu'l-'ilmi ve 'aliyyun babuha" hadisine mazhardır. Hem madem Şah-ı Velayet ünvanını alarak
Sayfa 216 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
(BAKARA SURESİ) Âyet (7)!"... Allah Teâlâ onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir, onların gözleri üzerinde de bir perde vardır. Onlar için büyük bir azap da vardır.." (İZAHI) "...Öyle inatcı ve inkârcı olanlar yaratılış itibariyle sâhip oldukları irâde ve ihtiyarlarını kötüye kullandıkları için (Allahû Teâlâ onların
2 kral bir peygamber (Filistin için Cihad eden Talut ve Hz Davud
'İsrailoğulları o dönemde savaşarak Amalika ordusundan kurtulmak istiyordu. Ancak bir başkanları/kralları yoktu. O anda içlerinde olan peygamberden, kendilerine bir kral seçmelerini istediler. O Peygamber de Allah'ın, Tâlût isimli bir kişiyi seçtiğini ve kendilerine cihadı emrettiğini bildirdi. İsrailoğulları dünyevileşmişler ve âdeta
Reklam
neden acaba Kur’an’da, Tanrı’nın, dilediği gibi insanların gönüllerini açıp Müslüman yaptığı, dar ve sıkıntılı kılıp “kafir” ya da “müşrik” (“putperest”) kıldığı yazılmıştır? Bunun nedenini, biraz önce değindiğimiz gibi, Muhammed’in yaşam”siyasetine egemen olan gereksinimlerde aramak gerekir. Şu bakımdan ki, Muhammed, kişileri -özellikle önemli ve etkili kimseleri, örneğin, kendi amcası Ebu Talib’i- Müslüman yapmaya çalışıp da yapamayınca, kendisini, çevresindekilere ve taraftarlarına karşı güç durumda hissederdi. Bir yandan “peygamber” olduğunu söylerken, diğer yandan, kendisine en yakın olan kişileri de Müslüman yapabilecek kudretten yoksun görünmenin, kendi prestij ve otoritesi bakımından yıkıcı olduğunu bilirdi. Özellikle Mekke döneminde, yani daha henüz güçlenmediği ve insanları zorla, kılıçla İslama sokma olasılığından yoksun olduğu dönemde, bu tür bir başarısızlık, onun peygamberlik iddiaları bakımından pek tehlikeli sonuçlar yaratabilirdi. Nitekim, bunun ilginç örneklerinden biri, kendisine babalık etmiş olan amcası Ebu Talib’i Müslüman yapamamasıyla ilgili olaydır. Biraz yukarıda belirttiğimiz gibi, Ebu Talib, Kureyşlilerin çok saydığı ve sevdiği bir kişi olduğu için, Muhammed şunu hesaplamıştı ki, eğer Ebu Talib’i Müslüman yapacak olursa, onun sayesinde Kureyşli puta taparlardan pek çoğunu İslama kolaylıkla sokabilecektir. Ancak, Ebu Talib, kendi atalarının dininden, yani puta taparlıktan ayrılmak istememiştir.
Allah Teala Nuh'u kavmine peygamber olarak göndermeyi diledi. Kavminde zenginler ve başkanlar olmasına rağmen peygamberlik için Nuh'u görevlendirdi. Onlardan birini görevlendirmedi. Yüce Allah Peygamberlik görevini kimin daha iyi üstleneceğini bilir. Yüce Allah, emanetini kimin daha iyi taşıyacağını bilir. Nuh, doğru yolda ikramlı biriydi. Akıllı ve ağırbaşlıydı. Öğüt veren bir kişiydi ve şefkatliydi. Nuh, doğru ve güvenilir bir kimseydi.
Sayfa 39
Rasulullah(s.a) Rey ve İçtihadla da Amel Etmiştir
Bu hadisler de Rasûlullah'ın (s.a) rey ve ictihadla amel ettiğini göstermektedir. Netice: Rasûlullah (s.a) yirmi üç yıllık peygamberlik hayatında sadece alıcı-verici bir cihaz gibi kalmamış, Kur'ân-ı Kerîm'i tefsir, tatbik, temas etmediği meselelerin hükümlerini teşri, anlaşmazlık sonucu hükmüne müracaat edenler arasında hüküm, İslâm devletini tesis ve idare... gibi bir kısmı ictihada dayalı tasarruflarda bulunmuştur. Ancak O'nun ictihadının,isabetsiz olduğu takdirde Allah Teâlâ tarafından tashih edilmek gibi bir imtiyazı vardır. Çünkü O, "insanlara iyi örnek olmak", 22 "neyi emretmişse tutulmak ve neyi yasaklamışsa terkedilmek"23 üzere gönderilmiş, ve kendisine itaatin Allah'a itaat olduğu bildirilmiştir. 24
Sayfa 41 - 22-33/21 , 23-59/7 , 24-4/80Kitabı okudu
Tûr Sûresi, 52:29-43.
"Sen öğüt vermeye devam et. Rabbinin sana verdiği peygamberlik nimeti hakkı için, sen ne bir kâhinsin, ne de bir mecnun. • Yoksa onlar "O bir şâirdir, biz onun başına gelecek felâketi bekliyoruz" mu diyorlar? • Sen "Bekleyedurun," de. "Ben de sizinle beraber bekliyorum." • Onlar akıllarını kullanarak mı bunu söylüyorlar, yoksa onlar sırf bir azgınlar gürûhu mudur? • Yahut Kur'ân'ı kendisi mi uydurdu diyorlar? Doğrusu onların îmân etmeye niyetleri yoktur. • Eğer doğru söylüyorlarsa, Kur'ân'ın benzeri bir söz getirsinler. • Yoksa onlar bir yaratıcı olmaksızın mı yaratıldılar? Veya kendi kendilerini mi yaratıyorlar? • Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattı? Doğru onların düşünüp îmân etmeye niyetleri yoktur. • Yoksa Rabbinin hazineleri onların yanında mı? Veya kâinatın tedbir ve idaresini onlar mı ele geçirdi? • Yoksa göklere çıkıp da gök ehlinin haberlerini dinlemek için bir merdivenleri mi var? Öyle ise dinleyicileri, işittiklerine dair açık bir delil getirsin. • Yoksa kız çocukları Onun, erkek çocuklar da sizin mi? • Yoksa sen onlardan bir ücret istedin de onlar ağır bir borç altına mı girdiler? • Yoksa gaybın ilmi onların yanında da oradan mı alıp yazıyorlar? • Yoksa sana bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Fakat o kâfirler tuzağa düşecek olanların tâ kendileridir. • Yoksa onların Allah'tan başka bir ilâhı mı var? Allah onların ortak koştukları şeylerden münezzehtir."
239 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.