Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"En son ne zaman yemek yedin?" "Tamam, ne olursa yerim. Sana bırakıyorum Christopher." "Dedektif." "Mesleki bir kompleksiniz mi var?" "Mesafe Rogers, mesafe."
Sayfa 166 - Martı YayınlarıKitabı okudu
"Çok kötü insanlarla bağlantısı var ve en son Onunla konuşmaya gittiğimizde canımızı zor Kurtardık.aşırı güç kullanmak zorunda kalabiliriz Üzgünüm.belki de onu öldürmek zorunda kalırız."
Sayfa 230Kitabı okudu
Reklam
"Evet ama işleri hızlandırıyoruz.dünyanın merkez Bankaları ile koordinasyon hiçbir zaman kolay Bir şey değildir ama son bir haftada önemli engelleri aştığımızı söyleyebilirim."
Sayfa 197Kitabı okudu
Kanadalı Sosyolog Ester Reiter, Making Fast Food: From the Frying Pan into the Fryer [Fastfood Yemek Yapımı: Kızartma Tenceresinden Fritöze] isimli kitabında, yetkeye itaatin fastfood sektöründe çalışanlarda aranan ilk özellik olduğunu belirtiyor, "Seri üretim süreci işçilerden özellikle düşünceleri ve mahremiyeti almaya çalışır. Onlar makineye bağlı uzuvlardan başka bir şey değillerdir demiş son röportajlarından birinde. Buna benzer düzmeceleri araştıran özel dedektif, FBI'in emekli özel ajanı Dan Jablonski ise şöyle diyor. "Siz ve ben burada oturup bu insanları yargılayıp onların bariz geri zekalılar olduklarını söyleyebiliriz. Fakat onlar muhakeme ve sağduyularını kullanmak için eğitilmediler ki onlar sadece 'Size nasıl yardımcı olabilirim? demek ve böyle düşünmek için eğitildiler."
Sayfa 443Kitabı okudu
"içlerinden sadece gant yaşıyor ve kayıplara karıştı.hangi milletten oldukları bir tesadüf mü Yoksa bunun özel bir anlamı mı var,emin değilim Fakat son üç yıl içinde söylentiler gittikçe çoğaldı Görünüşe göre,anti-tapınak artık roarhaven'dan idare ediliyor"
"Dedektif olduğunda böyle olur. Etrafındaki insanlar zarar görür. Ve istemediğin halde sen de insanlara zarar verirsin."
Reklam
Okul yıllarımda masal yazma konusunda olağanüstü bir yetenek gösterdim ve bu, dedektif olarak gelişimimde rol oynadı. Dedektifler ve suç analistleri, farklı ve görünüşte ilgisiz gerçeklerden tutarlı bir resim oluşturabilmelidir; bu nedenle, özellikle kurbanın kendisinin hiçbir şey anlatamadığı cinayet soruşturmalarında, bir hikaye anlatıcının yeteneği son derece önemlidir...
Sayfa 85 - John DouglasKitabı okudu
"Böylesine hızlı ünlenen birinin aynı hızla başının dönmemesi mümkün müydü?" "Rembrandt, Beethoven, Dante ya da Napolyon gibi tarihi karakterlerden haberi olmayan birinin, kendini dünyanın en önemli adamı zannetmesinden daha doğal ne olabilir ki?" "Çünkü bir kişi kendini ne kadar kısıtlarsa, sonsuzluğa o kadar yakınlaşır." "Tıpkı kitapçıda kendisine dedektif romanı önerilmiş bir dedektifin, kitabın sayfalarını dâhi çevirmeden yere koyarken takınacağı tavır gibi." "Fakat zaten en iyi diplomatlar ve askerler Hitler'in alçak oyunlarına kurban gitmediler mi?" "İnsanı hiçliğe atmaktan daha yıpratıcı bir baskı yöntemi yoktur." "Her bir ben, diğer benliğim hata yaptığında zafer duygusu yaşıyor, aynı zamanda kendi dikkatsizliğine kızıyordu." "Son bir veda olacak, yeni bir başlangıç olmayacak."
"Gerçi ben hayatta kalamayacak olanın sen olduğunu düşünüyordum," diye mırıldandı Dedektif. Valkyrie başını hemen yana çevirdi. "Ne? Neden ben ölüyormuşum?" Dedektif omuz silkti. "Senin yapacağın türden bir şeye benziyor. Ben son saniyede kendimi kurtarmanın bir yolunu bulurum ama sen...Sen o kadar zeki değilsin."
Sayfa 407Kitabı okudu
Son anda yaxasındakı şəkli çıxarıb uşaqlarına baxmışdı. Şəkli öpüb ağlamışdı... və birdən başa düşmüşdü ki, ölsə də, ruhu rahatlıq tapa bilməyəcək. Başa düşmüşdü ki, ruhu əzab çəkəcək onlarsız. Görmək istəyəcək onları, görə bilməyəcək. Ruhun görən gözləri olmur... Səslərini eşitmək istəyəcək, eşidə bilməyəcək. Ruhlar eşidə bilmir... Bağrına basmaq istəyəcək uşaqlarını, basa bilməyəcək. Ruhun qolları olmur... Təkcə duya biləcək ruhu onları. Duyacaq, ayrılıq əzabı çəkəcək həmişə!
170 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.