Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kampanya: Atsız Affedilmelidir! Atsız'ın hapse atılmasıyla ilgili ilk protesto bir Alman bilim adamından gelmiştir: Dr. Heinrich Georg Baum. 20 Kasım 1973'te Bon'daki Türkiye Büyükelçisi Vahit Halefoğlu'na yazdığı bir dilekçede olayı protesto ettiğini ifade ediyor, Cumhurbaşkanı'na da bir dilekçe yazdığını belirtiyor ve
Dilberê Serdarê Xûban • Melayê Cizîrî
Dilberê serdarê xûban Ez nizam ageh heye `Arif e bi halê qulûban `Alim e bi halê me ye `Alim e b’ daxê fu`adan Gezmeyên wan nûn û şadan çûne dil hetta biradan
Reklam
Ne toprağın özü kaldı ne zühal Her müşkülü çözüverdim ettim hal Türlü yollarla çözdüm her düğümü Çözülmeyen bir düğüm kaldı; ecel
Hakikat odur ki; bu çağ, geçmiş hiçbir çağa benzemiyor. Bin bir türlü meziyet, bin bir türlü eziyet, bin bir türlü nimet, bin bir türlü zeval, bin bir türlü izzet, bin bir türlü zillet, bin bir türlü hål, bin bir türlü muhal, bin bir türlü iyilik, bin bir türlü kötülük, tahrik, tahrif, tahrip, tehdit, telkin, tesir, te- mayül, tereddüt ve
Talat Paşa, Başmabeynci Tevfik Bey, Darüssaade Ağası Fahreddin Ağa ve Dolmabahçe Sarayı'nda aynı gün nöbetçi bulunan Divan-ı Humayun Memurlarından Ercüment Ekrem 2. Abdülhamid'in yanına giderler. İşgal karşısında Anadolu'ya gitme ve kendisini de götürme kararından bahsederek fikrini almak isterler. 2. Abdülhamid, yapılan açıklamalar sonrasında karşısındaki heyete şu karşılığı verir: Şevketli biraderimin hakipay-ı şahanelerine arzı-ı ubudiyet ederim. Endişeleri tamamıyla gayr-ı varittir. Eğer dokunulmamış ise, Çanakkale’yi ben zamanında, fevkalade tahkim eylemiştim. Oradan hiçbir donanmanın geçmesi kabil değildir. Boğaziçi de öyle. Amma farz-ı muhal olarak öyle bir felaket başa geldiği takdirde, Hakanın yapacağı şey, tacını, tebasını terk ile zillü firarı irtikap değil, eyvanı-ı payitahtının taşları altında terk-i can etmektir. Hazret-i Fatih bu beldeyi küffar elinden fethettiği zaman Bizans İmparatoru Kostantin kaçmayıp harp ede ede yıkılan kalelerin altında can vermek celaletini göstermişti. Biz, Fatih’in ahfadı, Kostantin’den aşağı kalamayız... Bana gelince ben artık bir yere gitmem. Yegâne arzum burada ölmektir. Biraderimden ve hükümeti-i seniyyeden bu arzuma mümataat edilmesini istida ederim.
Bütün bunlara rağmen İslâm birliği vazgeçilmesi, Müslüman zihniyetten uzak tutulması muhal bir düşüncedir. İslâm birliğini nerede aramalı sorusu cevabını siyasi kombinezonlarda veya iktisadi tahlillerde bulamaz. Önce şu soruyu cevaplamamız gerek: Islam birliğini bulma onu keşfetmek anlamına mı, yoksa onu icat etmek anlamına mı geliyor? Eğer onu icat etmeye kalkışmak gibi bir haddini bilmezlik peşinde değilsek, onu keşfedeceğiz. Demek ki halen mevcut, fakat bizim yararlanamadığımız bir birliği işler kılacağız. İslâm birliğinin mevcut olduğu yerin itikad ve ibadet alanı olduğunu inkâra hiçbir Müslümanın yelteneceğini düşünemem. Geriye bu birlikte öncülüğün kimlere düştüğü meselesi kalır.
Sayfa 149Kitabı okudu
Reklam
Farz-ı muhal ki bir naylon torbanın içine bir çok şeyler koydunuz. Karşıdan baktığınız zaman bu koyduğunuz şeyler görünür değil mi? O naylon torbaya «Bunlar senin mi?» diye sorulsa lisan-ı hâl ile <<Hayır bunları sen koydun.>> der. Biz ise bir naylon torba kadar olamıyoruz. Sahibimiz bize akıl verdi fikir verdi, bir çok âzâlar verdi, içimize neler neler yerleştirdi, bu emanetlerin hepsini benimsiyoruz, benim diyoruz.
98 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.