Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
SENCE DEĞER MI ?
CENAZENDEN 1 SAAT SONRA Ağlamalar azalır. Ailen eve gidip yakınlarının yeme içme işiyle ilgilenmeye başlar. Bu sırada bedeninde organizmalar çalışmaya başlar. İKİ SAAT SONRA Evini arayıp cenazeye katılamayanlar mazeret bildirirler. Bu sırada evindeki taziyeye gelenler spor ve siyaset konuşmaya başlar. ALTI SAAT SONRA Birinci
O halde ne diye takip ediyorsunuz ?
Bu platformda takip ettiğim herkesin önüme düşen paylaşımını okuyup etkileşimde bulunuyorum. Bazı hesapların 10 paylaşımı olur onlara da teker teker etkileşim yapıyorum. Ben ise bir sabah bir de akşam iki paylaşım bazen üç paylaşım yapıyorum. Birkaç arkadaşın dışında bakan yok. Merak ettim sayfanıza düşmüyor mu? Öğrenmek istedim sadece :))
Reklam
SEN ÖLDÜKTEN 1 SAAT SONRA Ağlamalar azalır. Ailen eve gidip yakınlarının yeme içme işiyle ilgilenmeye başlar. Bu sırada bedeninde organizmalar çalışmaya başlar. İKİ SAAT SONRA Evini arayip cenazeye katılamayanlar mazeret bildirirler. Bu sırada evindeki taziyeye gelenler spor ve siyaset konuşmaya başlar. ALTI SAAT SONRA Birinci dereceden yakınların hariç diğer herkes evine dönüp, bir sonraki gününü planlamaya başlar. 24 SAAT SONRA İç organların çözünmeye başlar. Bu sırada telefonuna önü bilmeyen kişilerin aramaları, reklam mesajları gelmeye devam etmektedir. İKİ HAFTA SONRA Çocukların miras paylaşımı için bir avukatla görüşür ve tırnaklarınla dişlerin dökülmeye başlar. 3 AY SONRA Eşin televizyonda bir komedi filmine güler ve bedenin sıvılaşmaya başlar. BİR YIL SONRA 1.yıl dönümünde birisi: "Vay be, bu kadar oldu mu? Daha dün gibi." der ve vücudundaki asit kefenini eritir. ON YIL SONRA Bir arkadaşın eski bir fotoğrafta görüp hatırlar. Bedeninden geriye kalan sadece kemiklerdir. İşte bu dünyadaki varlığının tamamen unutulması, bu kadar kısa süre alır. Şimdi bugün kafana taktığın kişi ve olayları tekrar gözden geçir. SENCE DEĞER Mİ...?! Biriktirdiğin hiç birşey senin değil Bu dünyadan bir hoş seda bırakıp geçip gidebiliyorsan ve elalem ne dere takılmadan kendin olup dilediğince yaşayabiliyorsan sana.. Yüce Rabbim kefen ile ve hayırlı bir ölüm ile son nefesimizi vermeyi nasip etsin inşaAllah... MAL MÜLK EVLER ARABALAR PARALAR BOŞ...
Hafızayla Yardım Etmektense Zekâ ile Yardım Etmek Daha İyidir. Birincisini gerçekleştirmek için sadece hatırlamaya, ikincisi için de düşünmeye ihtiyaç vardır. Birçok insan fırsatları es geçer. Bu tür durumlarda bir arkadaşın tavsiyesi onların avantajları görmesini kolaylaştırabilir. Yapılması gerekenin ne olduğu konusunda tam zamanında teklif sunabilmek, aklın en büyük lütuflarından biridir; çünkü bu, genellikle karşılaşılmayan bir durumdur. Eğer bu yeteneğe sahipseniz, zekânızın ışığını paylaşın, sahip değilseniz başkalarından yardım isteyin. Paylaşımı ihtiyatla, yardım isteğinizi endişeyle dile getirin. Sadece ima edin; bu inceliği göstermeniz, ilgisini uyandırdığınız kişinin çıkarları söz konusu olduğunda özellikle gereklidir. İlk adımda sadece bir tadımlık vermelisiniz. Sonrasında, bu miktar yeterli olmadığında daha fazlaya doğru ilerlersiniz. Eğer o “hayır” demeyi düşünüyorsa, siz “evet”in peşinde koşmaya devam edin. Birçok şey sadece istenmediği için elde edilemediğinden dolayı, kıvrak zekâ burada yatmaktadır.
Ebrar Karakurt, utanıyorum senden!
Bir de ayakta mı alkışlayacağız seni... Ebrar Karakurt’u nasıl bilirsiniz? Ben açıkçası ahlak yoksunu ve sapkın yaşam tarzıyla bu arkadaşı tanıyorum… Siz bakmayın karşı mahallenin avazı çıktığı kadar bağırıp işi normalleştirmesine… Türkiye A Milli Kadın Voleybol Takımı, ABD’nin Teksas eyaletindeki Arlington kentinde oynanan 2023 FIVB
ZİHİN, YÜREK VE SURET
Şimdi kendimize dönelim ve kaplar olarak ne olduğumuzu düşünelim. Çok basit olduğumuzu düşünmeyin. Tıp doktorlarının bize, insan bedeninin çok ince ve karmaşık olduğunu söyleyeceklerine inanıyorum. İnsan, içinde içecek barındıran bir şişe gibi basit bir kap değildir. Aksine, insanın birçok parçası vardır. İşte bu nedenle, Tanrı'nın tasarı
Sayfa 43 - Akarsu YayınlarıKitabı okudu
Reklam
536 syf.
·
Puan vermedi
·
358 günde okudu
Oltadaki Balık Türkiye
Karadeniz Teknik Üniversitesi ‘nden çok değerli hocamız olan Prof.Dr @ykucukkale nin başka bir arkadaşın paylaşımı aracılığı ile önerisi olan ve dikkatimi çeken uzun senelerdir okumak isteyip favorilerimde bekleyen bir kitap olan #oltadakibalıktürkiye isimli kitaba başlangıçım Temmuz ayı gibi olup yeni bitirebildim. Aslında çok sürükleyici bir anlatıma sahip ama ben elime alıp bir an da bitirmek istemedim , notlar alarak okudum , o süreçte arada bir kaç başka alanda kitap okudum . Çünkü kitabın içeriğinde sosyal,siyasi ,tarih ,ekonomi çok fazla bilgi var ve atlamak kaçırmak istemiyorsun ;ders kitabı kıvamında .. üzerinde çok fazla durulan kısım 2.Dünya savaşı sonrası Avrupa üzerinde genel hatlarla durulurken ağırlık Amerika ve uygulamış olduğu doktrinlerdir .Türkiye’nin de özellikle üzerinde durulan dönem 1946 dan itibaren alınan , aldırılan kararları ,1961 anayasası , devlet büyüklerinden de Ecevit dönemi , Demirel ve Özal dönemlerini ele alıyor. Akıcı be öğretici bir kitaptır .
Oltadaki Balık Türkiye
Oltadaki Balık TürkiyeM. Emin Değer · Kilit Yayınevi · 2012714 okunma
Burç paylaşımı
KOÇ: Ulan boş zamanlarını bile millete nasıl ibnelik yaparım diye harcıyorsun, hala senin ne mal olduğunu anlamıyorlar. Ne mal, ne malak, ne aptal, ne salak insanlar var len. BOĞA: Süsüne çok düşkünsün de çiçeğim gerçekten hiç gerek yok. Sen her halinle güzel ve çekicisin demeyi isterdim ama hiç alakası yok. Len cacığım benim az aynaya bak
Bir tane paylaşım görmüşsündür ve aklına arkadaşın gelmiştir, paylaşımı ona göndermek üzereyken en son attığın mesajlarına bile daha bakmadığını görürsün
Ad Astra, Per Aspera
Ben iş bulunca Hatice ile görev paylaşımı yaptık. O okula gidip derslere giriyor, ben işe gidip para kazanıyordum. Akşamları bir göz odada birlikte oturup ders çalışıyorduk. Çok soğuk olduğu için ikimiz bir yatağın içine girip Hatice'nin aldığı notları tekrar ediyorduk. Bu soğuk odada yaşadığımız günlerden birinde Hatice hasta oldu. O kadar bezmişti ki Eskişehir'e geri dönmeye karar verdi. O, "Burada yapamıyorum" diye ağlıyordu, ben "Ne olur geri dönme" diye. Nihayetinde bir eczacı arkadaşın yardımlarıyla Hatice'yi sağlığına kavuşturduk. O sıra hocalarımız sayesinde yurda yerleşmeye hak kazandık. Cennete düşmüş gibiydik, o felaket odadan bembeyaz çarşafları olan yataklarla dolu mis gibi kokan bir yatakhaneye geçtik. Yemeğimiz ve giyimimizi okul karşılıyordu, ikimiz de okula konsantre olabildik.
Reklam
CENAZENDEN 1 SAAT SONRA Ağlamalar azalır. Ailen eve gidip yakınlarının yeme içme işiyle ilgilenmeye başlar. Bu sırada bedeninde organizmalar çalışmaya başlar. İKİ SAAT SONRA Evini arayip cenazeye katılamayanlar mazeret bildirirler. Bu sırada evindeki taziyeye gelenler spor ve siyaset konuşmaya başlar. ALTI SAAT SONRA Birinci dereceden yakınların hariç diğer herkes evine dönüp, bir sonraki gününü planlamaya başlar. 24 SAAT SONRA İç organların çözünmeye başlar. Bu sırada telefonuna önü bilmeyen kişilerin aramaları, reklam mesajları gelmeye devam etmektedir. Çocukların miras paylaşımı için bir avukatla görüşür ve tırnaklarınla dişlerin dökülmeye başlar. 3 AY SONRA Eşin televizyonda bir komedi filmine güler ve bedenin sıvılaşmaya başlar. BİR YIL SONRA 50 yıl dönümünde birisi: "Vay be, bu kadar oldu mu? Daha dün gibi." der ve vücudundaki asit kefenini eritir. ON YIL SONRA I Bir arkadaşın eski bir fotoğrafta görüp hatırlar. Bedeninden geriye kalan sadece kemiklerdir. İşte bu dünyadaki varlığının tamamen unutulması, bu kadar kısa süre alır. Şimdi bugün kafana taktığın kişi ve olayları tekrar gözünden geçir. SENCE DEĞER Mİ?
33 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.