Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Obje ve süje, varlığını Mutlak Varlık'la ayakta tutabilir; aksi halde kendilerini, kendilerini saran yokluk fikrinden kurtaramazlar".
Sayfa 34 - Babıali Kültür YayıncılığıA.Ş.Kitabı okudu
"Şuur, duyuları idrak eden ve sonra onları aşabilen, duyuların yetersizliğine inanan bir iç idrak durumundadır".
Sayfa 16 - ı Bölüm/ İnsan ve VarlıkKitabı okudu
Reklam
"...Cemiyetle bağları gevşeyen kişilerde egoizmin ve güvensizliğin arttığını her kes bilir. Fert, kendini himaye edemeyen cemiyete önceleri küser; sonra ona isyan ederek "bildiği gibi" yaşamaya ve hareket etmeye yönelir. Bu isyanını da "hürriyet" çığlıkları ile maskeler. Oysa, kişi, cemiyete karşı isyan çığlıları bastığı bu anda, cemiyetin şefkat ve himayesine ne kadar muhtaçtır. Onun için, biz, kişinin cemiyete olan bu hasretini, "hürriyetten kaçış" olarak yorumlamaya çalışan Erich From'un görüşlerine katılmıyoruz..."
...İçimizde bütün varı yutmak veya Mutlak Var'da tükenmek isteyen muhteşem bir özlem var.Yahut şuurumuz bütün varı kaplamak ve fethetmek istemektedir.İnsan organizması ve maddi varlığı kainatın büyüklüğü karşısında sıfır mesabesinde ve hele Mutlak Varlık karşısında tamamen bir hiç olabilir; fakat onun sahip olduğu ve kainata bir gözlemci olarak açılan şuuru asla küçümsenemez.İnsan maddesi ile değil, manası ile gerçekten büyüktür ve muhteşemdir.Kur'an-ı Kerim'de "en güzel surette yaratılan" insan, işte bu insandır.Diğer varlıklar, insanın bu yüce manası önünde secdeye davet edilmiş ve ancak şeytan bu mananın ihtişamını idrak edememiştir...
Sayfa 73 - Babıali Kültür YayıncılığıA.Ş.Kitabı okudu
Maddi varlığımızın başka bir madde kompozisyonuna katılmasına niçin ölüm diyoruz? Böyle bir ölümün maddi varlığımızı tehdit etmesi muhal olduğu halde bizim korumak istediğimiz nedir? Görülüyor ki, ölüm maddi varlığımızı değil, orijinalliğimizi ve manamızı tehdit etmektedir.Apaçık görülüyor ki, "ben" bu orijinalitedir.
Sayfa 25
Şaşarım insanların haline; geçimi maaştan, şifayı ilaçtan bilirler. "
Reklam
"Hayretle gördüm ki, bu ülkede Türk kelimesinden ürkenler var. Yine hayretle gördüm ki, bu ülkede İslam kelimesinden ürkenler var. Ve yine ürpererek gördüm ki, bu ülkede Türk ve İslam kelimelerinin yan yana gelmesinden dehşete kapılan kişi ve çevreler var."
Güneş iner, çıkar durur, Ömür boşa akar durur, Nice canlar uçar gider, Gafil neden bakar durur?
Sayfa 88 - BilgeoğuzKitabı okudu
Kaval, senin sesini sessizlikler dinliyor, O, senin sesin değil, Anadolu'm inliyor.
Dava
DÂVA İmansız zumreyi yokluk kemirir, Ezelden ebede her var bizimdir. Kanundur: zamanı, zaman devirir, Zamanı kuşatan yer var bizimdir. Azmimiz kırılmaz kaderle, yasla, Ümidin güldüğü diyar bizimdir. Fena da ölümden korkmayız asla, Ölümün öldüğü diyar bizimdir. Maddeye tapmayız, ezelden geldik, Her şeyi kuşatan ebed bizimdir. Çirkini sevmeyiz, güzelden geldik, Arkadaş, son zafer elbet bizimdir. Bu dâva özüdür İslâmiyet'in, Bu dâva güneşi, mazlum milletin, Bu dâva, her şeyden, her şeyden çetin, Bu yolda dert, hüzün, gurbet bizimdir.
Sayfa 28 - BilgeoğuzKitabı okudu
Reklam
İslam mutefekkirleri "varlık alemini", üç bölümde incelemişlerdir. Bunlar "halk", "emr" ve "Zat" alemleridir. "Alem-ı halk" yaratılmış üç boyutlu kemiyet alemini, "alem-i emr" , tamamen keyfiyet halinde bulunan, ölçüye ve tartıya gelmeyen "ruh alemini" ifade ettiği halde, "Alem-ı Zat" ezeli ve ebedi olan yüce Allah'ın zat ve sıfatlarını ifade eden "Mutlak Varlık alemidir."
Sayfa 20 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Yokluğa varlık izafe edilemez, çünkü o yoktur. Öte yandan "madde", asla mutlak ve sonsuz varlık olamaz, çünkü; o, "sıfır" ile "sonsuz" arasında duran ve "üç boyutlu" varlık tezahürüdür. Madde, tabiatı itibarı ile üç boyutlu olduğundan daima "sınırlı" bir varlık tezahürü olarak düşünülmelidir. Onu istediğiniz kadar ķüçültün "sıfır", istediğiniz kadar büyütün "sonsuz" olamaz. Görülüyor ki madde "sıfır" da, "sonsuz" da değildir.
Sayfa 24 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Sanat
Bir sanat eserine bakarak sanatkarın şahsiyeti, zekası, mizacı, özlemleri, inançları, dünya görüşü ve kompleksleri hakkında malumat edinebiliriz. Zaten psikanalistlere göre, sanat bir bakıma bir projeksiyon ( kendi iç dünyasını dışa yansıtma ) hadisesidir.
Sayfa 92 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Zeka
Biz, yalnız varı idrak etmeye istidatlı doğmayız, idrakimizi de idrak etmeye istidatlı doğarız. Zeka bu istidadın derecesidir. Bizce zekanın görevi varı, hiç şüphesiz bu arada kendini de bilmektir. Bilmek ise varı veyahut varlığı manalandırmaktır.
Sayfa 20 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
İnsanı, hasta hayvan olarak kabul etmek insanın gerçeğini anlamamaktır.
Sayfa 57 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.