Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
IRKÇILIK-TURANCILIK DAVASI DOLAYISIYLA Bu kitap, 1944 yılında, İstanbul'da Bir Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nde görülen utanç yüklü bir davanın özeti gibidir. Bazı vatansever kişiler, 1944 yılında suç işledikleri, suçlu oldukları için değil; Türk oldukları, Türkçülük idealine aşkla bağlandıkları için büyük zulümlerden, işkencelerden
415 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
İnceleme değildir! Bu kitabı çok seven bir arkadaşım, altını çizdiğim bütün alıntıları kendisine göndermemi rica etti. Ben de boş kaldıkça not defterime kaydettim ve bir mesajla bu alıntıların kaybolacağı düşüncesi hiç iyi hissettirmedi bu yüzden kalıcı olarak sayfamda bulunması gerektiğine kanaat getirdim. Yani okusanız da hoş, okumasanız
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,4bin okunma
Reklam
261 syf.
3/10 puan verdi
Hepsini okuyabilene helal olsun incelemesi
Merhaba. Bu kitabı Süleyman Ateş'in "Gerçek Din Bu" adlı kitabıyla beraber okudum. Ateş, genel olarak Dursun'un istemeyeceği kadar akılcı bir yaklaşım içerisinde. Ama bununla birlikte birçok kişiye nazaran da aykırı bir düşünce yapısına sahip. Miracı, recm cezasını, peygambere atfedilen mucizeleri vs.. kabul etmiyor. Bunların aksine
Din Bu-1: Tanrı ve Kur'an
Din Bu-1: Tanrı ve Kur'anTuran Dursun · Kaynak Yayınları · 20061,593 okunma
Kitabın tamamı
TARHUN Bir tüccarın kızı olan Tarhun, ablalarına hiç benzemiyordu. Fereng, Sultan, Mahsan, Begüm, Moluk ve Anka’nın, yani tüccarın öbür altı kızının her birinin ayrı bir şımarıklığı, çeşit çeşit istekleri vardı. Bazen, onların gürültülerini, oyunlarını duyan mahallenin erkek çocukları sokağa fırlarlardı. Tüccarın kızlarının neşeli
"ŞİA GERÇEĞİ ve İRAN... İhsan Şenocak'ın Kaleminden."
Büyük Yürüyüş Allah Rasulü “kuruluş”, sahabe ise “yükseliş” dönemidir. Risaletin bereketi ve sahabe olmanın feyziyle onlarca yıl, yıllara sığdı. Hicaz ve çevresi insanlığın diriliş havzası oldu. İslam önü alınamayan bir hızla yayıldı, şehirler, ülkeler İslam Devleti’ne katıldı. O günleri tahayyül edin. Sürekli yeni fetihler var. Mısır, İran ve
"Asil yalanlar" söylüyor musunuz?
"Büyük resme göre ya da herkesin iyiliği için her yol mubah gibi göründüğünde, zemin kaygandır. Bununla birlikte, "asil yalan" diye bir şey yoktur. Yalanlar ve doğrular vardır-ve arada hiçbir şey yoktur."
Sayfa 27 - MediaCat Kitapları, Eylül 2014Kitabı okudu