“Bazı hikayeler mutlu sonla bitmiyor.Aşk hikayeleri bile.Belki de özellikle aşk hikayeleri.”
Sayfa 461Kitabı okuyor
Bu dünya zıtlar dünyası, hiçbir zaman bu dünyada tek renk yok. Muhteşem bir dünya, her renk var. İnsanlarda da her renk, her mizaç var...
Bir filozof sustuğunda bu, ruhun yüceliği olabilir; kendi kendisiyle çeliştiğinde, aşk olabilir; bilgi sahibi olanın yalancı nezaketi olabilir.
Sayfa 90Kitabı okuyor
Kendinden başka bir şey vermez aşk ve kendinden başkasından almaz. Ne sahip olur aşk ne de sahip olmak ister. Çünkü aşk aşka yeter.
Sayfa 7Kitabı okuyor
Endüstri temasını Türk edebiyatında ilk kez Nazım Hikmet işlemiştir. Türk sanat yapıtlarının sayfaların dan işçi sınıfı şairinin sesi ilk kez onunla duyulmuştur.
Aşk ve doğa temalarının şiirleştirilmesine karşı, şair, gözüpekçe, emeğin şiirleştirilmesini koymaktadır.
Yokluğunun sebebini anlatamadım kendime,
Yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde.
"Hayırlısı" ne uzun kelime...
Açıp baksa manayı, ne sevgiler, ne kanamalar, ne hasretler, ne bekleyişler, ne yaralar, ne umutlar çıkar.
Sayfa 144Kitabı okuyor
Otuz ikilik mum boya takımım yanımda olsa, her şeyin resmini baştan yapabilirim belki. Bu hayata nasıl yazılmak istiyorsam, öyle çizerim kendimi.
Herkes kendi kaderini yalnız başına yaşıyordu ve ömür bir yanıştan ibaretti.
Offf ballı kurabiyem ;((
Sana kalbimi verdiğim için de zerre pişmanlık duymuyorum , Phoebe. Ama keşke ona daha iyi baksaydın
"Bedenlerin çarpışması olağan işlerden de
ruh çöle dönmüşse kim tesadüf eder?"
Sayfa 82 - Kırmızı Kedi
“Wilhelm, aşk olmasa hayatın ne anlamı olur? Işık vermeyen büyülü bir fener gibi! Küçük lambayı içine koyar koymaz, beyaz duvarında rengarenk imgeler görünür sana!”
Sayfa 36 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sen neymişsin be Dorian ! :))
Aşk ve ölümün meyvesi olan o çocukta olağanüstü , büyüleyici bir şey vardı .
Ne yaparsan yap olmaz bazen. Ama o kadar güzel olmaz ki, "Ancak bu kadar güzel olmayabilirdi." dersin. Ve aklına gelir:"Kadere iman eden kaderden emin olur!"
Sayfa 130Kitabı okuyor
Aşk mektupları elbette yakılmalı,
geçmiş en soylu yakacaktır.
