_Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin
Absürdizmin öncülerinden olup, bunu kabul etmeyen Nobel Ödüllü ilk Afrikalı yazar olan Albert Camus, araba kazasıyla ölüm şeklini saçma olarak nitelendirmiş ve 46 yaşındayken bu saçmalık başına gelmiştir. Anlamsız gördüğü hayatı, yine de anlamlı bir şekilde yaşamakta bir sakınca görmemiştir. Albert Camus’yü yazmaya ölümünden başlamak, Onun
GABRİEL GARCİA MARQUEZ/ AŞK VE ÖBÜR CİNLER-can yayınları-çeviri: İnci Kut/*1982 Nobel Edebiyat Ödülü
İnsanın özünde; bütün sistemlerden, inançlardan ve felsefi düşüncelerden bağımsız olarak onu yozlaştırmaya, acıya, zulme ve sonuçta çürümeye taşıyan güçlü bir itki var. İnsanın ruhu kötücül bir yazgıya mahkûmdur. Doğasını terbiyeye zorlayarak
_Sanatın yaratıcı gücü, doğadan, sanatçının eli değmeden, kendiliğinden çıkar ortaya. Her sanatçı, doğanın özünde bulunan sanat nitelikleri karşısında, Aristoteles'in deyimiyle bir "öykünücü"dür. O, ya Apollo'ca bir düş sanatçısı, ya Dionysos'ca bir coşkunluk sanatçısı ya da hem coşkunluk hem de düş sanatçısıdır.
_Apollo,
_Şeytanla anlaşmak, yani Nevrotik kişinin kendi benliğinden vazgeçmesi, ruhunu satmasına karşılık gelmektedir. Psikiyatride bunu "kişinin kendine yabancılaşması" olarak adlandırıyoruz. Tıpkı bellek kaybı ve kişiliksizleşmede olduğu gibi kişi, kimlik duygusunu yitirmiş, kendine aidiyeti kalmamıştır. Sanki bir sis bulutu icindeymiş gibi