384 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Haydi biraz da iri, uzun, kaslı ve sert görünümlü erkeklerin ne kadar utangaç ve sevgi dolu; minyon, ufak kızların da ne kadar cesur ve ayakları sağlam basan insanlar olabileceğinden konuşalım. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir, nefret ettiğinizi sandığınız şey aşk olabilir. İşte bu insanlar tam olarak Joshua Templeman ve Lucinda Hutton. Biri hayallerinin peşinde koşan çocuksu bir kız olarak çıkıyor karşımıza, diğeri ise gıcık ve taş kalpli iş arkadaşı. Aralarında geçen diyalogları okurken eğleniyorsunuz; aralarındaki kavgalardan, zirve yapmış bir cinsel gerilime uzanan yolculuk. Aslında birbirine ne kadar uyumlu olduğunu bilmeden kendilerini birbirlerinden "nefret etme oyununa" kaptırmış, birbirine laf sokmaktan, küçük düşürmekten zevk alan ve bunu oyuna ve günlük hayatlarının bir parçası haline getirmiş iki iş "arkadaşı". Ama bilmedikleri bir şey vardı ki onlar asla arkadaş olamazdı. Nefretten aşka dönüşen hikayeleri okumayı seven, eğlenceli ofis draması okumak isteyen insanlara öneriyorum, romantik komedi tadında bir kitap, aklınızı yormaktansa aklınızı boşaltacak içinizi kıpır kıpır yapan sıcak bir hikaye. 384 sayfayı 100 sayfa gibi okuyacaksınız.
Nefret Oyunu
Nefret OyunuSally Thorne · Yabancı Yayınevi · 20182,249 okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
Tarihi romanlarıyla ünlü olan Alexandre Dumas’ın okuduğum ilk eseri ‘siyah lale’ oldu. Bu eserinde tarihi olaylara hayal gücünüde katarak iki lale yetiştiricisinin hikayesini anlatıyor. Siyah Lale, 1600’ lü yılların Hollanda’sında geçen içinde aşk, siyaset, rekabet ve dram gibi konular barındıran etkileyici bir kitap. Genel olarak olaylar Siyah Lale’nin etrafında gelişiyor, Haarlem Çiçek Üreticileri derneğinin düzenlediği bir yarışmada o dönemde cinsi bulunmayan siyah lale üreten kişiye yüklü bir miktarda para hediye edileceğini kapsayan bir yarışma düzenlenir. Dönemin önemli Lale yetiştiricisi olan Cornellis yarışmaya katılmak ister ama o dönemde idam edilmiş Başbakan Johan de Witt’in Kardeşi Cornelis de Witt’in vaftiz oğlu olduğu için işler hiç istediği gibi gelişmez ve başına hiç umulmadık olaylar gelir. Kitapta çıkardığım sonuç: eğer Cornelis gibi işinizi tutku, azim, sevgi ve sabırla yaparsanız imkansız denileni bile başarabileceğinizi; ama Boxtel gibi kıskançlık, hırs, kin, nefret ve daha bir sürü kötü duygunun esiri olduğunuzda başınıza geleceklere katlanmanız gerektiği. Genel olarak çok beğendiğim bir kitap oldu. Yazarın dilini aşırı beğendim bu yüzden yazarın diğer ünlü kitabı olan Monte Cristo Kontu okunacaklar listesinde baş sıralarda yerini aldı bile. #siyahlale #montecristo #alexandredumas #hasanaliyücelklasikleri #işbankasıkültüryayınları #kitapönerisi #alıntı #okumakgüzeldir #okumaközgürlüktür #okudumbitti
Siyah Lale
Siyah LaleAlexandre Dumas · Arkadaş Yayıncılık · 201814,1bin okunma
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Kaderini Sev Çünkü Aslında Hayatın Bu -Friedrich Nietzsche
Üstinsan denilince akla gelen ilk isim olan Friedrich Nietzsche, hayatı ve insanı aşmanın felsefesi üzerine çalışmalar yaparak her şeyin ötesine geçmeyi ve bu sayede üstinsana ulaşmayı hedeflemiş Alman bir filozoftur. Farklı bir ifadeyle, iyi ve kötü, haz ve acı, nefret ve sevgi gibi uç noktaların ötesine geçerek üst insana ulaşmayı
Kaderini Sev, Çünkü Aslında Hayatın Bu - Nietzsche
Kaderini Sev, Çünkü Aslında Hayatın Bu - NietzscheTaner Şanlıoğlu · Destek Yayınları · 20202,784 okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
Yazarın ilk ve tek romanıymış Uğultulu Tepeler. Romantik klasikleri okumayı sevenlerin listesinde vazgeçilmezlerden. Keşke yazarın birkaç kitap yazacak kadar daha vakti olsaydı. Bir ilk roman bu kadar başarılıysa geri kalanların nasıl olacağını hayal edemiyorum. Duru, sakin bir anlatım; sade ama etkileyici betimlemeler. Okurken İngiltere’nin o
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 202142,5bin okunma
157 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
" Hiçbir lisan yabancı değil ona, kulağı da dili de yüreğinde bu çocuğun, senin anlaşmak dediğin nedir ki, her bizi duyan anlıyor mu ki ne dediğimizi.." Ahraz suyla başlayıp suyla biten bir roman. Yapayalnız büyümüş bir kız çocuğu... Diğer çocuklar tarafından itilip kakılan, nefret edilen, sevgi görmemiş, hatta uğursuz olarak kabul edilmiş bir kadın, bir ifrit; Adile...  Ve onun oğlu İsrafil; aynı onun gibi ötelenmiş, dışlanmış, fakat bir o kadar da masum kalmayı başarmış bir çocuk; bir ahraz... Adile ve İsrafil terk edilmiş bir evde yaşar, günlerini çöp toplayarak geçirir ve bu şekilde hayatta kalırlar. Adile zamanla eve kapanır, susar, yaşamaz; sadece var olur. Oğlu İsrafil ise kendi kendine hayatı çözme peşinde, yapayalnız çabalar direnir. Derken kasabadaki tek dostu olan Yusuf ile birlikte karşılaştıkları iki yabancı ile birlikte hayatı değişir. Deniz Gezgin'in ilk kitabı Ahraz. Hani okurken insanın derinine işleyen, okuduğunu yaşatıp, hissettiren kitaplar vardır ya, işte öyle bir kitap. Bu romanda toplumun önyargısını, ötekileştirmesini, ötekileştirilenler tarafından okuyoruz. Sesleri duyamayan, konuşamayan bir çocuğun denizden, kuşlardan, çiçeklerden öğrendiklerine, gayretine, yaşama aşkına, ilk günahına ve aşkına şahit oluyoruz.  Bu kitapta deniz var, bu kitapta aşk var, önyargı, nefret, inat var, bu kitapta günah var. Bu kitapta mitlerle, masallarla zenginleştirilmiş harika bir kurgu var. Bu kitapta doğa var. Okumaktan çok keyif aldığım, uzun süre etkisinde kaldığım bir kitaptı. Herkesin okumasını tavsiye ederim.
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20194,890 okunma
664 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Jane Eyre bir aşk romanından kesinlikle daha fazlası. Gurur, fedakarlık, nefret, karşılıksız sevgi, azim ve umut. Her türlü duygunun barındığı sağlam bir roman. Eserin karakteri kitaba da ismini veren Jane Eyre. Kimsesiz Jane'nin küçüklüğünden yetişkinliğine kadar yaşadığı olaylar anlatılıyor. Teknik olarak bir roman fakat anlatımı itibariyle bir günlük veya bir anı defteri okuyormuş hissi veriyor. En başından sürükleyici bir eser, başta bu kadar çok olay varken daha ne olabilir derken kitap çok daha farklı noktalara çekiyor. İnsan hayatındaki yaşanabilecek tesadüfler, şanssızlıklar veya olumlu olumsuz olaylar ile adeta yaşıyormuş hissi veriyor. Aynı zamanda Jane'nin temkinli davranışları, gururlu olması, her olay karşısında mantıklı davranabilmesi ile ne kadar güçlü ve sağlam bir karakter olduğunu da görüyoruz. O dönemin sosyal yapısı ve kadının toplumdaki yerinin algılanışı da göz önünde bulundurulunca Jane Eyren'nin ne kadar önemli bir eser olduğunu daha da iyi algılamak mümkün. Bu harika kitap hakkında çok daha fazla şey yazılıp konuşulur o yüzden kesinlikle okumanızı tavsiye ederim.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Koridor Yayıncılık · 202031,5bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 671 ile 680 arasındakiler gösteriliyor.