324 syf.
8/10 puan verdi
Harman Yerinde Aşk; kitaba adını veren hikayeden ve Uğur Böceği, Tilki ve Yüzbaşının Bebeği adlı hikayelerden oluşuyor. Kitabı bir roman zannederek aldığımdan içinden dört hikaye çıkması benim için şaşırtıcı oldu. Lawrence’ın tadına doyulmaz bir dili var. Betimlemeleri ve çizdiği karakterlerle roman derinliği katmış metinlere. Tematik bir bütünlüğü de var: aşk. Daha iyi olabilir miydi.. Evet, olurdu. Yalnız metnin hacmine etki edebilirdi bu değişiklik. Dört öyküde de hiç acele etmeden ilerleyen kurgu bir noktaya geliyor ve orada Lawrence çok acele edip hemen düzeltiyor. Bunu bilerek mi yapıyor, niyeti düğümü bir an önce çözüp aşka odaklanmak mı, orasını bilemiyorum. Örneğin hikayenin birinde ana karakterin eşi, bir şeyler döndüğünü anlıyor ve müdahale etmek istiyor, ediyor da. Ama bir şekilde saf dışı kalıyor. Bu öyle paldır küldür oluyor ki hikayede kabak gibi sırıtıyor. Karakterlerin aşka bakış açılarında hastalık derecesinde başkalık var ve kadın karakterler özellikle teslimiyetçi çizilmiş. Bu beni rahatsız etti ama Lawrence belki de olmasını istemediği şeyi oldurarak anlatma yoluna gitmiştir. Tüm bunlara rağmen keyifle, cümlelerin tadını ala ala okunacak bir kitap. Kierkegaard’ın Baştan Çıkarıcının Günlüğü eseri için de böyle düşünmüştüm. Hem rahatsız olmuş hem de zevk almıştım.
Harman Yerinde Aşk
Harman Yerinde AşkD. H. Lawrence · Helikopter Yayınları · 201151 okunma
208 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Onbir yaşında ailesi ile sorunları olan kız çocuğu ile ellili yaşlarda olan ve babasını yeni kaybetmiş bekar bir adamın ilişkisi farklı bir tarzda anlatılmıştır. Birbirlerini tanımayan adam ve kız yolculuğa çıkarak bulundukları ortamdan uzaklaşmaya çalışırlar. Yaptıkları yolculukta birbirlerini tanımaya, anlamaya çalışmaları, baba-kız gibi olan ilişkileri yolculuğun sonunda sadece kendilerinin anlam verebildiği bir aşka dönüşüyor. Yazar; değer verme, koruma, sevgi, anlaşma ve tabiki de aşk konularına farklı bir bakış açısı getiriyor. İlk başta onaylamayacağınız ilişkilerini, kitabın sonunda hak verdiğinizi ve anladığınızı göreceksiniz. Keyifli okumalar dilerim.
Lamb
LambBonnie Nadzam · İthaki Yayınları · 201213 okunma
Reklam
528 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
'Söylenecek bir şey kalmamıştı. Kollarını ona dolayan kızın hayatının her evresini gözünün önüne getirebiliyordu; beş yaşında daha sarışın, on bir yaşında hızla boy atıyor, on üç yaşında elleri erkeksi. Mehtap, çekik gözlerinde yansıyarak yuvarlanıyordu gökyüzünde. Kız onun teninin kokusunu içine çekti ve "Seni seviyorum" dedi. Genç adam onu o kadar usulca öptü ki kız bunu hayal ettiğini sandı; gözlerine bakmak için biraz geri çekildi. Ve silah patladı...' Emily'nin bir silahla vurulup hayatını kaybetmesiyle başlıyor kitap... Olay bir atlıkarınca üzerinde geçiyor. Olay sırasında Emily'nin yanında tek bir kişi var, o da Chris. Yan yana evlerde, doğdukları andan itibaren bir arada büyüdüğü, büyüdükçe masum duygularının aşka dönüştüğü Chris... Hayatta bir tek ona aşk duymuş olan Chris... Emily'in ölümü ile tutuklanan ve yargı süresince yaşadığı şok nedeniyle çok yıpratıcı olmasına rağmen Chris'in o gece yaşananları hatırlama çabasına, geride bıraktıkları ailelerinin dostluklarının paramparça oluşuna tanık oluyoruz. Bir solukta okunan romanda son sayfaya kadar cinayet mi yoksa intihar mı ikilemi yaşatan Jodi Picoult her zaman olduğu gibi konuyu herkesin ağzından, kendi bakış açılarıyla aktarmakta çok başarılı. Romanlarında aile ilişkilerini daima ön planda tutan Picoult, bu defa da "çocuğunuzu ne kadar tanıyorsunuz" sorusunu gündeme getiriyor.
Anlaşma
AnlaşmaJodi Picoult · April Yayıncılık · 2012252 okunma
68 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
13 yaşında aşık olduğu adama meçhul bir kadın adıyla yazılan mektupta; insan psikolojisini, hissini iyi algılayan ve akıcı bir şekilde aktaran yazar bana iki durumu sorgulattı: Olumsuzluklarla dolu aile hayatının yarattığı dünyasından kaçış olarak olarak gördüğü çocukluk aşkının saplantıya dönüşümünü ve hayatındaki kararlarının belirleyicisi olan
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022227,1bin okunma
80 syf.
3/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Kitabın başlığı olan "aşka ve kadınlara" kısmı kitabıda bir anlamda iki bölüme ayırmış. "Kadın" kısmında, mevcut yönetimdeki erk sahiplerinin bile kadına bakışını feminizm boyutunda bırakacak kadar kadın karşıtı bir bakış var. Hatta hayatımda bu kadar kadını dışlayan bir metinler topluluğu okumadım. "Aşk" kısmı ise en kısa anlatımı ile tüm insan reflekslerinin türün devamını sağlama amacında olduğu üzerine kurulu. Süslü bir dille yazılmış olması (sadece "aşk" kısmı için geçerli buda) artık bu görüşlerin devrini bitirdiği gerçeğini saklayamıyor.
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Ayrıntı Yayınları · 201813,5bin okunma
332 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Her seferinde böyle mi diyorum bilmem ama ilk kitap beni benden aldı. En sevdiğim şey de şüphesiz yazarın dili, üslubu ve özgünlüğü. Dil konusunda insan haliyle sıradanlaşabiliyor. Bir şekilde kendimizi ortak kelimeler ve ortak kullanım şekillerine kaptırıyoruz ama dili kendine uyarlamayı başaran tanıdığım birkaç yazardan biri Tahereh Mafi de. Öyle olunca çok sevdim. Konuyu es geçiyorum. Distopya olunca tahmin etmek hayli kolay. Yazarın kendi dokunuşları ve yalnızca esas karakterler üzerinde durmayıp bu durumun halka etkisi vs. noktalara değinmesi bir başka artısı. Ve aşka bakış açısını çok sevdim. Aşırı korktuğum ve başıma geleceğinden neredeyse emin olduğum bir şey var, 9 puan vermemdeki sebeplerden biri de o. Ama inşallah olmaz. Olsa saçma olmayacak, en acıtan da o. Bunu finalde konuşalım. Son kitabı da böyle aşkla okumak istiyorum. Ve ve ve... Son olarak, Adam Kent deyip gitmek istiyorum. Efsane karakterlerimden biri olmana ramak kaldı.
Bana Dokunma
Bana DokunmaTahereh Mafi · Dex Yayınevi · 20121,426 okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.