Evet’ de Rosemary, çok önemli. ‘Hayır’ demek kadar kolay ‘evet’ demek, değil mi?
Kurduğum sahaf hayalimde;
Yedi bin kitapla baş başaydı. Toz ve eski kağıt kokan ve büroya açılan küçük karanlık bölüm tepeleme kitap doluydu, ...
Sayfa 12Kitabı okudu
Başını kanatlarının altına gömen uzun bacaklı bir kuş gibi gömülmüştü kitaba.
Sayfa 26Kitabı okudu
Bakıypğum. Vitğininiz öyle güzel ki dayanamadım. Kitapçılağa kağşı biğ zaafım vağ. Giğiveğdim içeği işte, ha ha!
“Bütün kitapçı dükkanlarında yabanıl bir Darwinci mücadele vardır; yaşayanların yapıtları göz hizasına yerleşir, ölülerin yapıtlarıysa en altlara dizilir.”
Sayfa 17Kitabı okudu
Var Bi hayalimiz.
Tam tamına sekiz yüz roman odanın üç duvarını tavana dek kaplıyordu.
Sayfa 13Kitabı okudu
Bana doğruluk değil Tanrım, para ver, sadece para.
Sayfa 13Kitabı okudu
"Bugünlerde yaşadığımız hayat! Bu bir hayat değil, cansızlık, yaşam içinde ölüm. Şu lanet evlere ve içlerindeki anlamsız insanlara bak! Bazen sadece ceset olduğumuzu düşünüyorum. Sadece ayaklarımızın üstünde çürüyoruz."
Yaşayanların yapıtları göz hizasına yerleşir, ölülerin yapıtlarıysa en üstlere ya da en altlara dizilir - altlar cehennem, üstler taht misali, ama ne olursa olsun, göze çarpacak bir konumda bulunmazlar.
Sayfa 17Kitabı okudu
Yine para, daima para! Parasızlık rahatsızlık demektir, sefil kaygı demektir, sigarasızlık demektir, başarısızlık bilincinin sürekli var olması demektir, her şeyden de önemlisi, yalnızlık demektir.
ePubKitabı okudu
Para ve kültür! İngiltere gibi bir ülkede parasız ne kadar şövalye olabilirsen, ancak o kadar kültürlü olabilirsin.
Sayfa 18Kitabı okudu
Yaşamını sürdürecek kadar parası yoksa paranın kölesi olmaktan kurtulamıyordu insan.
"Para tanrısı ne kurnazdı! Oltasına sadece yatlar, yarış atları, fahişeler ve şampanya taksa, ondan korunmak zor olmayacaktı. Ama insanın ahlak duygusuna saldırınca çaresiz kalıyordun."
Muhtemelen bir insanın bir çocuğa yapabileceği en büyük kötülük, onu kendisinden daha zengin çocukların olduğu bir okula göndermekti.