Ben farklıyım diyen insanların adımları, daha önce bırakılmış ayak izlerine denk gelir.
iki insanin birbirlerine en uzak olduğu an, karşı karşıya oturmuş birbirlerinin gِözlerine bakarlarken sِöyleyecek tek bir laf bile bulamadıkları andır.
Oğuz Atay - Tutunamayanlar (Şeyh Bedrettin Destanı / Nazım Hikmet)
1.
Sedirde al yeşil, dal dal Bursa ipeklisi,
duvarda mavi bir bahçe gibi Kütahyalı çiniler,
gümüş ibriklerde şarap,
bakır lengerlerde kızarmış kuzular nar idi.
Öz kardeşi Musayı ok kirişiyle boğup
yani bir altın leğende kardeş kanıyla aptest alarak
Çelebi Sultan Memet tahta çıkmış hünkâr idi.
Çelebi hünkâr idi amma
Âl Osman ülkesinde
Zaman..
..içine konulan gereçler değişse bile çantanın belli bir hacmi var, doldu mu doluyor..
Sayfa 140
“Hiç kimsenin yaşamlarımızı öğrenmesine gerek yok, ben susmakla sana özgürlüğünü armağan ediyorum.
Özgür olmakla sonsuza dek daha çok benim olacaksın.
Eğer evlenirsek, elinde bir çiçek odama her girişinde, kendimi senin celladınmış gibi hissedeceğim.”
Sayfa 88
..bundan böyle yağmurlu akşamlarda birlikte geri gelecektik, belki de böylesi daha iyi olacaktı, en azından iki kişi olacaktık, yağmurlu akşamlarda geri gelen..
Sayfa 68